Vali Ayyıldız: Rabbim Allah’ın Resulünü hayatımızdan eksik etmesin
Aydın’da Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen Kutlu Doğum programında konuşan Aydın Valisi Erol Ayyıldız, “Rabbim Allah’ın Resulünü hayatımızdan eksik etmesin.
Aydın’da Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen Kutlu Doğum
programında konuşan Aydın Valisi Erol Ayyıldız, “Rabbim Allah’ın
Resulünü hayatımızdan eksik etmesin.” dedi.
Hafız İshak Daniş’in ve Hafız Fatih Kaya’nın Kur’an-ı Kerim
tilavetiyle başlayan programda, mehter takımı da büyük ilgi gördü.
Programa katılanlara gülün hediye edildiği programın açılışında
konuşan Aydın Valisi Erol Ayyıldız, “Hamd ancak Allah’adır. Selam
O’nun Resulüne, yani en sevilene en çok sevilene. Bu ümmetin bir
nevi varlık sebebinin üzerine olsun. Rabbim inşallah Kutlu Doğum'un
bilinciyle bi hakkın görevine yerine getirerek, hayatına ve
yaşamına ışık ve kaynak teşkil ederek hayatını şekillendiren güzel
kullarında olmayı nasip etsin. Kutlu Doğum'un ne odluğunu bilerek
bunu hayatına geçirerek ve dolayısıyla sağa sola bakmadan hayatının
her zerresinde bunu yaşayarak topluma ışık tutan Aydınlılara
teşekkür ediyorum. İnşallah bunun bilinciyle bundan önceki ve
bundan sonraki hayatımızı gözden geçirerek biz ne kadar 'Sen
olmasaydın bu dünyayı yaratmazdım' sözüne muhatap O kişinin
ümmetine ne kadar layığız, bunun muhasebesini yaprak hayatına yön
veren bir ümmet bir nesil olmayı Cenab-ı Hak cümlemize nasip
eylesin. Bu şuurda ve bu bilinçte olarak Kutlu Doğum Haftalarını
kutlamayı, bunları senelere taşımayı bir nebze de olsa hayatımızda
değişiklik yapmayı Cenab-ı Hak bizlere nasip etsin. Rabbim Allah’ın
Resulünü hayatımızdan eksik etmesin.” dedi.
Bu yılki Kutlu Doğum konusunun 'Samimiyet' odluğunu belirten Aydın
Müftüsü Ömer Kocaoğul, İslam’a aşk, şevk ve samimiyetle girildiğini
söyledi. Müftü Ömer Kocaoğul, “Hocalarımız camilerde mescitlerde
veya beraber oduğumuz mescitlerde şöyle derler. Buyurun aşkla
şevkle samimiyetle 'Eşhedu en lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne
Muhammeden Abdühü ve Resülühü' derler. Aşk, şevk ve samimiyetle
girilir İslam’a, aşkla samimiyetle tazelenir İslam ile bağımız.
Müslümanlık bu samimiyetin sürekli yaşanma halidir. Allah’ım beni
sana ulaştırmayan bu dini bu inancı ben ateşe atar da yakarım
diyor. Kim diyor bunu, bu söz Hz. Mevlana’ya aittir. İnsanı Allah’a
ulaştırmayan din nasıl bir dindir. İçinde aşk ve samimiyet olmayan
bir dindir. Allah’a giden yolda pusu kurarak dini içinden yıkan,
insanı onursuzluğa mahkum eden, ömür sermayesini boşa harcatan
kahredici bela, samimiyetsizliktir. Riyadır. Riya zifiri bir
karanlıktır. Bu karanlığın katranlı gayyasına adıma atanlar yokluğa
tükenişe teslim olmuş insanlardır. Allah samimiyetsiz, benlik
taşıyan kişinin hiçbir amelini kabul etmez, ona acımaz ona cennet
yüzünü göstermez. Samimiyetsiz ibadet edenin ibadetinde Şeytan’ın
payı, Allah’ın payından daha fazladır. Gerçek secde samimiyetle
yapılan secdedir. Samimiyetle yapılan secde, secde edenle secde
edileni buluşturur. Alemlerin Rabbi tarafından alemlere bir rahmet
olarak, rahmet yağmuru olarak onun üzerine iner. Riyanın karıştığı
secde, secde edeni sahte ilahıyla buluşturur. Samimiyet, onsuz
kalınca onu özlemektir. Yanıp tutuşmaktır, yüreği yakmak demektir.
