Arınç: İlker Başbuğ'un tahliye kararını olumlu buluyorum
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, uzun tutukluluğa her zaman karşı çıktığını, bu nedenle de eski Genelkurmay Başkanı'nın tahliye kararını olumlu bulduğunu ifade ederek," Esasen Sayın Başbakanımız da tüm siyasetçiler de, Sayın Başbuğ'u arayarak 'geçmiş ol.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, uzun tutukluluğa her zaman
karşı çıktığını, bu nedenle de eski Genelkurmay Başkanı'nın tahliye
kararını olumlu bulduğunu ifade ederek," Esasen Sayın Başbakanımız
da tüm siyasetçiler de, Sayın Başbuğ'u arayarak 'geçmiş olsun'
dileklerinde bulundu." diye konuştu.
Bülent Arınç, çeşitli programlara katılmak üzere sabah saatlerinde
hızlı trenle Konya'ya geldi. Arınç ve eşi Münevver Arınç, Konya
programı kapsamında ilk olarak Anemon Otel'de partisinin Meram İlçe
Teşkilatı tarafından düzenlenen Kadınlar Günü kutlama etkinliğine
katıldı. Arınç, program öncesinde partisinin Meram Belediye Başkan
adayı Fatma Toru ile gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını
cevapladı.
Bir gazetecinin eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un tahliye
edilmesiyle ilgili sorusuna Arınç, Anayasa Mahkemesi'nin bireysel
başvuru üzerine verdiği kararı olumlu bulduğunu söyledi.
Mahkemelerin de bu karar üzerine 2,5 yıla yaklaşan tutukluluğu
dikkate alarak tahliye kararı verdiğini ifade eden Arınç, "Esasen
bildiğiniz gibi aynı gün de özel yetkili mahkemeleri kaldıran kanun
tasarımız, Cumhurbaşkanı tarafından imzalanarak yürürlüğe girdi.
Eski Genelkurmay Başkanı'na 'geçmiş olsun' diyorum. Biz esasen uzun
tutukluluğa her zaman karşı çıktık. Özellikle siyasi suçlarda uzun
tutukluluğun bir cezaya dönüşmemesi gerektiğini ifade ettik. Bu
tahliye kararını da olumlu bulduğumu ifade etmeliyim. Esasen Sayın
Başbakanımız da tüm siyasetçiler de Sayın Başbuğ'u arayarak geçmiş
olsun dileklerinde bulundular." diye konuştu.
Özel yetkili mahkemelerde, tutukluluk süresini 5 yılla
sınırlandıran bir maddenin de kabul edildiğini hatırlatan Arınç,
"Daha önce bu konudaki görüşlerimi ifade ederken genel düzenleme
yapılması halinde bu 5 yıl tutukluluk süresinin tüm suçlar için
uygulanması gerektiğini söylemiştim. Bu bazen de tepkilere yol
açabiliyor. Çünkü bildiğiniz gibi dün gece geç saatlerde de
Malatya'daki Zirve Davası sanıkları tahliye edildi. Yani adi
suçlar, cinayetten suçlanan kişiler de bu 5 yıllık sürece
takıldıkları zaman, onlar da tahliye edilecekler. Bildiğiniz gibi
2012 yılı sonunda da tutukluluk süresini dolduranlar tahliye
edildiğinde 'Hizbullah sanıkları da tahliye olmuştu' diyerek tepki
gösterilmişti. Tabii Malatya'da yaşanan acı bir olaydır, feci bir
olaydır ama 5 yıldan bu yana maalesef dava sonuçlanmamış ve kanun
da yürürlüğe girdiği için sanıyorum 5 tane tutuklu tahliye
edilmiştir. Bu kanunların genel hükümler içermesi sebebiyle her tür
suçluyu da içerisine alması tabii hukukun da bir gereğidir.
Dolayısıyla burada yapılacak şey; bazılarına tepki gösterip,
bazılarını alkışlamak yerine, adaletin hızlandırılmasıdır,
mahkemelerin süratli karar vermesidir. Beş yıl oluyor, hala mahkeme
kararı vermiyorsa tutuklu bulunan kişilerin de tahliye edilmesi
gerekecektir. Mahşeri vicdandaki tepkileri önlemenin en güzel yolu,
evrensel hukuk prensiplerine sahip çıkmaktır. O da adaletin
hızlandırılması, yargılamaların süratle sonuçlandırılmasıdır."
şeklinde konuştu.
"DİNLEMELER KONUSU ÇILGINCA, BAŞINI ALMIŞ GİDİYOR"
Gazetecilerin, TİB'in dinlemelere ilişkin soruşturmasıyla ilgili
sorusu üzerine Arınç, konuşmasına, tüm kadınların Dünya Kadınlar
Günü'nü kutlayarak başladı.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Telekomünikasyon İletişim
Başkanlığı'nın (TİB) dinlemelere ilişkin soruşturmasıyla ilgili bir
soru üzerine ise "Dinlemeler konusu çılgınca başını almış gidiyor.
Maalesef bu konuda TİB'de yapılan incelemeler sonucunda, binlerce
insanının gerekli gereksiz dinlendiği ve bunlara ait kayıtların da
muhafaza edildiği yönündedir. Artık binler on binler
konuşulmaktadır. Bunlar Türkiye için yüz kızartıcı suçlamalardır.
Ümit ediyorum ki bu kanunsuz dinlemeleri yapanların ve bunları
belirli maksatlarla kullananların mutlaka bir karşılık bulmaları
gerekir. Yapılan incelemeler sonuçlandığında, şüphesiz adli yargıyı
ilgilendirenler de ortaya çıkacak ve bunların mesulleri de yargı
önünde hesap vereceklerdir." açıklamasında bulundu.
CİHAN
Yorumlar