"Yabancı dil eğitimine 6-7 yaşında başlamak lazım"

Uludağ Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Şeref Kara, çocuklara 6-7 yaşından itibaren mutlaka ikinci bir dil öğretilmesi gerektiğini söyledi. Kara, "Eskiden erken yaşta başlamanın ana dile zarar vereceği endişesi...

Google Haberlere Abone ol
"Yabancı dil eğitimine 6-7 yaşında başlamak lazım"

Uludağ Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Şeref Kara, çocuklara 6-7 yaşından itibaren mutlaka ikinci bir dil öğretilmesi gerektiğini söyledi. Kara, "Eskiden erken yaşta başlamanın ana dile zarar vereceği endişesi yaşanıyordu. Bilimsel çalışmalar göstermiştir ki; erken yaşta başlayan çocuklar özellikle telaffuz anlamında çok başarılı performans gösteriyor." dedi.

Yabancı dil öğretimi konusunda açıklamada bulunan Prof. Dr. Şeref Kara, dil öğrenilmesinde çok para harcanmasına rağmen hedefe ulaşılamamasından yakındı. Prof. Dr. Kara, "Dolayısıyla yeni yöntemler deneyerek çocuklarımızın yetişkin hale geldiklerinde İngilizceyi konuşabilen bireyler olmalarını hedefliyoruz." dedi.

Türkiye’de yabancı dil öğretiminde başarının erken yaşta başlamaktan geçtiğini kaydeden Prof. Dr. Şeref Kara, şunları söyledi: "Başarının anahtarı erken yaşta başlamaktan geçiyor. Yani çocuklarımıza henüz 6-7 yaşlarında ikinci bir dili İngilizceyi öğretmek için çaba göstermeliyiz. Eskiden olan kanaat erken yaşta başlamanın ana dile zarar vereceği endişesinden kaynaklanıyor. Oysa bilimsel çalışmalar göstermiştir ki; erken yaşta başlayan çocuklar özellikle telaffuz anlamında çok başarılı performans gösteriyor. Milli eğitimin de buna yönelik çabaları var. Çocuklarımıza 6-7 yaşında İngilizce etkinliği şeklinde yabancı dil öğretmeye başlarsak ileride bunun verimini toplayacağımıza inanıyorum. Elbette ülkemiz İngilizce anlamında belirli bir noktaya gelmiştir, ama gelecek nesillerin kendi yaşıtları ile yarışabilmeleri için, iyi düzeyde İngilizce bilmeleri bilime ve sanata ulaşmaları anlamında çok büyük önem taşıyor."

"LİSEYİ BİTİRİP İNGİLİZCE İKİ LAF EDEMİYORUZ"

UÜ Eğitim Fakültesi Yabancı Diller Eğitimi Bölümü İngiliz Dili Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Esim Gürsoy da, dil eğitiminde sınıf içi uygulamaların hem ilköğretim, hem de ota öğretim seviyesinde çok önemli olduğunu belirtti. Özellikle küçük yaşlarda yabancı dil öğretiminin nasıl olması gerektiği ve nelere dikkat edilmesinin çok önemli olduğunu belirten Doç. Dr. Esin Gürsoy, şöyle konuştu: "Türkiye’de en büyük sorun kişilerin liseyi bitirdiği halde iki çift lafla kendini ifade edemiyordu. Genellikle öğretmen, öğrenci ve velilerde bundan yakınıyordu. Aslında bu yeni müfredat biraz bu açığı gidermeye yönelik oldu. Bence iyiye doğru bir gidiş var. Çünkü ilköğretim seviyesinde tamamen konuşma ve dinleme ağırlıklı bir müfredatımız var. Konuşma ve dinleme birinci beceri olarak öne çıkıyor, okuma ve yazma ikinci beceri olarak onları takviye edecek şekilde geliyor. Çocuklara yabancı dil öğretimi ikinci sınıfa kadar indi, daha önce dördüncü sınıfta başlıyordu. İkinci sınıfa sadece inmekle kalmadı, eğitime başlama yaşı da düştüğü için 6,5 yaşından itibaren biz dil öğretimi vermeye başlayacağız. Bu çok ciddi bir şey ve uzun bir süre aslında, bunda başarılı olmak için gündemi takip etmek lazım."

Türkiye’nin bu girişiminin dünya ile paralel olduğunu anlatan Gürsoy, Avrupa Birliği ve Asya ülkelerinde anaokulundan itibaren yabancı dil öğretiminin zorunlu olduğunu söyledi. Eğitim yaşının düşmesinin uzmanlık gerektirdiğinin altını çizen Doç. Dr. Esim Gürsoy, sözlerini şöyle tamamladı: "Ancak ilköğretimin bu kadar küçük yaşlara düşmesi ise bir uzmanlık alanı. Üniversitelerin bu açığı öğretmen eğitimini ile kapatması lazım. Milli eğitimin hizmet içi eğitimlerle öğretmenleri bu açıdan takviye etmesi lazım. Müfredatın kağıt üzerinde çokta güzel şeyler yazması pek bir şey ifade etmiyor. Bizlerin bunu nasıl algıladığımız ve nasıl uygulamaya geçirdiğimiz çok önemli."

CİHAN

Yorumlar