Zeybekçi: Merkez Bankası’nın tedbiri piyasayı durdurmak anlamında olumlu

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, faiz artırımının sonuçlarının kalıcı olursa iyi olmayacağını belirterek, “Ama Merkez Bankası’nın almış olduğu tedbir, piyasayı durdurmak anlamında bence olumludur.

Google Haberlere Abone ol
Zeybekçi: Merkez Bankası’nın tedbiri piyasayı durdurmak anlamında olumlu

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, faiz artırımının sonuçlarının kalıcı olursa iyi olmayacağını belirterek, “Ama Merkez Bankası’nın almış olduğu tedbir, piyasayı durdurmak anlamında bence olumludur.” dedi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından Gaziantep’te Ocak ayının ihracat rakamlarının açıklanması ile ilgili düzenlenen toplantıda konuşan Zeybekçi, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Merkez Bankası’nın faiz artırımına ilişkin görüşlerini açıklayan Zeybekçi, bu kararların geçici olduğunu anımsattı. Hazinenin borçlanma senetleri ve hazır tahvillerle uzun vadeli faiz oranlarının biraz aşağıya doğru gevşediğini de gördüklerini kaydeden Zeybekçi, “Sonuçlarının ben iyi olacağını düşünüyorum. Hiçbir vatan evladı, hiçbir ülkenin vatandaşı özellikle sanayinin, üretimin içinde olan insanlar ülkede faizin artmasından mutlu olmaz, biz de olmadık. Ama bu geçici bir tedbirdi. Ama bu geçici bir tedbirdi. Bu geçici tedbir inşallah üretimi engellemeden, kalkınmayı engellemeden, istihdamı engellemeden durgunluk yaratmadan, çünkü faizlerin artmasının kalıcı olması durgunluk sebebidir. Kalkınmanın, yatırımların önüne engeldir. İstihdamı aşağıya doğru çeker. Bu tedbirleri alırken de Türkiye olarak bunların da farkındayız. Bu bağlamda merak etmeyin. Faiz artırımının sonuçları iyi olmaz, kalıcı olursa iyi olmaz. Ama Merkez Bankası’nın almış olduğu tedbir, piyasayı durdurmak anlamında bence olumludur.” değerlendirmesinde bulundu.

BAŞBAKANIN ‘İMZALA’ İŞARETİ, 'AFERİN' İŞARETİDİR

İran’la yapılan ve Farsça hazırlanan serbest ticaret anlaşmasıyla ilgili kameralara yansıyan metin krizine ilişkin de konuşan Zeybekçi, “Yani bir zamanlar bizim İran’a gitmek, İran’da birileriyle el sıkışmak, İran’da konu gündeme getirmek, bu ülkede ne demek olduğunu sizler çok iyi biliyorsunuz. Hatta bu seyahatimiz sırasında da bir yerlerine kulp takılmaya çalışıldı. Vay efendim orada imzalamış olduğumuz serbest ticaret anlaşması Farsçaymış. Ben, biz görmeden imzalamışız. Sayın Başbakanımızın ‘imzala’ işareti varmış. Sayın başbakanımızı bilenler, yani onu yaklaşık 30 yıldır bilenler onun o işaretinin, o neşeli işaretinin bir kutlama işareti, bir aferin işareti olduğunu bilenler bilir. Orada metin bizim istediğimiz gibidir. Yüzde yüz bizim istediğimiz gibidir. İlk imzalanan metinler Türkçe ve İngilizcedir, Farsça’sı yetişmediği için. Oradaki imzalanan ilk metin altındaki bütün sayfalarıyla beraber, saymadım ama herhalde 30 tane sayfası, 40 tane sayfası vardı. Tek tek paraf edilmesi bizim talebimizdir. Tek tek paraf edildi. Ardından farsça metinler geldi. Başka bir yerde Cumhurbaşkanlığı özel görüşmeler yaparken, biz de oturduk ilgili bakanımızla imzaladık. Çok olumluydu. Her ülke için çok güzel sonuçlar verecek bir anlaşmaydı. Göreceksiniz, yakın gelecekte hem İran’ı, hem Türkiye’yi son derece mutlu edecek bir süreç yaşamaya başlayacağız.” şeklinde konuştu.

'MÜSLÜMAN BİR DELİKTEN İKİ KERE ISIRILMAZ, BİR DAHA ISIRILMAYACAĞIZ'

17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sürecine ilişkin de görüşlerini anlatan Zeybekçi, şöyle konuştu: “Maalesef Türkiye’de hukuk anlamında çok üzücü şeyler yaşandı. Bir cumhuriyet savcısı hakime 32 klasörden oluşan yaklaşık bir o kadar torbanın içinde ağızları mühürlü belgeler gönderiyor. Bin 5 sayfa gerekçeyle beraber ilgili hakim 15 dakika sonra kararını açıklıyor. Türkiye’nin önde gelen, hakikaten dünya çapında büyük işlere imza atan, dünyanın her yerinde, yaklaşık olarak 35 milyar dolar, Türk müteahhitlerinin dünyada 35 milyar işi var yıllık aldıkları. Toplam baktığımız zaman 200 milyar doların üzerinde işleri var. Dünyanın 3’ncü büyük müteahhitlik grubuyuz biz Türkiye olarak. Mahkeme kararı şu: Bu kişilerin ve şirketlerinin mal varlıklarının dondurulmasına. Kim bunlar? Kanal İstanbul, 3’ncü havaalanı, hidroelektrik santraller, tüp geçit, 3’ncü köprü, İstanbul-İzmir otoyolu, nükleer santraller gibi bu işleri yapacak olan şirketler, kurum ve kuruluşların mal varlıkları, durdurulsun, dondurulsun. Liste aynı. Üzücü ama aynı. Müslüman bir delikten iki kere ısırılmaz. Delikler farklıydı ama ısırılma tarzı aynıydı. Aynı şekilde ısırıldık. Bir daha ısırılmayacağız inşallah. Bir daha olmayacak.”

Programın sonunda ihracat rekoru kıran firmalara ödül ve takdir belgeleri takdim edildi. CİHAN

Yorumlar