Katar krizinde son durum

Katar, Körfez ülkelerinin uyguladığı ablukanın kalkmaması halinde hiçbir şekilde müzakerelere başlamayacaklarını açıkladı.

Google Haberlere Abone ol
Katar krizinde son durum

Sonhaberler | Haber Merkezi 

Katar ile Körfez ülkeleri arasındaki gerilim devam ediyor. Taraflar arabuluculara rağmen şu ana kadar herhangi bir konuda geri adım atmış değil. Suudi Arabistan öncülüğündeki abluka ittifakında şu ana kadar ablukayı yumuşatıcı herhangi bir adım gelmezken; Körfez ülkelerine asıl baskıyı uygulayan ABD, Katar ile tatbikatlar yapıyor. 

PAZARLIK YOK

Katar Dışişleri Başkanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman al-Thani, kendilerine yönelik ekonomik yaptırımlar kaldırılmadan Körfez ülkeleriyle masaya oturmayacaklarını açıkladı. Al-Thani yaptığı açıklamada, "Kadar abluka altındayken, pazarlık yapmayacağız. Pazarlıklara başlamak için ablukayı kaldırmak zorundalar" ifadelerini kullandı. Katar'ın henüz Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn'den herhangi bir talep almadığını söyleyen Al-Thani, Al Jazeera'nın geleceği dahil Katar'ın içişlerinin pazarlık konusu olamayacağını belirtti. Al-Thani, kriz devam ettiği müddetçe Katar'ın Türkiye, Kuveyt ve Umman'a güveneceğini ve İran'ın hava ulaşımını kolaylaştırdığını söyledi.

BAE'DEN TEHDİT GİBİ AÇIKLAMA

 Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Enver bin Muhammed Karkaş, bazı Arap ülkelerinin Doha'ya yönelik tecritinin yıllarca sürebileceği uyarısında bulundu. Karkaş, Fransa'nın başkenti Paris'te basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Katar'ın dış politikasını değiştirmemesi durumunda bazı Arap ülkelerinin Doha'ya uyguladığı tecritin uzun yıllar sürebileceğine işaret ederken, Kuveyt'in ara buluculuk girişiminin faydalı olabileceğini belirtti.

Bakan Karkaş, "Kuveyt'in ara buluculuğu yararlı olabilir. Katar bunun yeni bir durum olduğunu ve tecritin yıllarca sürebileceğini anlayacak. Onlar siyasi rolleri ve yoldan çıkmış görüşleri yüzünden tecrit edilmek istiyorlarsa, bırakalım tecrit edilsinler. Onlar hala öfke ve inkar halindeler." ifadesini kullandı.

Bazı Arap ülkeleri için en önemli endişe kaynağının, Doha'nın bölgede El-Kaide, Müslüman Kardeşler, Filistinli Hamas grubu ve diğer gruplarla ilişkileri olduğunu kaydeden Karkaş, Arap ülkelerinin Katar'a yönelik hazırladıkları şikayet listesinin birkaç gün içinde tamamlanacağını söyledi.

TÜRKİYE'YE TARAFSIZLIK ÇAĞRISI

Türkiye'nin Katar konusunda izlediği politikaya da değinen Karkaş, "Türkiye kendi ideolojik görüşleri ve ulusal çıkarları arasında bir denge kurmaya çalışıyor. Onların anlayışlı davranmalarını, bizim ne yaptığımızı ve bunun da onların çıkarına olduğunu anlamalarını bekliyoruz." dedi. Karkaş, Ankara'ya tarafsız olması çağrısında bulundu.

GIDA SANAYİ KURULACAK

Gıda ihtiyacının büyük kısmını tek kara sınırı durumundaki Suudi Arabistan'a açılan sınır kapısı aracılığıyla komşu ülkelerden karşılayan Katar, bazı Arap ülkelerinin uyguladığı ablukanın ardından gıda sanayi sektöründe yatırımlar yapılması konusunda çalışmalara başladı.

İstatistiklere göre gıda ihtiyacının yüzde 90'ı ithalata dayanan ve bunun da yüzde 40'ını Suudi Arabistan ile olan sınır kapısı üzerinden sağlayan Katar'da, iş adamlarının gıda sektöründe yatırım için çalışmalar yaptığı belirtildi.

Katar Ticaret Odası üyesi Muhammed el-Ubeydli, Körfez'de yaşanan son krizde gıda gibi "hayati" öneme sahip sektörlere duyulan ihtiyacın daha net şekilde görülmesiyle birlikte bazı Katarlı iş adamlarının gıda sanayi üzerinde çalışmalar yaptığını söyledi.

Katar Ticaret Odası'nın uzun süredir iş adamlarını gıda sektöründe yatırım yapmaya teşvik ettiğini kaydeden Ubeydli, şu an bu konuda bir fırsat penceresi oluştuğunu ifade etti.

