Temel hak ve hürriyetleri düzenleyen kanun Resmi Gazete'de
Temel Hak ve Hürriyetlerin Geliştirilmesi Amacıyla Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Resmi Gazete’nin bugün ki sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Temel Hak ve Hürriyetlerin Geliştirilmesi Amacıyla Çeşitli
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Resmi Gazete’nin
bugün ki sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
MADDE 1 – 26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel
Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 58 inci maddesinin
başlığı “Propaganda yayınlarına ilişkin yasaklar ve propagandada
kullanılacak dil:” şeklinde ve ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir. “Siyasi partiler ve adaylar tarafından yapılacak
her türlü propaganda, Türkçe’nin yanı sıra farklı dil ve lehçelerde
de yapılabilir.”
MADDE 2 – 22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler
Kanununun 15 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Siyasi
partiler, tüzüklerinde yer almak ve iki kişiden fazla olmamak
kaydıyla eş genel başkanlık sistemini uygulayabilirler. Eş genel
başkanlar, bu Kanunda genel başkan için öngörülen hükümlere
tabidir.”
MADDE 3 – 2820 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Siyasi partilerin ilçe
teşkilatı; ilçe kongresi, ilçe başkanı, ilçe yönetim kurulu ve
kurulmuş ise belde teşkilatından meydana gelir. Parti tüzüğünde
ilçe disiplin kurulu teşkili de öngörülebilir. Beldelerde teşkilat
kurulması zorunlu değildir.”
MADDE 4 – 2820 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesinin dördüncü ve
beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Bu madde
uyarınca yapılacak yardımlar sadece parti ihtiyaçları veya parti
çalışmalarında kullanılır. Milletvekili genel seçimlerinde toplam
geçerli oyların %3’ünden fazlasını alan siyasi partilere de Devlet
yardımı yapılır. Bu yardım en az Devlet yardımı alan siyasi
partinin ikinci fıkra gereğince almış olduğu yardım ve genel
seçimlerde aldığı toplam geçerli oy esas alınarak kazandıkları oyla
orantılı olarak yapılır. Bu fıkra uyarınca yapılacak yardım bir
milyon Türk Lirasından az olamaz. Bunun için her yıl Maliye
Bakanlığı bütçesine yeterli ödenek konulur.”
GÖSTERİ VE YÜRÜYÜŞ
MADDE 5 – 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri
Yürüyüşleri Kanununun 6 ncı maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri, tüm il ve ilçe
sınırları içerisinde aşağıdaki hükümlere uyulmak şartıyla her yerde
yapılabilir. İl ve ilçelerde toplantı ve gösteri yürüyüşü yer ve
güzergâhı, kamu düzenini ve genel asayişi bozmayacak ve
vatandaşların günlük yaşamını zorlaştırmayacak şekilde ve 22 nci
maddenin birinci fıkrasında sayılan sınırlamalara uyulması kaydıyla
Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan siyasi partilerin il
ve ilçe temsilcileri ile güzergâhın geçeceği ilçe ve il belediye
başkanlarının, en çok üyeye sahip üç sendikanın ve kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşlarının il ve ilçe temsilcilerinin
görüşleri alınarak mahallin en büyük mülki amiri tarafından
belirlenir. İl ve ilçenin büyüklüğü, gelişmişliği ve yerleşim
özellikleri dikkate alınarak birden fazla toplantı ve gösteri
yürüyüşü yer ve güzergâhı belirlenebilir. Belirlenen toplantı ve
gösteri yürüyüşü yer ve güzergâhı yerel gazeteler ile valilik ve
kaymakamlık internet sitelerinden ilan edilerek halka duyurulur.
Toplantı ve gösteri yürüyüşleri yer ve güzergâhı hakkında sonradan
yapılacak değişiklikler de aynı yöntemle yapılır. Bu değişiklikler
duyurudan on beş gün sonra geçerli olur. Birden fazla toplantı ve
gösteri yürüyüşü yer ve güzergâhının belirlendiği il ve ilçelerde
düzenleme kurulu, kamu düzenini ve genel asayişi bozmayacak ve
vatandaşların günlük yaşamını zorlaştırmayacak şekilde belirlenen
yer ve güzergâhlardan birisini tercih edebilir.”
AÇIK VE KAPALI YERLERDEKİ TOPLANTILARIN SAATİ
MADDE 6 – 2911 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin ikinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Açık yerlerdeki toplantılar
ile yürüyüşler güneş batmadan önce dağılacak şekilde, kapalı
yerlerdeki toplantılar ise saat 24.00’e kadar yapılabilir.”
MADDE 7 – 2911 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının
üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki
fıkra eklenmiştir. “Bu yükümlülüğün yerine getirildiğine dair
tutulan tutanak, düzenleme kurulu tarafından hazırlanarak yetkili
kolluk amirine teslim edilir.” “Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde
katılımcıların ve konuşmacıların ses ve görüntüleri kolluk
tarafından yapıldığı belli olacak şekilde kaydedilebilir. Elde
edilen kayıt ve görüntüler şüphelilerin ve suç delillerinin tespiti
dışında başka bir amaçla kullanılamaz.”
MADDE 8 – 2911 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasının
üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Toplantının
amacı dışına çıktığı veya düzen içinde gerçekleşmesini imkânsız
gördüğü takdirde kurul veya toplanamadığı takdirde kurul başkanı
dağılma kararı alır ve durumu derhâl yetkili kolluk amirine
bildirir.”
