5. Esnaf ve Sanatkarlar Şurası

- Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3) "15 Temmuz, FETÖ'nün gerçek yüzünü görememiş olanlar için nihai ikazdır. Buna rağmen hala malum örgütün içinde kalmayı sürdüren varsa, inancına, ülkesine, milletine karşı açık bir ihanet içinde demektir. Aynı durum, bölücü terör örgütü için de geçerlidir. PKK'nın ve sivil uzantılarının, parlamento içindeki uzantılarının Türkiye'nin önünü kesmek için bir araç, tuzak olarak kullanıldığı apaçık bir gerçektir" - "Ülkesini ve milletini seven herkesin, içinden geçtiğimiz şu kritik dönemde tüm imkanları ve gücüyle devletine sahip çıkması, inanç, mezhep ve köken istismarcılarına geçit vermemesi şarttır. Batı, gazeteleriyle, bakanlarıyla, vesaireleriyle Türkiye'ye meydan okuyor. Peki, genel başkanı olduğum partim kapatıldığı zaman siz neredeydiniz?" - "Bu darbe başarılı olsaydı, Feto ne yapacaktı? Sadece kendisine biat edenlere hayat hakkı veren bu örgütün, karanlık yüzünü anlamak için daha ne kadar tecrübe yaşamamız gerekiyor? Feto'nun 'himmet' adı altında esnaf ve sanatkarlarımızı adeta haraca bağlayan, maddi baskı yanında, manevi tehdidi de kullanan anlayışı, ne ahlakidir ne İslamidir. Bizim medeniyetimizde, kültürümüzde böyle bir yapılanmaya asla yer yoktur" - "Şimdi bakıyorum yeni yeni meydan okumalar çıkıyor. Aynı şeyi farklı yerlerden... Gazetelerde başlıklar, hepsi buraya yönelik. Fakat biz, sizin attığınız o başlıklara alıştık. Geçmişte bunu rahmetli Özal'a da yaptılar. Şimdi aynı şeyleri bize yapıyorlar. Ne yaparsanız yapın, şunu bilin ki bu millet artık uyanmıştır ve inşallah muasır medeniyetler seviyesinin üstüne de çıkacaktır"

Google Haberlere Abone ol
5. Esnaf ve Sanatkarlar Şurası

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz' darbe girişiminin ardından hala örgütün içinde kalanların, inancına, ülkesine, milletine ihanet ettiğini ifade ederek, "Aynı durum, bölücü terör örgütü için de geçerlidir. PKK'nın ve sivil uzantılarının, parlamento içindeki uzantılarının Türkiye'nin önünü kesmek için bir araç, tuzak olarak kullanıldığı apaçık bir gerçektir. Ülkesini ve milletini seven herkesin içinden geçtiğimiz şu kritik dönemde tüm imkanları ve gücüyle devletine sahip çıkması, inanç, mezhep ve köken istismarcılarına geçit vermemesi şarttır. Batı, gazeteleriyle, bakanlarıyla, vesaireleriyle Türkiye'ye meydan okuyor. Peki, genel başkanı olduğum partim kapatıldığı zaman siz neredeydiniz?" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATO Congresium'da gerçekleştirilen 5. Esnaf ve Sanatkarlar Şurası'nda yaptığı konuşmada, Batı'daki "sivil toplum" oluşumunun Türkiye'deki en önemli örneğinin ahilik teşkilatı olduğunu söyledi.

Esnaf ve sanatkarların özlerinde var olan ahilik geleneğini güçlendirmenin ve sistemli hale getirmenin önemine değinen Erdoğan, "Bunu başardığımızda faiz batağı sorunu kendiliğinden ortadan kalkacaktır." ifadesini kullandı.

Ekonomideki gidişi görüşmek ve faiz politikasını gözden geçirmek, faiz oranlarını düşürmek için geçen hafta devlet bankalarının yöneticileri, ilgili bakanlar ve Başbakan Binali Yıldırım ile toplantı yaptığını dile getiren Erdoğan, "Esnaf ve sanatkarlar ihtiyaçları olan kaynağı kendi aralarında kurdukları güçlü finansman araçları vasıtasıyla elde etme imkanına o zaman sahip olacaktır. Ahilik geleneğinin tüm unsurlarıyla yeniden yorumlanarak canlandırılmasının hem ülke ve millet olarak hepimizin hem de esnaf ve sanatkarlarımızın hayrına olacağına inanıyorum." diye konuştu.

15 Temmuz gecesi sokaklarda olanların anlattığına göre, darbe girişimine karşı koyanların önemli bir bölümünü esnaf ve sanatkarların oluşturduğunu belirten Erdoğan, şehitlere bakıldığında da mobilyacıdan kaynakçıya, kuaförden elektrikçiye, ayakkabı imalatçısından dekorasyoncuya, matbaacıdan tornacıya, inşaatçıdan kuyumcuya kadar her meslekten esnaf ve sanatkara rastlandığını kaydetti.

Şehitleri rahmetle ve minnetle yad ettiğini, gazilere şifa dilediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Selçuklu'nun, Osmanlı'nın ve Cumhuriyet'in kurucu unsurları arasında en başlarda bulunan esnaf ve sanatkarların 15 Temmuz'da da Türkiye'nin istiklaline ve istikbaline sahip çıkma mücadelesinde ilk safta yer aldığını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Terör örgütlerinin saldırılarına birlikte nasıl göğüs germişsek, geleceğimizi de birlikte inşa edeceğiz. Bunun yolu da her birimizin işini en iyi şekilde yapmasından geçiyor. Birileri tehdit ettiği zaman kepenk indiren değil, tehdit ettiklerinde de 'benim rızkımın kapısıdır burası' deyip orada direnecek esnaftan bahsediyoruz.

