Twitter davasında Başbakan'ın mağdur olarak ifade vermesi talep edildi

İzmir’de Gezi Parkı eylemleri sırasında tweet atarak halkı kanunlara uymamaya tahrik ettikleri iddiasıyla 3 yıla kadar hapis talebiyle açılan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mağdur olduğu 29 sanıklı dava başladı. İzmir 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanık avukatlarından Sabri Can Onur, Erdoğan'ın suçtan zarar görmesi halinde duruşmaya çağrılıp ifadesinin alınması talebinde bulundu. Sanık avukatlarından Eren İlhan Güney de iddianamede mağdur olarak Başbakan Erdoğan'ın göründüğünü ancak asıl mağdurların, sanıklar ve mahkeme salonunda bulunan sanık yakınları olduğunu söyledi. Bu sözler, mahkeme salonundaki seyirciler tarafından alkışlandı.

Dava, duruşma salonunun küçük olması sebebiyle İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görüldü. Duruşmada 20 sanık, sanık avukatları ve aileleri hazır bulundu. Avukatlar Özge Ünlütezcan ve Utku Tuan, Başbakan Erdoğan'ın, "Baş belası Twitter" açıklamasının ardından, cumhuriyet savcısı tarafından talimat dahi verilmeden bir emniyet amiri ve iki polis tarafından tespit tutanağı düzenlendiğini, saat 03.00 sıralarında rastgele bazı tweetler ve adresler takip edilerek dava açıldığını iddia etti. Bazı sanık avukatları da davada Erdoğan'ın mağdur gösterilmesinin doğru olmadığını savunarak, davaya katılma talebinin reddini talep etti. Soruşturmayı yapan kolluk kuvvetleri ve iddianameyi hazırlayan savcı hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyleyen avukatlar, savunma alınmadan sanıkların beraatine karar verilmesini istedi. Ayrıca müvekkillerinin cep telefonlarına el koyulmasına dair talep mahkeme tarafından reddedilmiş olmasına rağmen savcının, bu karara uymayıp el koyma kararı verdiğini belirterek, hukuka aykırı elde edilen delillerin dosyadan çıkarılmasını da talep etti. Av. Çağla Deniz Felamur, sanıkların tweetleri incelendiğinde, şiddet ve nefret içermediği halde Başbakan Erdoğan'ın söz konusu açıklamasının hemen ardından soruşturma başlatıldığını belirterek davanın hukuki temeli olmadığını, siyasi bir dava olduğunu iddia etti.

Avukatların dinlenmesinin ardından, duruşmaya katılan 20 tutuksuz sanığın ifadeleri alındı. Bazı sanıklar tweetleri yazdığını kabul ederken bazıları ise adreslerinin hacklendiğini iddia etti. Tutuksuz sanıklardan Gökçen G., olaydan bir hafta önce Facebook ve Twittter hesaplarının hacklendiğini söyledi. İddianamede yazılı tweetleri kendisi yazmadığı gibi Gezi olaylarına da katılmadığını belirtti. Sanık Irmak K. ise tweetlerin kendisi tarafından atıldığını kabul ederek, “Hiçbirinde şiddet ve nefret söylemi yoktur. Tamamen insani duygularla yazılmış mesajlardır.” dedi. Sanık İzel Ç., söz konusu tweetleri kendisinin attığını ifade ederek, “Ancak halkı galeyana getirme amacım yoktu. Ben o tarihte Kuşadası'nda bulunuyordum. İnternet üzerinde yapılan haberleri görünce, arkadaşlarım ve tanıdıklarım için tamamen insani duygularla söz konusu mesajları attım. Suçlamaları kabul etmiyorum.” şeklinde ifade verdi. Sanık Görkem Ö., hakkındaki suçlamayı reddederek, “Ben hukuk fakültesi öğrencisiyim, annem de avukattır. O gün onun bürosundaydım. Aslında tweette, 'Büroya gelin.' dedim ancak yanlışlıkla, 'Buraya gelin.' olarak geçmiş. Hiçbir şekilde şiddet ve nefret içeren söylemim olmadı.” şeklinde konuştu. Sanık Dilara A. da suçlamaları kabul etmeyerek, iddianamede kendisinin olduğu söylenen söz konusu Twitter adresi ve mesajların kendisine ait olmadığını söyledi. Sanıklardan Özgün E. ve Oğulcan B., haklarında kanundışı yollardan toplanan delilleri kabul etmediklerini belirtti. Sanık Egemen Ç., Twetter hesabının hacklendiğini, tanımadığı kişilerin, hesabını kullanarak söz konusu tweetleri yazdığını söyleyerek suçlamaları reddetti. Sanıklardan Ayben İ. ve Emine A. da kimseyi kışkırtma amaçları olmadığını belirterek suçlamaları kabul etmedi. Ayben İ., yazdığı tweetlerde ifade özgürlüğünü kullandığını da söyledi. Savunma yapan sanıkların tamamı, suçlamaları reddederek beraatlerini talep etti.

Duruşmanın sonunda Hakim Abdülkadir Certel, avukatların beraat talebinin reddine, ifadeleri alınan sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına karar verdi. Delillerin hukuka uygun elde edilip edilmediğinin ve dosyadan çıkarılma talepleri hakkında önümüzdeki celse karar verileceğini söyledi. Hakim Certel, sanık avukatlarının, mağdur olarak görünen Başbakan Erdoğan'ın soruşturma aşamasında alınan bir beyanı bulunmadığını, vekilinin de dosyada vekaletnamesinin olmadığını, vekilin beyanının alınması için yazılan talimatın dönüşünün beklenmesinden vazgeçilmesini talep ettiklerini belirterek, talimat cevabının dönüşünün beklenmesine, cevap geldiğinde davaya katılma konusunda gelecek celsede karar verilmesine hükmederek, duruşmayı 2014 Nisan ayına erteledi. CİHAN