MADDE 9 – 2911 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının
(j) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “j) 12 nci madde
gereğince toplantının dağılmasına karar verilmesi hâlinde,”
MADDE 10 – 2911 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin birinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, ikinci fıkrasının üçüncü cümlesi
yürürlükten kaldırılmış ve üçüncü fıkrasında yer alan “(a) ve (b)
bentlerindeki” ibaresi “Birinci fıkrada düzenlenen” şeklinde
değiştirilmiştir. “Kanuna uygun olarak başlayan bir toplantı veya
gösteri yürüyüşü, daha sonra 23 üncü maddede belirtilen kanuna
aykırı durumlardan bir veya birkaçının vuku bulması sebebiyle,
Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü hâline dönüşürse:
a) Düzenleme kurulu veya kurul başkanı toplantı veya gösteri
yürüyüşünün sona erdiğini topluluğa ilan eder ve durumu derhâl
yetkili kolluk amirine bildirir.
b) Düzenleme kurulunun veya kurul başkanının bu görevi yerine
getirmemesi hâlinde, durum yetkili kolluk amiri tarafından mahallin
en büyük mülki amirine bildirilir. Mahallin en büyük mülki amiri
tarafından toplantının sona erdirilip erdirilmeyeceğine dair karar
alınır.
c) Mahallin en büyük mülki amiri, yazılı veya acele hâllerde
sonradan yazı ile teyit edilmek kaydıyla sözlü emirle, mahallin
güvenlik amirlerini veya bunlardan birini görevlendirerek olay
yerine gönderir.”
YABANCI DİL EĞİTİMİ VE FARKLI LEHÇELERİN ÖĞRENİLMESİ
MADDE 11 – 14/10/1983 tarihli ve 2923 sayılı Yabancı Dil Eğitimi ve
Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin
Öğrenilmesi Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının
(a) bendinde yer alan “625 sayılı” ibaresi yürürlükten kaldırılmış
ve aynı bende aşağıdaki cümleler eklenmiştir. “Ayrıca, Özel Öğretim
Kurumları Kanunu hükümlerine tabi olmak üzere, Türk vatandaşlarının
günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve
lehçelerle eğitim ve öğretim yapmak amacıyla, özel okul açılabilir.
Bu kurumlarda eğitimi ve öğretimi yapılacak dil ve lehçeler
Bakanlar Kurulu kararıyla tespit edilir. Bu kurumların açılmasına
ve denetimine ilişkin esas ve usuller, Millî Eğitim Bakanlığınca
çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 12 – 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 112
nci maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Eğitim ve öğretim hakkının engellenmesi
MADDE 112 – (1) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı
başka bir davranışla;
a) Devletçe kurulan veya kamu makamlarının verdiği izne dayalı
olarak yürütülen her türlü eğitim ve öğretim faaliyetlerine,
b) Kişinin eğitim ve öğretim hakkını kullanmasına,
c) Öğrencilerin toplu olarak oturdukları binalara veya bunların
eklentilerine girilmesine veya orada kalınmasına,
engel olunması hâlinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar
hapis cezasına hükmolunur.”
MADDE 13 – 5237 sayılı Kanunun 113 üncü maddesi başlığıyla birlikte
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi
MADDE 113 – (1) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı
başka bir davranışla;
a) Bir kamu faaliyetinin yürütülmesine,
b) Kamu kurumlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşlarında verilen ya da kamu makamlarının verdiği izne dayalı
olarak sunulan hizmetlerden yararlanılmasına, engel olunması
hâlinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına
hükmolunur.”
MADDE 14 – 5237 sayılı Kanunun 115 inci maddesinin ikinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra
eklenmiştir.
“(2) Dini inancın gereğinin yerine getirilmesinin veya dini ibadet
veya ayinlerin bireysel ya da toplu olarak yapılmasının, cebir veya
tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla
engellenmesi hâlinde, fail hakkında birinci fıkraya göre cezaya
hükmolunur.”
“(3) Cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir
davranışla bir kimsenin inanç, düşünce veya kanaatlerinden
kaynaklanan yaşam tarzına ilişkin tercihlerine müdahale eden veya
bunları değiştirmeye zorlayan kişiye birinci fıkra hükmüne göre
ceza verilir.”
MADDE 15 – 5237 sayılı Kanunun 122 nci maddesi başlığıyla birlikte
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Nefret ve ayırımcılık
MADDE 122 – (1) Dil, ırk, milliyet, renk, cinsiyet, engellilik,
siyasi düşünce, felsefi inanç, din veya mezhep farklılığından
kaynaklanan nefret nedeniyle;
a) Bir kişiye kamuya arz edilmiş olan bir taşınır veya taşınmaz
malın satılmasını, devrini veya kiraya verilmesini,
b) Bir kişinin kamuya arz edilmiş belli bir hizmetten
yararlanmasını,
c) Bir kişinin işe alınmasını,
d) Bir kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını,
engelleyen kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile
cezalandırılır.”
MADDE 16 – Bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla;
a) 10/6/1949 tarihli ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 2 nci
maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinde yer alan “Ancak; Türkçe
olmayan ve iltibasa meydan veren köy adları, alakadar Vilayet Daimi
Encümeninin mütalaası alındıktan sonra, en kısa zamanda Dahiliye
Vekaletince değiştirilir.” cümlesi,
b) 22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 43
üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “ve Türkçe’den başka dil
ve yazı kullanamazlar” ibaresi, c) 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 13 üncü ve 36 ncı
maddeleri ile 28 inci maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan
“hükümet komiserine veya yardımcılarına veya hükümet komiseri
tarafından” ibaresi ve 37 nci maddesinin birinci fıkrasında yer
alan “, hükümet komiseri ve yardımcılarının” ibaresi,
d) 29/5/1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışmayı Teşvik Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının
(c) bendi,
e) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 222 nci
maddesi, yürürlükten kaldırılmıştır.
CİHAN
Yorumlar