Kurban Bayramı tatili kaç gün sürecek?

Kurban Bayramı yaklaşıyor. Kurban Bayramı tatili kaç gün olacağı ise merak konusu.

Google Haberlere Abone ol
Kurban Bayramı tatili kaç gün sürecek?

Kurban Bayramı yaklaşıyor. Ramazan Bayramı'nın ardından Kurban Bayramı için de tatil planı yapan vatandaşlar Kurban Bayramı tatili kaç gün olacak, sorusunun yanıtını merak ediyor.

İslam dininde çok özel bir yere sahip olan Kurban Bayramı için artık bir ay gibi kısa bir süre kaldı. Dini Bayramlardan ikincisi olan Kurban Bayramı bu sene 1-4 Eylül tarihleri arasında kutlanacak. Dünya üzerindeki milyarlaca müslüman Kurban ibadetini yerine getirecek. Peki Kurban Bayramı tatili kaç gğün olacak?

KURBAN BAYRAMI TATİLİ BU SENE KAÇ GÜN OLACAK?

Kurban Bayramı bu sene 1-4 Eylül tarihlerine denk geliyor. Vatandaşlar ise Bayram tatili kaç gün olacak sorusuna yanıt arıyor. 30 Ağustos Zafer Bayramının resmi tatil ilan edilirse vatandaşlar 30 Ağustos Çarşamba günü Bayram tatiline çıkacak. 31 Ağustos Perşembe günü Arefe günü olarak eda edilirken 1-4 Eylül tarihlerinde ise Kurban Bayramı eda edilecek. 

KURBAN BAYRAMI HAKKINDA

Kurbanın hükmü

Kurban bayramında ibadet niyeti ile kurban kesmek hür, mukim (yolcu olmayan), Müslüman ve zengin kimseye vaciptir. Zenginden maksat, temel ihtiyaçlarından başka artıcı olsun veya olmasın en az iki yüz dirhem gümüş değerinde bir mala sahip olan, fitre vermek ile yükümlü olan kimselerdir. Kurban kesme günlerin de (kurban bayramının ilk üç gününde) kurban kesmeye gücü varken kurban kesmeyip de sonra fakir olan kimsenin üzerinden vacip düşmüş olmaz.

Kurbanın vakti

Hanefî mezhebine göre, kurbanın vakti kurban bayramının birinci günü fecrin dolmasıyla girer ve üçüncü gününün gün batımından az öncesine kadar devam eder, şehirde oturan kimse kurbanı bayram namazından önce keserse, sahih olmaz. Kestiği hayvanı sırf et olarak yer. Bayram namazı kişinin bulunduğu şehirde kılınmasa, namaz vakti geçinceye kadar beklenir. Namazın vakti de güneşin yükselmesinden itibaren başlar ve güneşin zeval noktasına gelmesine kadar devam eder. Köyde oturan kimse için bu şart geçerli değildir. Köylü, kurbanını bayramın birinci günü Sabah namazı vakti girdikten sonra kesebilir. ınsanlar bayram gününün tespitinde hataya düşerek bayram namazını kılar ve kurbanlarını keserler, sonra da o gününün bayram olmadığı anlaşılırsa, namazları da kurbanları da geçerli olur. Bir kişi kurbanlık hayvanını kesmez, kesim vakti de geçer ise, onu canlı olarak sadaka vermesi gerekir. 

Hangi hayvanlar kurban edilir?

Kurbanlar yalnız koyun, keçi, deve ve sığır cinsi hayvanlardan kesilebilir. Mandalar da sığır cinsindendir. Bunların erkekleri ile dişileri eşittir. Ancak koyun cinsinin erkeğini kurban etmek daha faziletlidir. Keçinin erkeği ile dişisi kıymetçe eşit olsalar, dişisini kesmek daha faziletli olur. Aynı şekilde devenin veya sığırın erkeği ile dişisi et ve kıymet bakımından eşit olsalar, dişinin kurban edilmesi daha faziletli olur. Koyun ve keçi ya birer yaşını doldurmalı veya koyunlar yedi sekiz aylık olduğu hâlde birer yaşındaymış gibi gösterişli olmalıdır. Deve en az beş yaşını, sığır da iki yaşını bitirmiş olmalıdır. Tavuk, horoz ve kaz gibi evcil hayvanlar kurban olamaz. Bunları kurban niyeti ile kesmek tahrimen mekruhtur. Etleri yenilen vahşî hayvanlar da kurban edilemez. Koyun ve keçiden her biri yalnız bir kişi adına kurban edilir. Bir deve veya bir sığır, bir kişiden yedi kişiye kadar kimseler için kurban edilebilir. Ancak bu ortakların hepsi Müslüman, her biri kendi hissesine mâlik olup, Allah rızası için ibadet niyeti taşımalıdır. 

Kurbanın eti ve  derisine yapılacak muamele

Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem, ilk zamanlarda, "Sizden hiç kimse kurbanın etinden üç günden fazla yemesin." (5) hadis–i şerifi ile kurban etinin üç günden fazla saklanılmasını yasaklamıştır. Ancak daha sonra "Zenginlerin fakirlere genişlik sağlaması için kurbanın etinden üç günden fazla yemelerini yasaklamıştım. Bundan sonra yiyin, yedirin ve saklayın." (6) buyurarak üç günden fazla saklanılmasına da müsaade etmiştir. Hanefî fukahası, "Kurban kesen mükellef, kurban etinden kendisi yer misafirlere ve fakirlere ikram eder ve kavurma yapıp saklayabilir. Kurban etinin üçte birinden eksik olmamak şartı ile fakirlere tasadduk edilmesi müstehaptır." hükmünde ittifak etmiştir. (7) 
Resûl–i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimizin Hz. Ali Radıyallahu Anh'a, kurbanlığın derisini, yularını ve çulunu fakirlere tasadduk etmesini emrettiği bilinmektedir. (8) Yine başka bir hadis–i şerifte, "Kim kurban derisini satar ise, kurbanı makbul değildir." (9) buyurmuştur. Hanefî fukahası, "Mükellef kurbanın derisini ya tasadduk eder veya kendisi ev eşyası olarak kullanır." hükmünde müttefiktir. (10) Dolayısıyla bu hususta titizlik göstermek şarttır. ıslâmî esaslara göre kurulmamış olan veya toplanan deri parasıyla şampanya içirilen müesseselere kurban derilerini vermek kesinlikle caiz olmaz. 

