"Yasa çıktı, dershaneciler dev sorunlara karşı yalnız bırakıldı"
Dershanelerin kapatılmasına imkan tanıyan Milli Eğitim Temel Kanunu'ndaki değişikler dershanecilerin sorunlarına çözüm olmadı.
Dershanelerin kapatılmasına imkan tanıyan Milli Eğitim Temel
Kanunu'ndaki değişikler dershanecilerin sorunlarına çözüm olmadı.
Yasanın mevcut haliyle verilen sözleri ve beklentileri
karşılamadığını ifade eden dershane sahipleri, kamuda istihdamdan
tazminatlara, marka değerlerinden kira, vergi, prim borçlarına
kadar dev sorunların kendilerini beklediğini ifade etti.
Dershaneciler özel okula dönüşümün teşvikinin ise sadece temenniden
ibaret kaldığını belirtti.
Antalya'daki özel dershane sahipleri, Milli Eğitim Temel
Kanunu'ndaki değişiklikleri değerlendirmek için Antalya Ticaret ve
Sanayi Odası'nda bir araya geldi. Antalya Özel Dershaneler Birliği
Sözcüsü Ferhat Yıldız, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yasayı
onaylaması ile dershanelerin kapatılma sürecinin resmen başladığını
söyledi. Yasanın eksiklerle dolu olduğunu, verilen sözleri
karşılamadığını ve dershanecilerin sorunlarına çözüm getirmediğini
kaydeden Yıldız, "Kabul edilen bu kanuna göre 1 Eylül 2015
tarihinde Türkiye'deki dershanelerin tümü, yani 3 bin 800 tane iş
yeri kapatılacak, 100 binin üstünde kişi işsiz kalacaktır." dedi.
Dershanelerin bir 'dayatma' sonucu kapatılmasının geride gözü yaşlı
binlerce eğitim emekçisi bıraktığını belirten Yıldız, "Yılların
eğitim ve kültürel birikimi bir gecede kanun zoru ile heba
edilmiştir. Bu süreç on binlerce eğitim çalışanını maddi manevi
yıpratmıştır. Verilen sözlerin hemen hemen hiçbirisi
tutulmamıştır." diye konuştu.
Kanunun verilen sözlerin yeri getirmekten ve dershaneciye umut
olmaktan uzak olduğunu işaret eden Ferhat Yıldız, yasayla ilgili
değerlendirmelerini 10 maddede topladı. Kanuna göre kamuda istihdam
edilecek öğretmen sayısının 4 bin 800 kişi ile sınırlı kalacağını
kaydeden Yıldız, gerisinin ise işsiz kalacağını söyledi. Yasanın
dershanelerin yıllar içinde oluşturduğu milyonlarca liralık marka
değerlerine ilişkin bir hüküm içermediğini anlatan Yıldız, cevap
aradıkları sorunları şu şekilde sorulaştırdı:
"Dershanelerde çalışan tüm personelin tazminatlarını kim
ödeyecektir?
Dershanelerin vergi, sigorta, kredi borçları ne olacaktır?
Dershanelerin üçüncü şahıslara olan borcunu kim, nasıl
ödeyecektir?
Özel okul destekleri ne olacak, öğrenci başına verilecek teşvikler
hayal mi oldu?"
Dershanelerin dönüşümüyle ilgili yasada hiçbir teşvik yer
almadığının altını çizen Yıldız, şöyle konuştu: "Sadece temenniden
ibaret kalmıştır ve her şeyin yönetmeliklerle belirleneceği
belirtilmiştir. Bu yönetmelikler hazırlanırken sektör
temsilcilerinin görüşleri alınacak mıdır?"
"DEVLET TEFTİŞLE DERSHANELERİ İTİBARSIZLAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR"
MEB müfettişlerinin son günlerde dershanelere ve özel okullara
yönelik teftişlerinin ise 'şık' olmadığını vurgulayan Yıldız, konu
hakkında şunları söyledi: "Bu durumdan tüm veli ve öğrencilerimiz
rahatsız olmuştur. Aynı uygulama devlete, aynı uygulama devlete
bağlı milli eğitim okullarında yapılmamıştır, böylelikle
dershaneler ve özel okullar toplum gözünde itibarsızlaştırılmaya
çalışılmıştır. Öğretmenlerimiz ve çalışanlarımız zan altında
bırakılmaktadır. Varsa suçlunun, bulunup direkt cezalandırılması
gerekirken tüm dershanelerin baskı altına alınması, öğrencilerin
sınıftan çıkarılması, 12-13 yaşındaki çocukların sorgulanması TC
numaralarının alınması bazı endişeleri de beraberinde
getirmektedir. Burada huzurlarınızda açıklamak istiyoruz;
dershaneler siyasi kurumlar değildir, sadece eğitim kurumlarıdır,
hiçbir öğrencimize karşı siyasi bir yaklaşımımız olamaz. Özellikle
bu hafta sonu sınava girecek YGS öğrencilerinin psikolojisini
olumsuz etkilediklerine şahit olduk."
