TGC Başkanı Olcayto: Bütün erkler tek elde toplanıyor

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Turgay Olcayto, gazetelerin sansüre uğradığını ifade ederek, “Yasalar değişse, uygulamalar değişmiyor.

Google Haberlere Abone ol
TGC Başkanı Olcayto: Bütün erkler tek elde toplanıyor

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Turgay Olcayto, gazetelerin sansüre uğradığını ifade ederek, “Yasalar değişse, uygulamalar değişmiyor. Yargıya güven her geçen gün azalıyor. Bütün erkler tek elde toplanıyor.” dedi. Cihan Haber Ajansı (Cihan) Genel Müdürü Abdülhamit Bilici ise “Bürokrasisiyle, siyasi iktidarıyla ve sendikasıyla Avrupa Birliği nasıl bir yol haritası çiziyorsa, medya konusunda da Avrupa Birliği müktesebatından faydalanılabilir.” diye konuştu.

TGC, gazete ve televizyonlardaki sorunları ele alan ‘Günümüz Koşullarında Gazetecilik’ başlıklı bir toplantı düzenledi. Toplantıya, gazetelerin genel yayın yönetmenleri, yazarlar, televizyon ve ajans temsilcileri katıldı. Toplantıda gazeteciliğin geldiği nokta, meslek sorunları ve sansür konuları işlendi. Toplantı başlamadan önce 2013 yılında gazetecilerin maruz kaldığı şiddet olayları ve sansür konuları anlatıldı.

Türkiye’nin zorlu bir süreçten geçtiğini belirten TGC Başkanı Turgay Olcayto, “Türkiye bütün erklerin tek elde toplandığı bir yola girdi. Bundan en çok zarar gören halk oluyor. Halk olup bitenden haberdar olamıyor. Çünkü gazeteler sansüre uğruyor. Gazeteciler pek çok haberi derine inmeden halletmeye çalışıyor. Militanca çalışan gazetecileri saymıyorum. Onlar birbirlerini hedef gösteren bir yayın sürdürüyorlar.” ifadelerini kullandı.

Hükümetin yasalarda iyileştirme yapacağını söylediğini ve 4 paketin çıkardığını aktaran Olcayto, “Ne ceza yasasında ne de ceza usulü yasasında ne de terörle mücadele yasasında bir iyileştirme olmadı. Yasalar değişse, uygulamalar değişmiyor. Yargıya güven her geçen gün azalıyor. Bütün erkler tek elde toplanıyor.” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bir gazeteciyi azarlaması ile ilgili de değerlendirmede bulunan Olcayto, “Aynı olay Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’da da yaşandı. Bülent Arınç bir gazeteciyi azarladı. Bu çok yapılıyor. Bu basına saygısızlık. Basın en gerekli organlardan biridir. Kendileri için de çok gereklidir. Eğer özgür basın olmazsa kendi haberleri de bülten şeklinde olur, o da inandırıcı olmaz.” şeklinde konuştu.

‘İKTİDAR, GAZETE VE TELEVİZYONLARA SAHİP OLMA ÇABASI İÇİNDE’

TGC Başkan Vekili Yazar Vahap Munyar, 36 yıllık meslek hayatında sıkı yönetim ve darbe dönemlerini de gördüğünü belirterek, “Darbe dönemlerinin sıkıntısı başka türlüydü. Ama burada hem adına demokratik dediğimiz bir sistem var hem de bazı yönleriyle darbe dönemlerinden beter diyebileceğimiz baskılar söz konusu. Hükümet, iktidar partisi bütün sisteme hakim olma çabası içerisinde. Gazetelere ve televizyonlara sahip olma ve yönetme çabası içerisinde. Bu kendileri açısından da tehlikeli bir şey. Çünkü eğer insanların gazını alacak bir takım ortamlar yaratmazsanız, o gaz başka türlü patladığı zaman ülkenin başına dert olur. İşte medyanın yaptığı budur.” dedi.

BİLİCİ: AB, MEDYA KONUSUNDA YOL HARİTASI OLABİLİR

Cihan Haber Ajansı Genel Müdürü Abdülhamit Bilici de içişleri bakanlığı yapan CHP’li Şükrü Kaya'nın, 'Her rejim kendine uygun vatandaş tipi aradığı gibi kendine uygun matbuat tipi de arar.' cümlesini hatırlattı. Bilici, “Bu cümle ülkemizde bazı şeylerin kolay kolay değişmediğini gösteriyor. Biraz da ümit kırıcı oluyor. Bu cümle meseleyi özetliyor. Rejimi kontrol edenler değişse de bu arayış devam ediyor.” ifadelerini kullandı. Türkiye’deki ana akım medyanın genel olarak Şükrü Kaya’nın sözüne yakın düştüğünü belirten Bilici, şunları söyledi: “Vatandaş ve gazeteci olarak Avrupa Birliği tecrübesini önemsiyorum. AB, bu konuda bir yol haritası olabilir. Bürokrasisiyle, siyasi iktidarıyla ve sendikasıyla AB nasıl bir yol haritası çiziyorsa medya konusunda AB müktesebatından faydalanılabilir. Süt üreticileri bile bundan yararlandı ama biz ilgilenmedik.”

Sosyal medyanın gün geçtikçe öneminin arttığına dikkat çeken Bilici, şöyle konuştu: “Birçok insan haber ihtiyacını medyadan değil de sosyal medyada karşılıyor. Bir haberin yayınlanıp yayınlanmayacağı tartışılırken, sosyal medyada bangır bangır haber yayınlanıyor ve insanlar haber ihtiyacını buradan alıyor. İşimizi demokrat normlar çerçevesinde yapmazsak meslek elden gidiyor. Gazetelerin trajları yürekler acısı. Haber ihtiyacı bir şekilde gideriliyor. Biz hak ettiğimiz kadar demokratik siyasete sahip olacağız." dedi.
CİHAN

Yorumlar