Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Lozan’ı hemen Ege’ye hasredip işi bitirmeyelim”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lozan Antlaşması’nın uygulanmasına ilişkin, “Lozan’ı hemen Ege’ye hasredip işi bitirmeyelim. Bizim toprak bütünlüğü ile ilgili sıkıntımız yok” dedi.

Google Haberlere Abone ol
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Lozan’ı hemen Ege’ye hasredip işi bitirmeyelim”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lozan Antlaşması’nın uygulanmasına ilişkin, “Lozan’ı hemen Ege’ye hasredip işi bitirmeyelim. Bizim toprak bütünlüğü ile ilgili sıkıntımız yok” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi temaslarda bulunmak üzere geldiği Yunanistan’ın başkenti Atina’da Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile ortak basın toplantısı gerçekleştirdi. Özellikle Yunanistan’da gündeme gelen Lozan Antlaşması ile ilgili tanım ve Lozan’ı tanımlama şeklini iyi anlamak gerektiğini ifade eden Erdoğan, “Lozan denince Türkiye ile Yunanistan arasındaki bir anlaşma değildir. Lozan, 11 ülkeyi kapsayan bir anlaşmadır. Lozan’da Japonya da var, İngiltere de var, Bulgaristan da Fransa da var. Peki, Lozan sadece Ege’yi mi kapsıyor. Ege’nin dışında Lozan’la ilgili hiçbir şey yok mu? Batı Trakya’daki azınlıkların hukuku yok mu? Şimdi buradaki azınlıkların hukukunu bu anlaşmayla biz nasıl teminat altına alacağız. Şu an batı Trakya’da 150 bin Müslüman Türk Pomak azınlık var. Bunların hukukunu herhalde araştırmak, korumak, özellikle de Yunanistan’daki yönetimin görevi olmalı. Bunu da sayın Başbakan ile de paylaştık” dedi.

Şu anda Yunanistan’ın 15 bin euro milli geliri olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama batı Trakya’da 2 bin 200 euro. Bu fark korkunç bir fark. Bu, oradaki insanların şuanda hangi şartlar içerisinde yaşadığını göstermesi bakımında da önemli” diye konuştu.

“Lozan’ı hemen Ege’ye hasredip işi bitirmeyelim”

İnançların yaşanması noktasında Yunanistan’da sıkıntılar odluğunu söyleyen Erdoğan, “Hala bir baş müftülük meselesi çözülememiştir. Orada da baş müftünün seçimle değil atamayla geldiğini görüyoruz. Lozan ne diyor Lozan seçim diyor. Aynı şey Türkiye için de geçerli. Türkiye’de şuanda patrik seçimle gelir. Sen Sinod meclisi seçer. Lozan’ı hemen Ege’ye hasredip işi bitirmeyelim” şeklinde konuştu.

“İnancına güvenen inanç hürriyetinden korkmaz”

Türkiye’nin toprak bütünlüğü konusunda Yunanistan’la ilgili bir sorunu olmadığını ifade eden Erdoğan, “Böyle bir şeyi hiçbir yerde ne ben ne arkadaşlarım gündeme getirmiş değiller. İnanç hürriyeti deniyor. Mesela burada bir Fethiye Cami meselemiz var. Atina’da bir cami sorunumuz var. Ama Türkiye’de biz bugüne kadar Hristiyanların kiliseleriyle ilgili bir sorun yaşamadık. Bugün şuanda Sümela’yı yapıyoruz. Şuanda koşullar zor da olsa bitireceğiz. Tüm Hristiyan dünyasının hizmetine sunacağız. Ocak ayının 7’sinde, Balat’ta patrikhanenin kısa bir mesafede demir kilise namı ile maruf bir kilisesi var. Bitiyor, ve 7 Ocak’ta sayın Boyko ile birlikte oranın açılışını yapacağız. Biz inanç hürriyetinden korkmuyoruz ki. İnancına güvenen inanç hürriyetinden korkmaz. Bizim böyle bir derdimiz yok. Batı Trakya’da bu sorunu bir an önce aşalım” dedi.

"Hep kaçamak bazı yollara başvurup yine olmadı diyorlar"

Kıbrıs melesine değinen Erdoğan, “Davos’taki bir görüşmede Kofi Annan benden rica etmiştir, demiştir ki bu konuda ne düşünüyorsunuz ben size soruyorum dedim, gel şu işi beraber ele alalım. Dedi ki ben 3 kere teşebbüs ettim başarısız oldum bir daha girmek istemiyorum. Gel dördüncüsüne beraber girelim dedim. Tamam dedi. Beni bir hafta sonra aradı ben görüşmelerimi yaptım başlayabiliriz dedi. Yunanistan, Türkiye, İngiltere garantör ülke. Çalışmalarımıza başladık. Önce dışişleri bakanları çalışmaları yürüttükten sonra final çalışmasını da İsviçre’de yaptık. Kofi Annan ve başbakanlar bir araya geldik. O zaman Karamanlis Yunanistan Başbakan’dı. Görüşmeler bittikten sonra son ana geldiğimizde, hatta Güney Kıbrıs tarafı masadan çekilmek istedi. Kofi Annan dedi ki ben söz verdim, burada bu işi bitireceğiz dedi. İmzalar atıldı. İş referandum safhasına geldi. Türkler evet dedi ama güney bir o kadar tam tersi hayır dedi. Oradan AB’ye Güney Kıbrıs girdi. Bize de orada söz verdiler. Dediler ki bu iş bu şekilde yürürse bir bunu bitireceğiz. O süreci de ben yaşadım. Yine en son Cenevre’de bir araya geldiler. Oturdular konuştular. Sonunda masadan kim çekildi. Güney Kıbrıs çekildi. Biz istiyoruz ki adil kalıcı bir çözüme bu işi kavuşturalım ama Güney Kıbrıs’ın böyle bir derdi yok. Çünkü haklı olduğumuzu görüyorlar. Her şey ortada. Bunu gördükleri için de en kısa yoldan hep kaçamak bazı yollara başvurup yine olmadı diyorlar. Aynı şekilde Ege’deki meselelerde biz bunlardan kaçmıyoruz gene varız. Genelkurmay Başkanım burada biz her zaman bu görüşmeleri yapabiliriz yürütürüz. Ama bütün mesele adil olalım. İşin üzerine gidelim. Bir de çözüme odaklanalım. Bardağın boş tarafı ile uğraşmayalım. Dolu tarafı ile uğraşalım netice isteyelim. Dolu tarafıyla uğraşmazsak zaman kaybı diye bir şey olmaz. Yeni bir dönem diyorsak, yeni dönemi de bizim bu şekilde, adanın gerçekleri ile ilgili olarak adımları atmamız lazım” şeklinde konuştu.

Yorumlar