Taha Akyol: Polisin emirleri yerine getirmemesinin sebebi yeni tayinlerdir
Gazeteci Yazar Taha Akyol, adli kolluk üzerinden yargıya açıkça baskı yapıldığını, yargı kararlarının uygulanmasının engellendiğini söyledi.
Gazeteci Yazar Taha Akyol, adli kolluk üzerinden yargıya açıkça
baskı yapıldığını, yargı kararlarının uygulanmasının engellendiğini
söyledi. Akyol, polisin emirleri yerine getirmemesinin sebebinin
ise emniyetteki yeni tayinler olduğunu ifade etti.
CNN Türk'te katıldığı programda yaşanan gelişmeleri değerlendiren
Akyol, "Sayın Muammer Akkaş'ın yaptığı açıklamayı dikkatle okudum.
Hukuk tarihinde de ben böyle bir şey görmedim. Bir savcının bu
kadar yalan söylemesi mümkün değil. Bir kısmı abartı olsa bile
gerçeklik payı çoktur. Polisin savcının emrini yerine
getirmeyişinin sebebi emniyetteki yeni tayinlerdir. Emniyet hiçbir
şekilde savcının verdiği bir emri yapmıyorum diyemez. Kanuna
aykırıysa yazılı olarak bildirirsin. Başsavcı Çolakkadı'ya haber
verilmemesi bir meslek, disiplin kusuru olabilir ancak polisin
görevini yapmaması deliller karartıldıysa bu ağır bir suçtur.
Harekete geçmeyen polis suçludur. Dosyanın gerekçe gösterilmeden
savcıdan alınması suçtur. Adli kolluk üzerinden yargıya açıkça
baskı yapılmış, yargı kararlarının uygulanması engellenmiştir.
Burada birçok suç var. Soruşturma açılmalı." ifadelerini
kullandı.
"Yargının bağımsız olması özgürlüktür, onurdur." diyen Akyol,
"İkiye bölünmüş yargı var. Bu bölünme güveni azaltır. Dünyada
başkanlar, bakanlar yargılanıp mahkûm oluyor. Ancak piyasalarına
bir şey olmuyor. Bizde niye çalkantı oluyor? Yargı bunun altından
kalkabilecek mi? sorusu yüzünden oluyor. Yolsuzluk iddiası olduğu
için değil bu kadar çalkantı. Komünist Çin'de 2006 yılında yargı
bağımsızlığına ilişkin bir kanun çıkarıldı. Halk komiserliği
çekildi, yargı öne geçti. Yargının bağımsız olması, özgürlüktür
onurdur. Bu olaylardan sonra bakanların çocukları ya da suçlu
olduğu iddia edilenler beraat etseler bile, kamuoyunun büyük bir
kesimi bunun yargıya yapılan baskılar neticesi olduğunu
değinecektir. Yargının sadece tarafsız ve bağımsız olması yetmez,
AİHM'e göre bunun yanında kamuoyun da buna inanıyor olması gerekir.
17 Aralık'tan beri yürütme çok ciddi hatalar yaptı. Yargının önünü
açsaydı 'buyurun suçluları yakalayın' deseydi ne piyasadaki
çalkantı olurdu, ne kutuplaşma olurdu." şeklinde konuştu. CİHAN
Yorumlar