Türk Sağlık-Sen: Sağlıkçalışanları açısından 2013 hüsranla geçti
Türk Sağlık-Sen İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Ahmet Doğruyol, 500 bin sağlık çalışanı açısından 2013 yılının hüsranla geçtiğini söyledi.
Türk Sağlık-Sen İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Ahmet Doğruyol, 500
bin sağlık çalışanı açısından 2013 yılının hüsranla geçtiğini
söyledi. İlk sekiz ayda 7 bin 287 sağlık çalışanının şiddete
uğradığını aktaran Doğruyol, şiddetin son hızla devam ettiğini
vurguladı.
Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Doğruyol, "Bir yılı daha
geride bırakmak üzereyiz. Geçen bir yılın muhasebesini
yaptığımızda, sağlık çalışanları için hüsranla geçtiğini
söyleyebiliriz. Halbuki 2013 başında Sağlık Bakanı değişmiş ve yeni
bir bakan göreve başlamıştı. Biz de eski bakanın 11 yıllık sürede
sağlık çalışanlarının memnuniyetini arttırıcı bir çalışmaya imza
atmadığını belirtmiştik. Sağlık çalışanları açısından bu dönem
başarılı olarak geçmiş denemez, sayın bakan bu anlamda sınıfta
kalmıştır demiştik. Göreve gelen Sayın Bakanımız Mehmet
Müezzinoğlu’ndan, sağlık çalışanlarının memnuniyetini arttırıcı
çalışmalar yapmasını talep etmiş, bu yönde çalışmalara ağırlık
vermesini beklediğimizi söylemiştik. Maalesef aradan geçen bir
yılda sağlık çalışanları yine unutulmuş, memnun edecek ve
taleplerini karşılayacak düzenlemeler hayat bulmamıştır. Sayın
Bakan Müezzinoğlu da sağlık çalışanları için bir adım atmamıştır.
Halefle selefin bir farkının olmadığını göstermiştir." dedi.
Döner sermayedeki adaletsizliklerin devam ettiğini öne süren Türk
Sağlık-Sen Şube Başkanı Doğruyol, "Döner sermayelerin emekliliğe
yansıtılması talebi görmezden gelinmiştir. Bu sorunları çözmek
yerine 2013 yılında riskli birimlere kısmi süreli hizmet verenlerin
alınterleri, emekleri ellerinden alınmıştır. Hizmet verdikleri
sürelerde riskli birim katsayısından yararlandırılmaları
sonlandırılmıştır. Öğle tatili kullandırılmayan sağlık
çalışanlarının, bir saat fazla çalıştırılarak uğradıkları haksızlık
giderilmemiştir. Milletvekiline yıpranma payı verilirken sağlık
çalışanlarının hakkı olan yıpranma payı verilmemiştir. Görevde
yükselme sınavında barajı geçen ama atanmayan 2 bin 351 kişinin
feryadı, 21 bin hizmetlinin sesi duyulmamıştır. Hizmetlilerin
memurluk talepleri gözardı edilmiştir." şeklinde konuştu.
Şiddetin önüne geçilmesiyle ilgili caydırıcı düzenlemeler
yapılmadığını da savunan Ahmet Doğruyol, şunları kaydetti: "2013'ün
ilk sekiz ayında 7 bin 287 sağlık çalışanı şiddete uğramış ve
şiddet son hız devam etmiştir. Aile hekimleri ve aile sağlığı
çalışanlarının sorunlarına çözüm aramak yerine onlara, 'Nöbet
tutun' denmiştir. Binlerce sağlık çalışanı atama beklerken Yunan
doktorlar davet edilmiş, hastanelerde Kürtçe tercüman istihdamı
gibi kamuda ikinci dilin önünü açacak art niyetli açıklamalar
yapılmıştır. 2013’te gündeme gelen ve kamuoyunda tam gün olarak
bilinen torba yasada fırsat varken çözüm üretilmemiş, çalışanların
taleplerini gerçekleştirmeye yönelik adımlar atılmamıştır. Torba
yasada sadece 2011’de mağdur edilen ve maaşları ellerinden alınan
araştırmacılarla ilgili bir düzenleme yer almıştır. Bu da yeni bir
kazanım değil, iki yıllık eziyetin sona erdirilmesidir. Tüm
bunların üstüne malum sendikada, toplu sözleşmede hükümetin
önerdiğinden bile daha düşük bir zamma imza atarak sağlık
çalışanlarının toplu sözleşmeyi zararla kapatmasına neden
olmuşlardır. Yüzde 3+3 yerine yıllık 123 TL’ye evet diyenler
doktorların, bir yılda sosyal yardımlar da dahil olmak üzere sadece
yüzde 3,3, ebe, hemşire ve sağlık çalışanlarının ise yüzde 5,9 zam
almalarına neden olmuşlardır. Sabit ek ödeme, enflasyon farkı, aile
yardımı ve benzeri ücretlerde de 1,5 yıl zam yapılmamasına evet
diyerek bu zararı katmerli hale getirmişlerdir." CİHAN
Yorumlar