Susurluk yapılanması, Ergenekon örgütünün küçük bir hücresidir

Ergenekon davası gerekçeli kararında, Avrupa devletlerinde bir tesadüf sonucu kontrgerilla örgütünün izine rastlandığı ve bu fırsat değerlendirilerek bu yapılanmanın tasfiye edildiği belirtildi. Türkiye'de kontrgerillayı tasfiye fırsatının ilk kez Susurluk davası sırasında ortaya çıktığı, ancak 14 kişi ile sınırlı kaldığı belirtilen kararda, Susurluk kazasıyla ortaya çıkan yapılanmanın, Ergenekon örgütünün küçük bir hücresi olduğu anlatıldı.

Ergenekon davasının binlerce sayfadan oluşan gerekçeli kararında, Türkiye'nin de 1952 yılından bu yana üyesi olduğu NATO üyesi Avrupa ülkelerinin birçoğunda kontrgerilla yapılanmasının bir tesadüf eseri ortaya çıkartıldığına dikkat çekildi. Her ülkenin tarih ve kültürel yapısına göre isim verilen bu yapılanmanın, İtalya'da 'Gladio', Fransa'da 'Rüzgargülü', Yunanistan'da 'Koyun Postu' ve Belçika'da 'Kılıç' isimleri ile faaliyet gösterdikleri anlatıldı. Türkiye'de ise 'Derin devlet' de denilen kontrgerilla yapılanmasına, benzerlerine uygun şekilde Türk kültürüne ait bir terim olan 'Ergenekon' ismi verildiğine dikkat çekildi.

Birçok Avrupa ülkesinde tesadüf eseri ortaya çıkan ve gayri hukuki bir yapılanma olan kontrgerillanın, tasfiyesinin sağlandığı bilgisi verildi. Türkiye'de kontrgerillayı tasfiye fırsatının ilk kez 1996 yılında meydana gelen Susurluk kazası ile ortaya çıktığı belirtilen gerekçeli kararda, "Kırmızı bülten ile aranan bültenle aranan cinayet suçlusu Abdullah Çatlı, Emniyet Müdürü Hüseyin Kocadağ ve milletvekili Sedat Bucak, aynı araçtayken kaza geçirmişlerdir. Bu olaya dair soruşturma ve dava, o dönemde oluşan toplum desteğine karşılık 14 kişi ile sınırlı kalmıştır. Davayı gören İstanbul 6.DGM’nin kararında 'Susurluk civarında meydana gelen kazada silahlı teşekkülün bir bölümü su yüzüne çıkmıştır' denilmiştir." ifadesine yer verildi.

Ergenekon dava dosyasındaki delillere göre Ergenekon’un Avrupa’da adına kontgerilla denilen gizli örgütün Türkiye’deki adı olduğunu ortaya koyduğu ifade edildi. Ergenekon soruşturmasından 11 yıl önceki Susurluk kazası sonrasında ortaya çıkan yapının da aslında Ergenekon Örgütü’nün küçük bir hücresi olduğu belirtildi. CİHAN