Ameliyat olamayan hastalara "su soğutmalı radyofrekans" tedavisi

Ankara Üniversitesi Algoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Aşık, “Diz kireçlenmeleri ile kalça kireçlenmeleri ve buna bağlı ağrılar belli bir yaş döneminde insanların hayatını kısıtlayan ve ağrı nedeniyle evlerine mahkum eden...

Google Haberlere Abone ol
Ameliyat olamayan hastalara "su soğutmalı radyofrekans" tedavisi

Ankara Üniversitesi Algoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Aşık, “Diz kireçlenmeleri ile kalça kireçlenmeleri ve buna bağlı ağrılar belli bir yaş döneminde insanların hayatını kısıtlayan ve ağrı nedeniyle evlerine mahkum eden en önemli ağrı problemlerinin başında yer alır” dedi.

Ankara Üniversitesi Algoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Aşık, diz kireçlenmeleri (gonartroz) ile kalça kireçlenmeleri (koksartroz) ve buna bağlı ağrıların belli bir yaş döneminde insanların hayatını kısıtlayan ve ağrı nedeniyle evlerine mahkum eden en önemli ağrı problemlerinin başında yer aldığını belirtti. Diz ve kalça kireçlenmelerinde çeşitli tedavi yöntemlerinin bulunduğunu, bununla birlikte yüzde 100 sonuç alınabilecek bir tedavi yöntemi olmadığını anlatan Prof. Dr. Aşık, kronik diz ve kalça ağrılarının tedavisinde geleneksel tedavi yöntemlerinin ağrı kesici (antienflamatuar) ilaçlar, eklem içi enjeksiyonlar (steroid enjeksiyonu), PRP (kandan alınan kök hücre uygulaması) veya hyaluronik asit uygulaması, fizik tedavi, radyofrekans (standart RF) uygulaması ve en son aşamada da cerrahi yöntem olduğunu kaydetti. Prof. Dr. İbrahim Aşık, geleneksel tedavi yöntemlerinden fayda görmeyen hastalara diz protezi önerildiğini, ancak hastaların sadece yaklaşık yarısının (yüzde 40-50) bu işlemden fayda gördüğünü, diğerlerinin ise başka sağlık sorunları nedeniyle cerrahiye alınamadığını, dolayısıyla ağrı çekmeye devam ettiğini ifade etti. Prof. Dr. Aşık, diz protezi yapılan hastalarda ise operasyon sonrası ağrıların yüzde 30-40 oranında devam ettiğini ve geçmeyen ağrıların hastaların hayat kalitesini önemli ölçüde bozduğunu vurguladı.

Ameliyat olamayan hastalara su soğutmalı radyofrekans tedavisi

Prof. Dr. İbrahim Aşık, tıbbi sebeplerle protez ameliyatı olamayan veya protez ameliyatı olduğu halde ağrıları geçmeyen hastalarda su soğutmalı radyofrekans tedavisinin (COOLED RF) ağrıların ortadan kaldırılmasını ve hastanın günlük hayatına hızla dönmesini sağladığını söyledi. COOLED RF’nin daha ziyade kronik diz ve kalça ağrısından sorumlu sinirleri hedefleyerek (geniküler ve obturatuar/femoral sinirler) ağrıyı ortadan kaldıran bir tedavi yöntemi olduğunu belirten Prof. Dr. İbrahim Aşık, işlem sonrasında kronik ağrıların geçmesiyle birlikte hastaların fiziksel aktivitelerinin düzeldiğini ve hayat kalitesinin hızla arttığını sözlerine ekledi.

COOLED RF 2 yıla kadar ağrısızlık sağlayabiliyor

Bu yeni tedavi yönteminde soğutulmuş radyofrekans enerjisi kullanılarak diz ve kalça ağrısına neden olan sinirlerin bertaraf edildiğini belirten Prof. Dr. Aşık, işlem süresinin de yaklaşık 30 dakika civarında olduğunu, işlem sırasında hastanın ağrı duymadığını, cerrahi kesi olmadığı için genel anesteziye de ihtiyaç duyulmadığını belirtti. Diz ve kalça ağrısına neden olan sinirlerin yanına bir elektrot içeren iğne yerleştirildiğini, bu elektrotun sinir dokusundaki bir alanı aynı anda hem ısıtıp hem de soğutarak bu alandaki ağrı sinyallerini yok ettiğini ifade eden Prof. Dr. Aşık, işlemin kalçada 2, dizde ise 4 ayrı noktadan uygulandığını söyledi. Hastaların işlemden kısa süre sonra taburcu edildiğini ve birkaç gün içinde de günlük hayatına dönebildiğini söyleyen Prof. Dr. İbrahim Aşık, ağrı kontrolünün 1 -2 hafta içerisinde başladığını ve hastaların yaşam kalitelerindeki artışın hem hasta hem de çevresindekiler tarafından fark edildiğini sözlerine ekledi.

Yorumlar