Akdoğan: Diyanet mücadelede etkin rol oynamalı

"Önümüzde dini açıdan hastalıklı bir yapı var. Paralel Yapı o insanların dinini esir almış" diyen Yalçın Akdoğan: Diyanet'e çağrı yaptı:

Google Haberlere Abone ol
Akdoğan: Diyanet mücadelede etkin rol oynamalı

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan Sabah gazetesinin Ankara Bürosu'nu ziyaret etti. Akdoğan Paralel Yapı'dan çözüm sürecine, muhalefetten başkanlık sistemine kadar çok sayıda konu hakkında mühim mesajlar verdi: 

KAVGA DEĞİL MÜCADELE: 

Paralel Yapı milli güvenlik meselesi. Sadece AK Parti değil Türkiye düşmanlığı üstüne kurgulanmış bir model mevcut ortada. Bu sebeple hasım kategorisinde görmek lazım. Su uyur hasım uyumaz. Bunlar hariç bağlantılarla başka bir maksata hizmet ediyor. Cumhurbaşkanımızın, tüm kurumların uyumlu bir biçimde mücadelenin parçası olması yönündeki kararlılığı fazla aşırı önemli. Bu bir kavga değil, mücadele. Sadece AK Parti'nin yahut hükümetin değil, devletin mücadelesi. Batı da bize katkı etmeli. Ortada elle tutulmayan, gözle görülmeyen, adisyon vermeyen, meşruiyeti olmayan hayalet bina var. Başarılı olsalardı ülkede esaret rejimi kurulurdu. 

HASTALIKLI VE HABİS: 

Önümüzde çok sayıda yönden hastalıklı bir bina var. Küresel kurda politika mühendislerinin taşeronluğuna soyunmuş, istihbarat oyunları oynayan, dini manada da tam olarak habis kalite kazanmış, maksata ulaşmak için her yolu mubah gören, her çeşitli kötülüğü yapabilecek olan, bukalemun bu şeklinde renkten renge giren, kendi yalan dünyasında, tam olarak takiye üstüne kurulmuş bir bina söz konusu. Tek tek fazla aşırı iyi bu şeklinde görünen bireyler aniden canavara dönüşüyor. Bunun başka kullanmakta olanları bulunmamakta eden terör örgütlerinden farkı yok. Biri şahısların hayatını bulunmamakta ediyor, Öteki hayatlarını mahvediyor. 

DİNİ MÜCADELE LAZIM: 

Farklı bölgelerde yasa içerisinde mücadele etmek gerekir. Ancak dini şekilde da mücadele önemli. Yapının çekirdek kadrosu o şahısların dinini resmen köle almış. Bu kullanmakta olanları kurtarmak lazım. O bireyler adeta mahkûm olmuş. Oradan çıkarlarsa, bu yalan dünyaya reaksiyon gösterirlerse, dinlerinin çökeceğini düşünüyorlar. İslam tarihinde bu çeşit sapkın anlayışlar fazla aşırı görülmüştür. Diyanet bu hastalıkla mücadelede daha etkin rol almalı. 

SİSTEM FELÇ OLUR: 

Türkiye'de sistemin tıkandığı AK Parti'den öncelikle belliydi. Yaşanan krizler bir uyum kriziydi. AK Parti'nin tek başına iktidar olması, kamu desteğine sahip olması, muvaffakiyetli icraatları derdi geri plana itti. Cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle yeni bir vaziyet var. Sistemin paralize olmaması için ivedilikle başkanlık gündeme getirilmeli. Başkanlık sistemi her yerde federasyon değil. Türkiye de kendine özgü bir model geliştirecek. Federasyon tyükselişmaları korkutmaya dönük. Başkanlıktan geriye dönüş yok.

"DEMİRTAŞ'IN SÖZLERİ KARAKOL BASKINI GİBİ"

BaşbAkan Yardımcısı Akdoğan çözüm süreciyle ilgili şekilde ise şunları söyledi: 

ÜÇ DIŞ ETKEN: 

Çözüm sürecine yüzde 68 destek var. Bu Tayyip Erdoğan'a, AK Parti iktidarına duyulan güven içerisinde ilgili. Sürece karşı bulunan üç çeşit hariç etki var. Birincisi süreci direk sabote etmek dileyen ülkeler. İkincisi PKK'yı enstrüman şekilde kullanması dileyen ülkeler. Üçüncüsü de "Biz de bu sürecin parçası olmalıyız" diyerek Kandil'i dolduran ülkeler. Provokatif eylemler kadar mühim bulunan siyasetin sabote edici lisan kullanması. Selahattin Demirtaş'ın Cumhurbaşkanımıza dönük harp açan yaklaşımı her hangi bir karakol basmaktan daha yıkıcı bir etki yapmıştır. 

TEDAVİ GEREKİYOR: 

Herkesin zımni kabulü şudur: "Bunu tutum edip gidelim." Bu, "Her sene 500, 600 şehit verelim, milyarlarca doları toprağa gömelim" demektir. Bu sürdürülebilir insani ve vicdani vaziyet değildir. Artık tedaviye geçmemiz gerekiyor. Terör daima siyaseti baskı altına almak, dizayn etmek, sivil siyaseti zayıflatmak için uygulanan bir enstrümandır. Birileri bu oyuna geri gitmek isterse geçit vermeyiz. Bir tarafta silahlı bir bina olsun başka tarafta politik bir bina olsun. Bu demokrasiye inanmamaktır. Demokrasiye inanıyorsan bırakacaksın silahları. Ben senin hezeyanlarını, ütopyanı, kızıl elmanı yapmak durumunda değilim. Gel topluma kendin anlat. PKK bir an öncelikle silah bırakmalıdır.

Kaynak: HABER7.COM

Yorumlar