Yargıtay, uyuşturucu kullanan sanığa tedavi kararı verilmemesini yanlış buldu
'Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak' suçundan yargılanan sanık hakkında ceza ve denetimli serbestlik tedbiri seçeneğine hüküm kuran yerel mahkemenin kararı, Yargıtay’dan döndü.
'Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak'
suçundan yargılanan sanık hakkında ceza ve denetimli serbestlik
tedbiri seçeneğine hüküm kuran yerel mahkemenin kararı,
Yargıtay’dan döndü. Yargıtay 10. Ceza Dairesi, tedaviye de
hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi sebebiyle yerel mahkemenin
kararını bozdu.
Bolu’da, 2007 yılında güvenlik güçlerince düzenlenen uyuşturucu
operasyonu sonrası başlatılan soruşturma kapsamında, hakkında Bolu
1. Sulh Ceza Mahkemesi’nde 'Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı
madde satın almak' suçundan dava açılan sanıklar hakkında, ceza ve
denetimli serbestlik tedbiri seçeneğine göre mahkumiyet kararı
verildi. Sanıklar tarafından temyiz edilen dava dosyasını inceleyen
Yargıtay 10. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu.
Yargıtay kararında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191.
maddesinde, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmış sanık hakkında,
birinci fıkraya göre cezaya hükmedilmeden ikinci fıkra gereğince
sadece tedavi ve denetimli serbestlik kararı verilebileceği gibi,
altıncı fıkra yollaması uyarınca birinci fıkradaki ceza ile
birlikte ikinci fıkradaki tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine
de hükmedilebileceği öngörüldüğü hatırlatıldı. Yargıtay, kararında
şu ifadelere yer verildi: "Uyuşturucu madde kullanmış olan sanık
hakkında, belirtilen iki seçenekten biri uygulanırken, yasal
gerekçe gösterilmesi, gerekçenin somut olgulara ve davranışlarına
bağlı olarak sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin
gereklerine uyup uymayacağının değerlendirilmesine dayanması
gerekmektedir. Uyuşturucu madde kullanan sanık hakkında, hangi
seçenek kabul edilirse edilsin, tedavi ve denetimli serbestlik
tedbirine hükmolunması zorunlu olup, bunların uygulanıp
uygulanmaması yönünden mahkemeye takdir hakkı tanınmamıştır. Somut
olayda, uyuşturucu madde kullanmış olan sanıklar hakkında; yeterli
ve yasal gerekçe gösterilmeden, ceza ve denetimli serbestlik
tedbiri seçeneğine göre hüküm kurulması, tedaviye de hükmedilmesi
gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırı, sanıkların temyiz
itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin bozulmasına oy
birliğiyle karar verildi."
CEZA VERİLDİ AMA TEDAVİ KARARI DA VERİLMELİ
Öte yandan, Hatay 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde ‘Kullanmak için
uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak’ suçundan
yargılanan sanık hakkında verilen karar da Yargıtay 10. Ceza
Dairesi tarafından bozuldu. Kararda, "Sanık hakkında başka bir
fiilinden dolayı açılan başka bir dava sonucu tedavi ve denetimli
serbestlik tedbiri verildiği gerekçesiyle, sadece hapis cezasına
hükmolunması ve ceza seçeneği uygulandığı halde, yasal olmayan
gerekçeye dayanılarak tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine
karar verilmemesi yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu
nedenle yerinde olduğundan, hükmün bozulmasına oy birliğiyle karar
verildi." denildi.
CİHAN
Yorumlar