Kurban Bayramı’nın yaklaştığı şu günlerde hayvan kesimiyle ilgili konularda neler yapılır?

Hayvan kesimi boğazın başlangıcı ile göğsün başlangıcı arasındaki yemek borusunu, nefes borusunu ve boynun iki tarafında bulunan iki büyük damarı kesmekle olur. Bu dördünden üçünü kesmek de yeterlidir. Çünkü tümünün hükmü çoğunluğunun hükmü için de geçerli olur. Buna göre, iki damarla birlikte nefes veya yemek borusunu kesmek ya da yemek ve nefes borusuyla birlikte iki damardan birisini kesmek zorunludur. Bazıları da iki damardan biriyle beraber yemek ve nefes borusunun kesilmesini zorunlu görmüşlerdir. Kesim bu şekilde gerçekleşince seri olur. Kesilen etini yemek de helâl olur. Kesimin boğazdaki düğmen altından veya üstünden yapılması arasında hiçbir fark yoktur. 

KURBANDA BULUNAN HANGİ ÖZÜR KURBANA MANİ OLUR

İki veya bir gözü kör olan, kemiklerinde ilik kalmayacak derecede zayıf olan, kesim yerine yürüyemeyecek kadar topal olan hayvanın kurban edilmesi sahih olmaz. Ama üç ayakla yürümede ondan destek almak için dördüncü ayağı yere koyan hayvan kurban için yeterli olur. Kulağı veya kuyruğu veya tenasül organı kesik olup, bu organlarının üçte birinden fazlası gitmiş olan hayvanların kurban edilmeleri de sahih olmaz. Ama üçte ikisi durup da sadece üçte biri gitmiş ise, kurban edilmeleri sahih olur. Dişleri dökülmüş hayvanın dişlerinin yarıdan fazlası kalmamış, yaratılıştan kulaksız, meme başları kesik, sütü kesilmiş, yaratılıştan tenasül organı olmayan, pisliklerle beslenip de cinsine göre değişen, bir süre hapsedilip temiz yiyeceklerle beslenmeyen hayvanın kurban edilmesi sahih olmaz. Yaratılıştan boynuzu olmayan veya boynuzunun bir kısmı kırık olan hayvanın kurban edilmesi sahih olur. Ama bu kırıklığı iliğine kadar ulaşan hayvan kurban edilmez. Deliliği otlamasına engel olmayan hayvanın kurban edilmesi sahihtir. Aksi takdirde sahih olmaz. 

KESİMİN ŞARTLARI:

1– Kurban kesen kişi, Müslüman veya Yahudi ve Hıristiyan gibi kitabî biri olmalıdır. Sabiîler Hz. ısa Aleyhisselâm'ı kabul ettikleri için Hıristiyanlardan sayılırlar. Samirîler de Musa Aleyhisselâm'ın şeriatıyla amel ettikleri için Yahudilerden sayılırlar. Bütün bu saydıklarımızın kestikleri hayvanların etini yemek helâldir. Bunlardan başka putperest, ateşperest ve mürtedlerin (dinden dönenler) kestikleri hayvanların eti haramdır. Hiçbir kitaba inanmayan Dürzîlerin kestikleri de haramdır. 
2– Harem'de avlanan hayvan kesilmemelidir. Çünkü Harem'de avlanan hayvanı kesmek ihramda olmayan kimseler için bile haramdır. 
3– Kesim esnasında besmelenin kasten terk edilmesi hâlinde kesilen hayvanın eti haram olur. Ama unutarak terk ederse, haram olmaz. Besmele ile ilgili şartlar şunlardır:
a) Besmele hâlis bir zikir olarak yapılmalıdır. Bu da Allah'ın isimlerinden birini zikretmekle olur. Bunun "Allahu Ekber", "Allahu A'zam" gibi sıfatlarla beraber veya Allah ya da Rahman gibi sıfatsız olarak zikir edilmesi arasında bir fark yoktur. Allah adını tesbih (subhanallah) veya tehlille (lâ ilâhe illallah) zikir etmek de aynı hükme tâbidir. "Allah'ım Beni Affet" anl----- gelen "Allahümmeğfirlî" diyerek Allah adını dua ile beraber zikretme hâlinde kesilen hayvanın eti helâl olmaz. Keserken "Bismillahi Allahu Ekber" demek müstehabdır. 
Kesilmesi şart koşulan damarları kesip kan akıtan şeylerden herhangi biriyle kesim yapmak sahih olur. şu hâlde bıçakla kamış çubuğuyla bıçak gibi keskin kenarlı, ta ki tırnak ve diş dışındaki diğer âletlerle kesim yapmak caizdir. Diş ve tırnak vücuda bitişik olursa, onlarla kesmek caiz olmaz; ama vücuttan ayrı olursa, onlarla kesim yapılabilir. Ancak hayvana azap çektirdiklerinden dolayı kesimi bunlarla yapmakta kerahet vardır. Kör bıçakla kesim yapmak da mekruhtur. 

Yorumlar