Yunan parlamenter ve işadamları Kapadokya'da

Parlamenterler, işadamları ve turizmcilerden oluşan Yunan heyeti, Atina Büyükelçisi Kerim Uras ve TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy'un misafiri olarak Türkiye'nin doğa, kültür, manzara turizmi merkezlerinden Kapadokya'ya geldi.Sabah saatlerinde...

Google Haberlere Abone ol
Yunan parlamenter ve işadamları Kapadokya'da

Parlamenterler, işadamları ve turizmcilerden oluşan Yunan heyeti, Atina Büyükelçisi Kerim Uras ve TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy'un misafiri olarak Türkiye'nin doğa, kültür, manzara turizmi merkezlerinden Kapadokya'ya geldi.

Sabah saatlerinde Ürgüp ilçesindeki bir butik otele yerleşerek kahvaltı yapan Türkiye'nin Atina Büyükelçisi Kerim Uras ve TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Yunanistan Yeni Demokrasi Partisi Milletvekili, Meclis Dış İlişkiler ve Savunma Komitesi Başkanı Konstantinos Triaras ile birlikte işadamları ve turizmcilerden oluşan heyet, sonrasında Avanos ilçesinin tarihi ve doğal güzellikleri ile dünyaca ünlü Devrent ve Paşabağları vadilerini gezdi.

Devrent Vadisi'nde basın mensuplarına açıklama yapan Atina Büyükelçisi Kerim Uras, Kapadokya'ya Yunanistan'dan önemli bir heyetle geldiklerini, bu tür gezilerin ikili ilişkilerin gelişmesi yanında ülkemizin güzelliklerinin tanıtımı içinde önemli olduğuna inandığını söyledi.

Mübadeleden önce Kapadokya'da çok kayda değer Ortodoks nüfusun olduğunu anlatan Uras " Burada Türkler ile iç içe yaşıyorlardı. Dolayısıyla buraya ayrıca kültürel bir ilgide var. O da burayla bağlantıları canlı tutuyor. Dolayısıyla turizm açısından bizim için tanıtılması önemli. Zannediyorum ikili ilişkilerimize getirdiği katkının yanı sıra bu boyutu da Yunanistan’da yansıdığı zaman olumlu olacaktır." dedi.

Yunan heyet üyelerinin ortak kanısını da anlatan Uras " Diyorlar ki ‘Biz eskiden Kapadokya’ya gelmiştik. O zaman buralar bir köy gibiydi, düzgün otel yoktu. Nereden nereye gelmişsiniz’ diyorlar. Hepsi hayretlerini gizlemiyor çok şaşırıyorlar.Özellikle belediyecilik hizmetlerini çok beğeniyorlar. Kentlerin düzeni, yolların düzeni, parklar, bahçeler, yeni yapılan otellerin kalitesi onları çok etkiliyor. Bu gün kaldıkları otel mesela yaşanamaz diye terk edilmiş bir yermiş ve restore edilerek turizme kazandırılmış. Otantik bir şekilde, eskiye saygı duyularak yapılmış. Bunlar onlar için çok cazip geliyor. Hatta yanımızda Avrupa’nın Aliminyum fabrikasının sahibi de var. Kendisi burası için ’Rüya gibi bir yermiş. Burayı nasıl daha önce bilmiyorduk’ diyor. Memleketimizin zenginliklerinin duyulması bakımından da, tanıtılması bakımından da bu geziler çok faydalı oluyor. Türkiye’nin nereye geldiği, ne kadar geliştiği onlar yakından görülüyor. Onun için faydalı buluyorum" diye konuştu.

"KOMŞULARLA TURİZM GELİŞİR"

Turizmin ekonomik yanı kadar ülkenin itibarı konusunda da katkı sağlayan bir sektör olduğunu kaydeden TÜRSAB Başkanı Ulusoy ise şöyle konuştu: " Özellikle Kapadokya bölgesi kültürel zenginlik bakımından, doğal güzellik bakımından, sportif faaliyetler, mutfak bakımından en önemli yöremiz. Burada komşu ülkeler ile yapmış olduğumuz çalışmalarda iki ülke arasındaki turizm trafiğini geliştirmek istiyoruz. Atina’daki Büyükelçimizin göstermiş olduğu gayret ile önemli şahsiyetlerin katıldığı bir gezi düzenlendi. Türkiye bir açık hava müzesi. İnsanıyla, tarihiyle, mekanlarıyla, mutfağı ile, geleneksel sanatlarıyla, folkloruyla mükemmel bir gezi imkanı sunmaya çalışıyoruz. Gayet güzel bir ağırlama oldu. Turizm komşuyla başlıyor ve gelişiyor. Yalnız Yunanistan Türkiye ilişkileri değil Çin’den Yunanistan’a, Yunanistan’dan Türkiye’ye, Japonya’dan Türkiye’ye, Türkiye’den Yunanistan’a. Bu üçlü destinasyonu kurmaya çalışıyoruz. Ortak çalışmalar yapmaya çalışıyoruz. Her gün de artan bir trafik ile bu gelişiyor. 2015 yılında Yunanistan’dan bize gelecek olan turist sayısı 1 milyon bizden gidecek olan turist sayısı ise 1 milyon 200 bin. Hem oradaki mutfak bizim damak tadımıza uygun hem de buradaki mutfak Yunanlıların damak tadına uygun. THY yapmış olduğu çalışmaları da gayet başarılı bir şekilde devam ediyor. Ülkemizin güzelliklerini, özellikle de bu yöreyi tanıtmaya çalışıyoruz. Gelişen müzecilik anlayışını sergilemeye çalışıyoruz. Çağıran, karşılayan, ağırlayan müze anlayışını da kendilerine izah etmeye çalışıyoruz. Turizm dostlarda, komşularda başlıyor. Komşularda bir hadise olduğu zaman bizi üzüyor. Örneğin Mısır, Lübnan, Tunus, Irak ve Suriye’deki hadiseler bizi üzüyor. Biz turizm faaliyetlerimizi komşularımız ile geliştirmeye gayret ediyoruz."

CİHAN

Yorumlar