'Yargı, yürütme, Meclis anayasal sınırlar içerisinde kalmak zorundadır'

Emekli askeri hâkim Faik Tarımcıoğlu, Türkiye'de yaşanan krizden, 'Gerçekten evrensel hukuk prensipleri, insan hakları, Anayasa'nın çizdiği çerçeve, Anayasa Mahkemesi'nin bu çerçeveler içerisinde verdiği içtihatlarla' çıkılabileceğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol
'Yargı, yürütme, Meclis anayasal sınırlar içerisinde kalmak zorundadır'

Emekli askeri hâkim Faik Tarımcıoğlu, Türkiye'de yaşanan krizden, 'Gerçekten evrensel hukuk prensipleri, insan hakları, Anayasa'nın çizdiği çerçeve, Anayasa Mahkemesi'nin bu çerçeveler içerisinde verdiği içtihatlarla' çıkılabileceğini söyledi.

Tarımcıoğlu, bunun bir demokrasi terbiyesi olduğunu ve kolay olmadığını ifade ederek, "Yıllardır büyük sıkıntılar çekiyoruz, iki ileri bir geri gidiyoruz. Sıkıntıların özü bu prensipleri benimsememek, umursamamak, yeteri kadar zaman-emek-çaba göstermemek, 'ben yaptım oldu demek'tir." dedi. Tarımcıoğlu, kuvvetler ayrılığının yargı, yürütme, Meclis'in anayasal sınırlar içerisinde kalması olduğunu kaydetti.

Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) konuşan Tarımcıoğlu, gündeme ilişkin gelişmeleri değerlendirdi. Adli Kolluk Yönetmeliği'ndeki değişikliğin yürütmesinin durdurulmasıyla ilgili Danıştay'ın ilkesel bir karar verdiğini dile getiren Tarımcıoğlu, şimdiye kadar bu işin hep yönetmelikle geldiğini belirterek, Danıştay'ın bunun bir kanun mevzuu olduğunu söylediğini ve farklı bir yorum getirdiğini kaydetti. Tarımcıoğlu, bunun tartışılabileceğini ve genel bir yorum getirmesinin de aykırı bir durum olmadığını vurguladı.

Gizlilik meselesine riayet edip etmeme konusunda sıkıntılar olduğunun görüldüğünü dile getiren Tarımcıoğlu, bunun insan hakları ihlalini getireceğine dikkat çekti. Tarımcıoğlu, bunun masumiyet karinesine de aykırı olduğunu söyledi. Polisin verilen emri yerine getirmemesi konusunda ise Tarımcıoğlu, "Gerçekten getirmemiş ise doğru bir şey değil. Önümüze koyduğumuz zaman suç teşkil edebilecek bir fiile sebebiyet verebilir. Ama yine genel konuşmamak lazım. Meselenin sadece basına yansıdığı biçimiyle bakıyoruz ve yorumumuzu öyle yapıyoruz. Asıl problem burda." diye ifade etti. Tarımcıoğlu, gerçekten adli kolluktan doğan ihtiyacı karşılayacak biçimde bir kanun yapılırsa demokratikleşme yolunda bir mesafenin alınabileceğini kaydettti.

Başsavcılık makamının genel yetkilerinin de bir sıkıntı olduğunu dile getiren Tarımcıoğlu, bunun da esaslı bir şekilde ele alınıp incelenmesi gerektiğini vurguladı. Tarımcıoğlu, başsavcılığın bir dosyayı tebliğ ettiği zaman hangi kriterlere bakacağı, dosyayı nasıl alacağının kanunla belirtilmesinin daha iyi olacağını söyledi.

Siyasetin yargıya müdahalesi konusunda ise Tarımcıoğlu, yargıya müdahalenin öteden beri söylendiğini ama yargının da kendine çeki düzen vermesi gerektiğini belirtti. Yargının da bir sürü defoları bulunduğunu savunan Tarımcıoğlu, şöyle devam etti: "Yargı Anayasal sınırlar içerisinde, yürütme Anayasal sınırlar içerisinde, Mecliste aynı şekilde herşeye muktedir anlamında olmaz yine Anayasal sınırlar içerisinde hukukun üstünlüğünün gösterdiği sınırlar içerisinde kalmak zorundadır. Kuvvetler ayrılığı da budur zaten. Yoksa yargı, idarenin her şeyine maydanoz olacak, onu idare edecek; idare de her şekilde yargının bütün ona hakim olacak biçimde bir yol çizemez. Meclis de çizemez. Meclis'in getirdiği kanunlar da hukukun üstünlüğüne, Anayasa'nın genel prensiplerine, Avrupa mevzuatlarına uymak zorundadır. Bunlar kaçırılınca, ipin ucu kaçırılınca hep kaos olur. Yargı yargısını, yürütme yürütmesini, yasama yasamasını bilecek."

Yaşanan krizden ise 'Gerçekten evrensel hukuk prensipleri, insan hakları, Anayasa'nın çizdiği çerçeve, Anayasa Mahkemesi'nin bu çerçeveler içerisinde verdiği içtihatlarla' çıkılabileceğini belirten Tarımcıoğlu, bunun bir demokrasi terbiyesi olduğunu ve kolay olmadığını vurguladı. "Yıllardır büyük sıkıntılar çekiyoruz, iki ileri bir geri gidiyoruz." diyen Tarımcıoğlu, sıkıntıların özünün bu prensipleri benimsememek, umursamamak, yeteri kadar zaman-emek-çaba göstermemek, 'ben yaptım oldu demek' olduğunun altını çizdi. Tarımcıoğlu, bütün bunlar üst üste konulduğu zaman kaotik durumların meydana geldiğine dikkat çekti.


CİHAN

Yorumlar