Bütün hücrede Allah ile olmak, onunla dolup taşmak demektir. Bir de
samimiyet kardeşler arasında olmalıdır. Kardeşler olması gereken en
temel unsurdur. Samimiyet birlik ve beraberliğimizin en temel
yoludur. Ümmet olabilmenin kaynağıdır. Dünyanın her neresinde
olursa olsun, rengi ırkı milliyeti cinsiyeti ne olursa olsun, tüm
Müslümanlar kardeştir ve kardeşler arasındaki en temel davranış
modeli samimiyettir. İncittiğin bir kimseden samimiyet, aldattığın
bir kimseden vefa, kendi ne suizanda bulunduğun kimsede de nasihat
bekleme. Onun için samimiyet, dinde samimiyet en önemli unsurdur.
Peygamberimizi anlamak için O’nun sevgisiyle, muhabbetiyle
gelenlere teşekkür ediyorum.” dedi.
Katılanlara seslenen Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr.
Hasan Kamil Yılmaz da, “Yolumuzu aydınlatan, bize Kur’an-ı getiren,
İslamiyet’i getiren samimiyeti öğreten, İhlâsı tanıtan ve bu konuda
model olan yol göstericimiz Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’ya selam
olsun. Bu sevgi hep gönül dünyamıza zenginlikler katmaktadır.
Allah’ın âlemlere rahmet olarak gönderdiği o şanlı Nebi’nin her
vasfı her özelliği her güzelliği Kur-an’ın ifadesiyle inananlara
modeldir. Din ve samimiyet konusunu Hz. Peygamber ekseninde
toplumumuzla paylaşalım ve bu konuyu yeniden kendimizi test ederek
kendimizi sınayarak hayatın mihverine koyalım istedik. Çünkü Allah,
buyuruyor ki “Siz inandık demekle iman ettik demekle
kurtulamazsınız. Hemen salıverilip bırakılmayacaksınız. Ne zamana
kadar, o söylediğiniz şeylerle test edilip imtihan olunup, o
imtihanda ve testte başarılı oluncaya kadar. Ancak o başarıdan
sonra Allah katında sizin söylediklerinizin hayata yansıdığının
görülmesinden sonra hem dünyevi hem de uhrevi saadeti hak
edeceksiniz. Ankebut suresinin 2. ayeti 'Yani siz sınanmadan test
olunmadan kurtulacağınız zannetmeyin' diyor Allah’u Teala bize.
Dolayısıyla din ve dini hayat samimiyettir diyen Allah Resulü (SAV)
aslında bize söz ile öz, söylem ile eylem arasındaki uygunluk
noktasına dikkat çekmekte ve bu konudaki testten geçtikten sonra
gerçek ve samimi Müslüman olma ünvanını hak edeceğimizi ifade
ediyor. Ashabıyla oturduğu bir mecliste Peygamberimiz (sas) 'Din
samimiyettir, din samimiyettir, din samimiyettir' deyince Ya
Rasulüllah neye karşı samimiyettir din sorusuna 'Beş şey sayıyor,
Efendimiz.' Allah’a, kitabına, yöneticilere karşı samimiyettir.
Peygamberine ve birbirlerine karşı inananların samimiyetidir.
Samimiyetin en ana noktası Allah ile olan samimiyettir.” CİHAN
Yorumlar