"ÖSYM ACİZ Mİ, BİZ YILDA 40 KERE YAPIYORUZ O SINAVI"
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Ali Demir'in bu
yıl YGS sorularının açıklanmayacağına ilişkin açıklamasına da
değinen Ferhat Yıldız, "Soruların verilmemesine, bazı soruların
ileride tekrar küçük değişikliklerle kullanılacağı gerekçe
gösterildi. Halbuki biz dershaneciler öğrencilerimize yılda en az
40 deneme sınavı yapmaktayız ve her yıl yepyeni sorular
hazırlıyoruz. ÖSYM eğer soru sıkıntısı çekiyorsa biz
dershanecilerin deneyimlerinden yararlanarak soru desteği alabilir.
Önemli olan adil bir ölçüm yapmak ise buna katkı koymaya hazırız.
ÖSYM’nin yılda bir sınavı bile hazırlamaktan acizmiş izlenimi
vermesi öğrenci, öğretmen ve velilerde derin bir şüphe ve endişe
uyandırmıştır." diye konuştu.
"HİZMETE DÜŞMANLIĞINDAN KAPATIYOR"
FEM Körfez Dershaneleri Genel Müdürü Rahmi Dakak ise dershaneleri
kapatma gerekçesinin Başbakan'ın Hizmet Hareketi'ne beslediği
olumsuz tutum olduğunu son olayların tüm çıplaklığıyla ortaya
koyduğunu söyledi. Dershanelerin yüzde 85'ini Hizmet Hareketi'nin
dışında kalanların oluşturduğuna değinen Dakak, "Burada bulunan
insanların her birisi eğitime 30 yılını vermiş, markalar
oluşturmuş, hayatını vermiş, bu saatten sonra da başka iş yapma
imkanı olmayan değerli eğitimciler. Her birisine madalya takılması
gerekirken, ödüllendirilmesi gerekirken rantçı olarak
değerlendirildi. Biz Hizmet Hareketi'ne gönül vermişler olarak
bundan vicdan azabı çekiyoruz." ifadesini kullandı.
Başbakan, Hizmet Hareketi'ne mensup insanların eğitim, dershane,
okul gibi işlerle uğraşmasını istemediğini baştan söylemiş olsa
"Bizler demokratik hakkımızı kullanarak belki bu işlerden
çekilebilirdik. Çünkü kurunun yanında yaşı da yakmıştır."
değerlendirmesinde bulunan Dakak, "Buradan şu çağrıyı yapıyoruz.
Başbakan, Hizmet Hareketi'yle olan sorunlarına bu sektörün
dışındaki diğer masum insanları kurban etmesin. Onların
ekmekleriyle oynamasın. Bizleri kapatsın ama günahsız binlerce
insanın kutsal saydığı ekmeğiyle, emeğiyle oynamasın. Onların yaşam
hakkıyla oynamasın." çağrısında bulundu.
"2 YIL SONRA VELİLER AYAKLANACAK"
Hakkında büyük tartışmalar yapılırken hiç kimsenin dershanelerin
iyi eğitim yapmadığı ya da çocuklara kötü alışkanlıklar
kazandırdığını iddia bile edemediğine dikkat çeken Güneş Dershanesi
sahibi Mustafa Koç da düşüncelerini şu sözlerle dile getirdi:
"Sınavlar varken dershanelerin kapatılacak olması iki sene içinde
çok ciddi şekilde gündeme gelecek, veliler dershanelerimizi
istiyoruz diye sokağa dökülecekler. Bu olayların çözümü
dershanelerin kapatılması değil. Dershanelerdeki hizmetin
karşılığını okullarda veremezsiniz. Verseniz zaten dershaneye
ihtiyaç olmaz." Koç, 'dershaneler kapatılacak' laflarından sonra
öğrencilerde motivasyon kalmadığını sözlerine ekledi. CİHAN
Yorumlar