Bu darbe başarılı olsaydı, Feto ne yapacaktı? Sadece kendisine biat edenlere hayat hakkı veren bu örgütün, karanlık yüzünü anlamak için daha ne kadar tecrübe yaşamamız gerekiyor? Feto'nun 'himmet' adı altında esnaf ve sanatkarlarımızı adeta haraca bağlayan, maddi baskı yanında, manevi tehdidi de kullanan anlayışı, ne ahlakidir ne İslamidir. Bizim medeniyetimizde, kültürümüzde böyle bir yapılanmaya asla yer yoktur."

Ahiliğin şartları arasında elin, kapının, sofranın açık, dilin, gözün, belin bağlı tutulması olduğuna işaret eden Erdoğan, "Herkesi elini, kapısını, sofrasını açık tutmaya mecbur eden ama kendisi diline, gözüne, beline hakim olmayan bir örgüt, esnaf ve sanatkarlarımızın muhabbetine kesinlikle layık değildir." ifadesini kullandı.

- "Bu beyefendilerin kapısını çaldım"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"15 Temmuz, FETÖ'nün gerçek yüzünü görememiş olanlar için nihai ikazdır. Buna rağmen hala malum örgütün içinde kalmayı sürdüren varsa, inancına, ülkesine, milletine karşı açık bir ihanet içinde demektir. Aynı durum, bölücü terör örgütü için de geçerlidir. PKK'nın ve sivil uzantılarının, parlamento içindeki uzantılarının Türkiye'nin önünü kesmek için bir araç, tuzak olarak kullanıldığı apaçık bir gerçektir.

Ülkesini ve milletini seven herkesin içinden geçtiğimiz şu kritik dönemde tüm imkanları ve gücüyle devletine sahip çıkması, inanç, mezhep ve köken istismarcılarına geçit vermemesi şarttır. Batı, gazeteleriyle, bakanlarıyla, vesaireleriyle Türkiye'ye meydan okuyor. Peki, genel başkanı olduğum partim kapatıldığı zaman siz neredeydiniz?"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde şiir okuduğu için hapse girdiğini anımsatan Erdoğan, "Bu beyefendilerin kapısını çaldım. Hiçbir tanesinin umurunda değildi. Bunların insan hakları kurumları hiç umurlarında bile olmadı. Neredeydiniz? Şimdi benim ülkemi kana bulayan, benim ülkemde savunmasız insanları öldüren, bunları tehdit eden, yakıp yıkan, kasıp kavuran bütün sokak aralarını, caddeleri, kanalları kazıyarak belediyelerin araçlarıyla iş makineleriyle bu hale döken insanları hangi yüzle hangi anlayışla siz gelip savunuyorsunuz? Hangi akılla? Siz bu milleti ne zannediyorsunuz? Bugüne kadar talimat veriyordunuz, 'emir buyurdunuz efendim' diyorlardı. Geçti o devirler. Artık kendi kararını kendi veren, kendi göbeğini kendi kesen bir millet var." değerlendirmesinde bulundu.

- "Bu millet artık uyanmıştır"

Yargıya ilişkin konuştuklarında ise "Yargı bağımsızdır" yanıtını aldıklarını ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Senin ülkende bağımsız da benim ülkemde bağımlı mı? Hanımefendinin eline 4 bin dosya sıkıştırıyorum, teröristlerin dosyalarını ve 6 ay kadar önce yine konuşuyoruz. Diyorum ki 'Ne oldu 4 bin dosya' diyor ki 'Yargı bağımsız ve onların sayısı şimdi 4 bin 500 oldu'. Diyorum, 'Geciken adalet adalet değildir ki nasıl oluyor bu iş'. Şimdi bakıyorum yeni yeni meydan okumalar çıkıyor. Aynı şeyi farklı yerlerden... Gazetelerde başlıklar, hepsi buraya yönelik. Fakat biz, sizin attığınız o başlıklara alıştık. Geçmişte bunu rahmetli Özal'a da yaptılar. Şimdi aynı şeyleri bize yapıyorlar. Ne yaparsanız yapın, şunu bilin ki bu millet artık uyanmıştır ve inşallah muasır medeniyetler seviyesinin üstüne de çıkacaktır. Türkiye için bu husus siyasi bir tartışma konusu olmanın ötesine geçip beka meselesi haline dönüşmüştür."

Bin yıldır yaşanan bu coğrafyada daha nice bin yıllar yaşanmaya devam edileceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendimizle birlikte umudunu bize bağlamış tüm kardeşlerimiz için bu mücadeleden başarıyla çıkmaya mecburuz. Bugün, dün olduğumuzdan daha iyi bir noktadayız. İnşallah yarın çok daha iyi bir noktaya kavuşacağız." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şura'nın hayırlı olmasını dileyerek, emeği geçenleri tebrik etti.

- Şura'dan notlar

Şura, 2014 yılında yapılan 4. Esnaf ve Sanatkarlar Şurası'nda alınan kararların hayata geçirildiğini anlatan kısa film gösterimiyle başladı.

Şuranın açılışında Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, bazı milletvekilleri, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, TESKOMB Genel Başkanı Kadir Akgül ile Türkiye'nin değişik illerinden gelen esnaf ve sanatkarlar yer aldı.

Toplantının yapıldığı salondaki koltukların üzerindeki Türk bayrakları dikkati çekti.

Şuranın yapıldığı ATO Congresium'da Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca, Anadolu Ajansının 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin fotoğraflarının yer aldığı sergi açıldı.

(Bitti)

Yorumlar