Türkiye'nin ilk yatılı müzesinde öğrenciler tarihle yatıp tarihle kalkıyor
Türkiye'de bir ilk olma özelliği taşıyan müzede yatılı eğitim projesinde 3 yıl geride bırakılırken, binden fazla öğrenci bu süre içinde tarihle yatıp tarihle kalktı.
Türkiye'de bir ilk olma özelliği taşıyan müzede yatılı eğitim
projesinde 3 yıl geride bırakılırken, binden fazla öğrenci bu süre
içinde tarihle yatıp tarihle kalktı. Çorum Müzesi'nde valilik
tarafından başlatılan 'Herkes Müzeye' projesi kapsamında lise
öğrencileri müzeyi ziyaret etmekle kalmayıp, orada sabahlıyor.
'Herkes Müzeye' projesi kapsamında Çorum Müzesi'nde 1 gece yatılı
kalan öğrenciler, Hitit tarihini uzman eğitmenlerce verilen drama
eşliğinde 3 bin 500 yıl önceki yaşamdan kesitlere âdeta tanıklık
ediyor.
Uzman kişiler tarafından bilgilendirilen çocuklar, böylelikle
binlerce yıl öncesine adeta tanıklık etmiş oluyor. Helenistik,
Roma, Bizans dönemlerine ait sikkeler, seramikler, Hititlere ait
vazolar, meyvelikler ve Osmanlı'ya ait silahların sergilendiği
Çorum Müzesi'nde, içerideki eserlerden ziyade 3 yıl önce başlatılan
proje dikkatleri çekiyor.
Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı'ndan hibe desteğiyle hazırlanan
projeyle Türkiye'de ilk kez öğrenciler müzede yatılı kalarak
tarihle iç içe zaman geçiriyor. Müzenin bir bölümünde oluşturulan
yatakhane ve derslikler sayesinde öğrenciler, Hitit uygarlığı başta
olmak üzere birçok sanatsal faaliyeti de uygulamalı olarak görmüş
oluyor.
Müze Müdürü Dr. Önder İpek, 2011 yılında valilik ile ortak bir
proje yaparak Çorum Müzesi Eğitim ve Uygulama Merkezi'nin faaliyete
geçirildiğini ifade etti. Projedeki amaçlarını anlatan Aytaç,
‘’Bizim amacımız çocuklar, gençler ve yetişkinlere müze eğitimi
vermek. Tabi Türkiye’de ilk olma özelliği taşıdığı için daha sonra
bir yatılı eğitim fikri çıktı. Tabi bunun için de belirli bir bütçe
olması lazım, biz de Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı’na proje sunduk
ve kabul edildi. Biz de buraları yaptık. Gençlerimiz gündüz müzeyi
geziyor uzmanlar yardımıyla, daha sonra da çeşitli dramalar,
etkinlikler yapılıyor. Yatakhaneler Türkiye'de bir ilk.
Gençlerimiz, müze ziyareti sırasında eğitim atölyesinde takı
tasarımı, tablet yazma, çömlekçi çarkında kil ve çömlek yapma ve
Hitit evinde Hititlerin günlük yaşamlarını anlattığımız
uygulamalara katılıyor, Hitit döneminde tahılın nasıl öğütüldüğünü
birebir uygulamalarla öğreniyor.‘’ dedi.
HİTİTLERİN BİR GÜNÜNÜ YAŞIYORLAR
Müzede bulunan Hitit evinde ise öğrencilere Hititler’in bir gününün
anlatıldığına dikkat çeken Aytaç, o dönemde buğdayın nasıl
öğütüldüğünün anlatıldığını, çeşitli faaliyetleri göstermeye
çalıştıklarını kaydetti.
