Türkiye Varlık Fonu kuruluyor

- CHP İzmir Milletvekili Böke: - "Olmayan varlığa dayalı menkul değer yaratmak, finansal mucize değildir, açık bir finansal çukura atlamaktır" - MHP Samsun Milletvekili Usta: - "Devletler, ulusal varlık fonlarını bugünün kaynaklarını gelecek nesillere aktarmak için kuruyorlar. Fakat biz, gelecek nesillerin gelirlerini bugün harcamak için kullanıyoruz" - HDP İstanbul Milletvekili Paylan: - "Hükümetle, sivil toplumla, iş dünyasıyla, işçi kesimleriyle ve ekoloji çevreleriyle birlikte bir çalıştay yapılarak bu yasa Meclise getirilmeli"

Google Haberlere Abone ol
Türkiye Varlık Fonu kuruluyor

TBMM (AA) - TBMM Genel Kurulunda, Türkiye Varlık Fonu Kurulması ile Katma Değer Vergisi Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifi görüşülüyor.

Kanun teklifi üzerine söz alan MHP Samsun Milletvekili Erhan Usta, Türkiye'nin, yatırım yapamama, üretim hacmini artıramama ve mevcut üretimin teknoloji seviyesinin düşmesi gibi risklerle karşı karşıya bulunduğunu iddia etti.

Türkiye Varlık Fonu'nun bu haliyle kurulması halinde önümüzdeki dönemde büyük sıkıntılar yaşanabileceğini ifade eden Usta, "Burada bu fonun büyüklüğüne ilişkin, ekonomi üzerindeki etkilerine ilişkin, Türkiye'nin meselelerine nasıl bir katkı getireceğine ilişkin hiçbir rakamsal çalışma yok." dedi.

Usta, "Devletler, ulusal varlık fonlarını bugünün kaynaklarını gelecek nesillere aktarmak için kuruyorlar. Fakat biz, gelecek nesillerin gelirlerini bugün harcamak için kullanıyoruz." görüşünü öne sürdü.

HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, kanun teklifinin geri çekilmesini talep etti. Paylan, hükümet, sivil toplum, iş dünyası, işçi kesimleri ve ekoloji çevreleriyle bir çalıştay yapılarak, bu yasanın Meclise getirilmesi gerektiğini söyledi.

Dünyada fon örnekleri bulunduğuna işaret eden Paylan, "Biz bunların hiçbiri değiliz. Ne emtiamız var ne cari fazlamız var ne de katma değerli ürün üretiyoruz. Yalnızca, katma değerli ürün üretenlerin ürünlerini alıyoruz ve tüketiyoruz. Üreten bir ülke değiliz, tüketen bir ülkeyiz." değerlendirmelerinde bulundu.

Paylan, sosyal projelere destek verebilecek, eğitime, sağlığa, pek çok yönde sosyal politikaya, yaratıcı gençlere destek verebilecek Hazine altında bir fon kurulması önerisinde bulundu.

CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel de tasarrufların, yatırımların finansmanı için yetersiz olduğunu savundu. Temizel, mevcut yatırım oranını artırmaya dönük ve atıl kaynakları reel ekonomiye kazandırmak üzere yeni finansman model ve tekniklerin yaratılmasına kimsenin karşı olmaması gerektiğini kaydetti.

Türkiye'de kurulmak istenen varlık fonunun tanımının, diğer ülkelerdeki klasik varlık fonlarının tanımına uymadığına dikkati çeken Temizel, "Bu, çok net bir şekilde piyasalardan bir borçlanma hedefinin olduğu, piyasalardan kaynak sağlamak üzere kurulduğu izlenimini yaratıyor. Kamunun bir kaynağını sınırsız bir şekilde alıp ondan sonra da hiçbir kamu denetim veya yasasına tabi olmadan bunları kullandırmaya kalkarsanız burada devlet kavramını tartışmaya açmış olursunuz. Bu olmaz, bu kesin olarak olmaz." ifadelerini kullandı.

CHP İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke ise Türkiye ekonomisinin ciddi bir tedaviye ihtiyacı olduğunu ileri sürdü. Böke, "Bütüncül bir iyileştirme planıyla doğru teşhisler koyacak detaylı bir değerlendirmeyle doğru tedavi uygulamaya ihtiyaç var. Çünkü Türkiye yıllardır çok kötü yönetiliyor." diye konuştu.

AK Parti'nin ekonomi politikalarını eleştiren Böke, "14 yıllık iktidarın Türkiye ekonomisini taşıdığı yer, kan ağlayan esnaf, bir korku imparatorluğu altında ezilen sermaye ve daha da kötüsü 'İş cinayetlerine kurban gider miyim' endişesiyle her gün açlık sınırının altında elde edeceği gelir için alın teri döken, endişeyle yaşayan ücretli milyonlar." dedi.

Türkiye'nin artık önemli bir yol ayrımında olduğunu vurgulayan Böke, yeni bir kalkınma hamlesi üretilerek, yeni zenginliklerin inşa edilmesi ve bu zenginliğin hakça paylaşılması gerektiğini dile getirdi. Böke, bu yeni kalkınma hamlesi için laik, bilimsel ve fırsat eşitliğine dayalı bir eğitime, gerçek bir demokrasiye, hukuk devletine, özgürlüklere, liyakata dayalı bir kamu düzenine ihtiyaç olduğunu anlattı.

Bu haliyle kurulmak istenen Varlık Fonu'nu, "ipotek fonu" olarak niteleyen ve yasa tasarısının geri çekilmesini isteyen Böke, "Olmayan varlığa dayalı menkul değer yaratmak, finansal mucize değildir, açık bir finansal çukura atlamaktır." şeklindeki görüşünü paylaştı.

Yorumlar