Veli Küçük, Başbuğ kararı örnek gösterilerek tahliye edilmiş

Ergenekon davasında iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan ancak dün tahliye edilen emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün tahliyesine İlker Başbuğ kararı örnek olarak gösterildi.

Tutukluluk süresini 5 yıla indiren yasanın yürürlüğe girmesinin ardından birçok Ergenekon sanığı tahliye talebinde bulundu. Bunlardan biri de iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Veli Küçük. Ancak Küçük'ün tahliye talebi İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından pazartesi günü reddedildi. Talebi reddeden mahkeme, Küçük'ün hüküm tarihine kadar 67 ay 8 gün tutuklu kaldığını belirtti. Silivri 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nden aldığı hapis cezası olduğunu belirten mahkeme, bu nedenle Küçük’ün Ergenekon davası kapsamında 5 yıl tutuklu kalmadığını belirtti. İlker Başbuğ kararına da değinen mahkeme, Başbuğ'un başvurusunun bireysel başvuru niteliğinde olduğunu ve diğer sanıkları bağlamayacağını belirtti.

Bunun üzerine Küçük'ün avukatı bu karara itiraz etti. İtirazı bir üst mahkeme olan İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi değerlendirdi. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Veli Küçük'ün 26 Ocak 2008'de tutuklandığını hatırlatarak Silivri 1. Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki davadan 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası aldığını ifade etti. Yapılan yasal değişiklikle özel yetkili mahkemelerin kaldırıldığına vurgu yapan İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, bu tarihten itibaren devam eden dosyaların yetkili ve görevli mahkemelere devredileceğini kaydetti. Mahkeme, "Kanunun amacı ve içeriği göz önüne alındığında koruma tedbirleri hakkında nöbetçi ağır ceza mahkemesi tarafından mahkememize tevzi edilen koruma tedbirlerine ilişkin olarak mahkememizin görevli olduğu anlaşılmaktadır." dedi.

Anayasa Mahkemesi'nin İlker Başbuğ ile ilgili kararına da yer veren İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, "Her ne kadar Anayasa Mahkemesi'nin kararı aynı dosyanın bir başka sanığının bireysel başvurusu üzerine verilmiş ise de aynı davada yargılanan ve benzer durumda olan sanıklar hakkında da bu karardaki gerekçelerin bulunduğu kabul edilmelidir." ifadelerini kullandı.

Mahkeme tahliye kararında, "Anayasa Mahkemesi'nin kararındaki gerekçeler, sanıkların sabit ikametgah sahibi oluşu, delillerin toplandığı ve değerlendirildiği, bir tedbir olan tutuklamanın amaçlarının karşılandığı göz önüne alındığında itirazın kabulü ile sanıkların adli kontrol hükümleri uygulanmak suretiyle tahliyelerine karar verilmiştir." dedi.
CİHAN