TBB'den 'Özel Görevli Mahkemeler' teklifi
Türkiye Barolar Birliği (TBB), 'Özel Görevli Mahkemeler'in davalar kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar ellerindeki işlere bakmaya devam edeceklerine dair geçici 2.
Türkiye Barolar Birliği (TBB), 'Özel Görevli Mahkemeler'in
davalar kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar ellerindeki işlere
bakmaya devam edeceklerine dair geçici 2. maddenin kaldırılmasını
ve bu mahkemelerin henüz kesinleşmemiş kararlarının 'görev yönünden
bozulabilmesi'nin kanun hükmüne bağlanmasını istedi.
TBB, Demokratikleşme ve Özel Görevli Mahkemeler için TBMM Adalet
Komisyonu'nda görüşülen teklif taslağı ile aynı komisyona
sundukları teklif taslağı arasında karşılaştırma yaptı. İnceleme
neticesinde Adalet Komisyonu gündeminde bulunan kanun teklifinin
TBB’nin önerilerinin bir kısmını içerdiği, ancak mevcut sorunların
çözümü için yeterli olamayacağı sonucuna vardığı ifade edildi.
TBB'NİN TEKLİFLERİ
TBB, dün teklif taslağı ile birlikte komisyonda görüşülen teklifin
bir karşılaştırmasını dosya halinde Adalet Komisyonu'na sundu.
Teklifte yer alan önerilerin bazıları ise şöyle:
"Adalet duygusunun zedelenmesine neden olan 'terörle mücadele
mahkemeleri' kaldırılmalıdır.
Özel Görevli Mahkemelerin, davalar kesin hükümle sonuçlanıncaya
kadar ellerindeki işleri bakmaya devam edeceklerine dair geçici 2.
madde kaldırılmalıdır.
Bu mahkemelerin henüz kesinleşmemiş kararlarının, 'görev yönünden
bozulabilmesi' kanun hükmüne bağlanmalıdır.
Bu mahkemelerce verilmiş ve kesinleşmiş mahkûmiyet hükümlerine
ilişkin olarak 'yeniden yargılama zorunluluğu' kanunla
getirilmelidir.
Bundan sonra yargılamanın tamamı, genel mahkemelerde ve söz konusu
davada soruşturma evresi dahil, görev yapmamış hakimler tarafından
yapılmalıdır.
GİZLİ TANITLIK KURUMU
'Gizli tanıklık' kurumu kaldırılmalıdır.
Tutuklamada gerekçe gösterme zorunluluğunu hayata geçirmek için CMK
md. 100/3’te yer alan 'katalog suçlar' kaldırılmalıdır.
'Taşınmazlara, hak ve alacaklara el koyma tedbiri' için oybirliği
şartı aranırken, bundan daha ağır bir tedbir olan 'tutuklama
tedbiri' için aynı şartın aranmaması çelişki yaratmaktadır. Eğer el
koyma için oybirliği aranacaksa tutuklama tedbiri ve mahkûmiyet
kararlarının oybirliğiyle alınması hükme bağlanmalıdır.
'Azami tutukluluk süresi' 3 yılla (2+1) sınırlandırılmalıdır.
Dijital verilerin ve ses bantlarının tek başına delil kabul
edilmemesi için yasal düzenleme yapılmalıdır.
Cumhuriyet Başsavcılığına bağlı 'adli kolluk teşkilatı'
oluşturulmalı ve bu teşkilat mensuplarının tayin terfileri dahil,
tüm özlük işlemleri güvence altına alınmalıdır.
Gerekçesiz verilen mahkumiyet ve tutuklama kararları nedeniyle AİHM
ve Anayasa Mahkemesi’nce hükmedilen tazminatlar, sorumluluğu
bulunan hakimlere rücu etmelidir.
Bir sonraki aşamada Terörle Mücadele Kanunu kaldırılmalıdır."
CİHAN
Yorumlar