Çorum Müzesi uzmanlarından Hititolog Meral Yılmaz ise eğitim
atölyesi çalışmalarında kreşlerde eğitim gören çocuklardan
yetişkinlere kadar eğitim verildiğini aktardı. Eğitimler esnasında
arkeolojik motiflerin yapıldığını dile getiren Yılmaz, ‘’Kızlar
genelde takı tasarımına daha fazla ilgi gösteriyorlar. Bunda zaten
Hititler’e ait motifler kullanılıyor. ‘’
Projede son olarak müzede yatılı eğitime katılan ve müzede bir gece
konaklayan Çorum Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencileri oldu. Tarih
öğretmeni Salih Karaçalı, "Öğrencilerimiz burada kilden maket
yapmaya, kil üzerine kendi isimlerini Hititçe yazmaya kadar birçok
farklı etkinlik gerçekleştirecek.‘’ dedi.
'Servis Bugün Müze'den Kalkıyor' isimli proje yaptıklarını da
anlatan Karaçalı, proje kapsamında 150 öğrencinin müzede yatılı
eğitim göreceğini ifade etti. Tarihle iç içe daha kapsamlı eğitim
alındığını söyleyen Karaçalı, Türkiye’de bu projenin ilk olduğunun
altını çizdi.
Anadolu Öğretmen Lisesi 10'uncu sınıf öğrencisi Dilara Öztürk de
tarihi tanımaya ve öğrenmeye geldiklerini belirterek, daha önce
müzede bu kadar uzun süre vakit geçirmediğini ve heyecanlı olduğunu
söyledi.
Yine aynı okulun 9'uncu sınıf öğrencisi Hazal Kazancı da projede
ilk olarak müzeyi tanıma fırsatı bulduklarını ifade etti.
"Hititleri tanıdık ve böylece geçmişi tanımış olduk.’’ diyen
Kazancı, kendileri için oldukça değişik ve heyecanlı bir gün
olduğunu dile getirdi.
15 BİN ESERİYLE ANADOLU'NUN TOP KAPISI
Hititlerin diyarı olarak bilinen Çorum, 4 bin yıllık tarihi ile 8
medeniyete ev sahipliği yapan şehir olarak biliniyor. İç
Anadolu'nun gelişen illerinden biri olan şehir leblebisi ile
tanınıyor. Tarihi, Hititlere dayanan ilin müzesi de Topkapı
Sarayı'nı andırırken, müzede toplam 15 bin 136 adet eser
sergileniyor.
Ankara-Samsun yolunda levhalarla tarif edilen 'Çorum Müzesi'ni
gördünüz mü' tabelaları vatandaşları müzeye yönlendiriliyor. 98 yıl
önce hastane olarak planlanan ve 2003 yılında müze olarak
kullanılmaya başlanan bina, yapısal olarak da tarihi bir yapıya
sahip, arkeoloji salonunun yanı sıra müzede şehrin kültürünü
anlatan leblebi ve kahvehane salonları ile de vatandaşları
ağırlıyor. M.Ö. 6 binli yıllara dayanan eserler yine Çorum
Müzesi'nde sergileniyor. Alacahöyük, Şapinuva, Boğazköy, Resuloğlu,
Eskiyapar ören yerlerinde yapılan kazılarda elde edilen eserlerde
bu sayı her yıl artıyor. Müzede Hitit, Eski tunç medeniyetlerine
ait eserler sergileniyor.
Çorum'da 1834 yılından itibaren başlayan arkeolojik araştırmalar ve
devamında yapılan kazı çalışmaları, Anadolu'da var olan toplumların
yaşamlarına ışık tutmuş, bu toplumlardan Hititlerin büyük
uygarlığına başkentlik yapmış Hattuşaş ve yanı başındaki
Alacahöyük, Çorum'u dünyaya tanıtarak üne kavuşturdu.
Çorum'da yüzyıldır yapılan arkeolojik kazılar, ilin Hitit
Uygarlığı'nın merkezinde bulunması nedeniyle son yıllarda yerli ve
yabancılar tarafından yapılan araştırmalar yoğunlaşmış, bunun
sonucunda yeni arkeolojik kazı alanları açıldığı biliniyor. 2013
yılında kazı alanlarından elde edilen eser sayısı ise 400'ü aşkın
olduğu belirtiliyor. Turizm potansiyeli bulunan bu alanların yakın
zamanda gelecek talepler doğrultusunda turizm arzına
dönüştürülmesine çalışıldığı belirtiliyor.
CİHAN
Yorumlar