Ubeydli ayrıca, gıda ile ilgili meselelerden sorumlu Katar Tarım ve Çevre Komitesinin, özel sektörü devletin gıda güvenliği çalışmalarına katılmaya teşvik ettiğini aktardı.

Öte yandan Katarlı iş adamı Abdurrahman Ensari, Katar'ın ekonomik entegrasyon kapsamında bir çok gıda maddesini Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerinden ithal ettiğine işaret etti.

Ensari, yaşanan son gelişmelerin "Katar'ın kendi içinde gıda sanayi sektörü oluşturması gerektiğini" bir kez daha ortaya koyduğunu vurguladı.

Bununla birlikte Ensari, Katar'ın meyve ve sebze başta olmak üzere tüm ihtiyaçlarını yerel tesislerle karşılamasının ise mümkün olmadığını hatırlattı.

Katar, gıda güvenliğini sağlamak amacıyla yurt dışında yatırım yapmak için "Hasad" adlı şirketi kurmuştu.

Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Mısır ve Yemen 5 Haziran'da Katar'la tüm diplomatik ilişkilerini kestiklerini duyurmuştu. Ülkelerinin hava sahasını Katar'a kapatan Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn, Katarlı diplomatların 48 saat içinde ülkelerinden ayrılmasını istemişti. Suudi Arabistan, ayrıca Katar'ın tek kara sınırını da kapatmıştı.

EKONOMİDE DURUM ESKİSİ GİBİ

Katar Ekonomi ve Ticaret Bakanı Ahmed bin Casim bin Muhammed Al Sani, ambargoya rağmen ülkedeki ticari hareketliliğinin devam ettiğini belirtti. Bakan Ahmed, "Katar" televizyonuna yaptığı açıklamada, Katar'ın ekonomisinin güçlü ve farklı alanlarda etkin olduğunu ifade ederek, "Katar, LNG, GPL ve helyum gazlarının en büyük ihracatçısı. Bunun yanı sıra dünyada petrokimyanın en büyük ihracatçılarından biri." dedi.

Ülkenin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'sının (GSYH) yüzde 70'inin petrol dışı sektörlerden sağlandığını kaydeden Ahmed, ürünlerinin, Asya'nın güneybatısından Avrupa ile Amerika'ya kadar dünyanın her tarafına ihraç edildiğini aktardı.

Ahmed, bu göstergelerin, Katar'ın ekonomisini, krizlerle mücadele edebilecek güçlü bir konuma yükselttiğinin altını çizerek, şunları söyledi: "Ambargoya rağmen ülkedeki ticari hareketlilik devam ediyor, hayat değişmedi. Daha önce de güçlüklerle karşı karşıya kaldık ancak bu sıkıntılardan daha güçlü ve daha çok fırsatla çıktık. Bu nedenle halihazırda uygulanan ambargo gereksiz. Bu ambargo ile mücadele etmek üzere planlarımız hazır."

Projelerde aksama yok

Ülkedeki projelerde bir aksama olmadığını kaydeden Ahmed, "Tüm alt yapı projeleri ile 2022 Dünya Kupası'na ilişkin tüm projelerin çalışmaları planlandığı üzere yürütülüyor, herhangi bir etkilenme söz konusu değil. Ham madde ve inşaat malzemelerinin akışını sürdürmek önemliydi. Statlardan birinin inşaatı birkaç hafta yani dünya kupasından beş yıl önce başladı." diye konuştu.

Ahmed, kriz sırasında garip gelişmelerin olduğunu belirterek, bazı serbest ticaret bölgelerinde Katarlı iş adamlarına ait konteynerlere herhangi bir gerekçe sunulmadan el konulduğunu aktardı. Katarlı bakan, bu durumun, Körfez ülkeleri arasındaki ticaret hareketinin güvenirliğine ilişkin zihinlerde soru işareti oluşturduğunu kaydetti.

Yeni fırsatların ortaya çıkması

Ambargo uygulayan ülkelerdeki serbest ticaret bölgelerinde çok sayıda ürün ve depoları bulunan Katarlı iş adamlarının işlerini yürütmekte zorlandığını belirten Ahmed, "İthalat için alternatif kaynaklar bulduk. İşler tahminimizden daha iyi durumda. Bilakis, bu durumun, ambargo uygulayan ülkelerdeki tedarikçiler üzerinde olumsuz etkileri oldu." dedi.

Ahmed, ambargoya karşı mücadelenin Katarlı iş adamları ve şirketler için bazı fırsatlar meydana getirdiğini söyleyerek, sözlerine şunları ekledi: Katar'da demir, çelik, çimento, inşaatlarda kullanılan kum gibi maddeler üretiliyor. Diğer ürünler için de stratejik stoklar bir sene yetecek kadar ürün barındırıyor. Ancak biz alternatif ithal ürünler olduğu için halihazırdaki bu stokları kullanmadık.

Yorumlar