“Ülkenin geleceği Başbakan'ın iki dudağı arasına sıkıştırılmak isteniyor”

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Afyonkarahisar’da coşkuyla kutlandı. Çeşitli sendikalar ve siyasi partilerin katılımıyla Cumhuriyet Meydanı'nda yapılan kutlamalarda hükümetin seçimlerden sonra daha da saldırgan bir tavırla temel hak ve...

Google Haberlere Abone ol
“Ülkenin geleceği Başbakan'ın iki dudağı arasına sıkıştırılmak isteniyor”

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Afyonkarahisar’da coşkuyla kutlandı. Çeşitli sendikalar ve siyasi partilerin katılımıyla Cumhuriyet Meydanı'nda yapılan kutlamalarda hükümetin seçimlerden sonra daha da saldırgan bir tavırla temel hak ve özgürlükleri daraltıcı uygulamalara imza attığına dikkat çekildi.

Olaysız geçen kutlamalarda konuşma yapan KESK Afyonkarahisar İl Temsilcisi Hüdaverdi Kılınç, ülke insanlarının geleceğinin Başbakan'ın iki dudağının arasına sıkıştırılmak istendiğini söyledi. Kimseye dini, mezhebi, dili, kültürü ve cinsiyeti yüzünden ikinci sınıf insan muamelesi yapılamayacağını, yok sayılamayacağını belirten Kılınç, en insani ve en temek haklarını savunduklarında terörist damgası yemek, tutuklanmak istemediklerini anlattı. Kılınç, kamu kurumlarının şirket gibi yöneltildiğini ifade ederek, kamu hizmetlerinin piyasaya kar hesabın üzerinde peşkeş çekildiğini ifade etti.

Okulların yanlış idarecilerle doldurulurken eğitim müfredatının gerileştirildiğine dikkat çeken Kılınç, “Peş peşe çıkarılan torba yasalarla kazanılmış haklarımız birer birer alındı. Madenler ve elektrik santralleri başta olmak üzere geriye kalan birkaç kurum bile özelleştirilerek sermayeye peşkeş çekilmekte. Gelir dağılımı ve vergi adaletsizliğindeki uçurum her gün biraz daha büyüyor. 1 Mayıs 124’ncü kez kutlanıyor. Yoksullarla, işsizlerle, dışlananlarla, kamu emekçileriyle, aydınlarla, mühendislerle el eleyiz. İnsanca yaşamak onurluca yaşamak istiyoruz. Bu yüzden taşeron çalıştırmakla, özel istihdam bürolarıyla, esnek çalıştırmayla, sözleşmeli işçi uygulamalarıyla köle olmamaya direniyoruz.” dedi.

Kılınç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yüzden kıdem tazminatımıza, örgütlenme hakkımıza sahip çıkıyoruz. Bu yüzden siyaset yapma ve örgütlenme hakkımızın engellenmeye çalışılmasına karşı çıkıyoruz. Bizler insanca ve onurlu yaşmak istiyoruz. Bu yüzden ölümüne çalıştırılmaya, simit hesabıyla yapılan artışlara, pazarda alınan satılan meta muamelesi görmeye ‘hayır’ diyoruz. Biz namus kisvesiyle öldürülmek, sermayeye ucuz iş gücü olmak Uludere'de devletin bombasıyla Okmeydanı'nda devletin gaz fişeğiyle vurulup öldürülmek istemiyoruz. Acımızla alay edilmesini, seçim mitinglerinde hedef gösterilmeyi kabul etmiyoruz. Kar ve rant için derelerimizin kurutulmasına, toprağımızın zehirlenmesine, tarım arazilerimizin taş ocaklarına kurban edilmesine, alışveriş merkezi yapılacak diye mahallelerimizden sürülmeye artık ‘yeter’ diyoruz.” CİHAN

Yorumlar