Süikast listesindeki Balkız: İbrahim Şahin'in serbest bırakılmasından tedirginim

Ergenekon silahlı terör örgütü davasında 5 yıl tutuklu kalan sanıkların art arda tahliye olmasına tepkiler gelmeye devam ediyor.

Google Haberlere Abone ol
Süikast listesindeki Balkız: İbrahim Şahin'in serbest bırakılmasından tedirginim

Ergenekon silahlı terör örgütü davasında 5 yıl tutuklu kalan sanıkların art arda tahliye olmasına tepkiler gelmeye devam ediyor. Tahliye olan İbrahim Şahin’in suikast listesinde yer alan eski Alevi Bektaşi Federasyonu Eski Başkanı Ali Balkız, 'Türkiye’deki hukukun garabeti' şeklinde yorumladığı değişiklik ile ilgili “Bu hukukun ayıbı. Bu, Adalet Bakanı’nın, bu kabinenin, bu Başbakan'ın ayıbı. Ellerinde hangi güç yok ki? Bu duruşmaları hızlandıracak mekanizmaları kuracak önlemleri alamamış olsunlar. Bu, adalete olan duygu ve güveni zedeleyeceği gibi, suç işlemeye de teşviktir aynı zamanda. Adam öldürmeye teşviktir aynı zamanda.” dedi.

    Balkız, İbrahim Şahin’in serbest bırakılmasına ilişkin de, “Sizi ölüm listesine almış, planlar projeler kurmuş, olmasa dahi, böyle bir suçlama ile yargılanmakta olan birinin salıverilmiş olmasından sizi de hedefe koymuşsa eğer, vallahi tedirgin olmamak için insan olmamak lazım.” ifadelerini kullandı.

    Balkız, Ergenekon’daki tahliyelere ilişkin Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) yaptığı değerlendirmede, bunun Türkiye’deki hukukun garabeti olduğunu söyledi. Bu durumun, insanların vicdanını yaraladığını belirten Ali Balkız, değişikliği “‘Nasıl olursa, 5 yıl yatılıyor. Bilfiil 5 kişiyi öldürüp, 5 sene yatıp çıkacağım.’ diyebilecek ortamı yaratıyorlar kimi insanlar için. Hırsızlık yapıyorsun, 5 yıl yatıyorsun, adam öldürüyorsun 5 yıl yatıyorsunuz. Oh ne ala. Adalete olan duyguyu güveni zedeleyeceği gibi, suç işlemeye de teşviktir aynı zamanda. Adam öldürmeye teşviktir aynı zamanda.” diye yorumladı.

    Ali Balkız, İbrahim Şahin’in böyle bir suikast planı yapıp yapmadığının da tam olarak açığa çıkmadığını ve mahkemenin bunu da delillendiremediğini söyledi. “Beni ve başka insanları bu mekanizmanın boş yere mi hedef gösterdi?” sorusunu yönelten Balkız, “İbrahim Şahin’in yanında başka İbrahim Şahinler var mıydı? Sizi ölüm listesine almış, planlar projeler kurmuş, olmasa dahi, böyle bir suçlama ile yargılanmakta olan birinin salıverilmiş olmasından sizi de hedefe koymuşsa eğer, Valla tedirgin olmamak için insan olmamak lazım.” diye konuştu.

    Balkız şöyle konuştu: “İnsanlar, sanık konumunda olabilir, iddianame yazılmış olabilir, duruşma mahkeme başlıyor… Hangi davadır ki o, hangi bilinmez haldir ki o, yerin kaç kat altından çıkarılacak delilleri, hangi kör kuyunun dibinden çıkaracak ya da uzaydan indirecekler ki delilleri, delilleri toplayamamış, muhakemesini yapamamış, hukukun terazisine vuramamış olsunlar. Aradan 5 yıl geçsin de, 5 yıldır içeride yatan insanlar salıverilmiş olsunlar. Ben de olsam feveran ederim. Suçlu ise bunu ispat edin, hükmünüzü verin. ‘5 yıldır yatıyorum.’ deme hakkına bir katilde, tek bir kurşunla yargıcı vuran bir katilde, onlarca planlar projeler çizen karanlık odaklar da, bu durumdan yararlanabiliyorlar. İbrahim Şahin’in falan değil. Bu hukukun ayıbı. Bu, Adalet Bakanı’nın, bu kabinenin, bu Başbakan'ın ayıbı. Ellerinde hangi güç yok ki? Bu duruşmaları hızlandıracak mekanizmaları kuracak önlemleri alamamış olsunlar.”

    “BERKİN’İN ÖLÜMÜNE BAKARAK UTANMALIDIRLAR”

    Ali Balkız, Gezi eylemleri sırasında yaralanan Berk Elvan’ın hayatını kaybetmesine ilişkin yaptığı açıklamada, bütün Türkiye'nin Berk’in durumunu takip ettiğini belirterek ancak budan sonra bir daha uyanmamak üzere hayata veda ettiğini dile getirdi.

    “Berkin uyanmayacak artık, tıpkı 12 yaşındaki Uğur Kaymak ve 12 yaşındaki Koray Kaya gibi.” ifadeleri ile üzüntüsünü dile getiren Balkız, “Milyonlarca insan bunu kabullenmiyor. Protestolar yerindedir, gerekir. 3 bakanın Başbakan'ın oğlu da evlat, Berkin de evlat. Bu kişiler, Berkin’in ölümüne bakarak utanmalıdırlar." şeklinde konuştu.

    "ÖLDÜREN POLİSE URLADAN VİLLA VERİRLER"’

    Balkız, "Hükümet kanadından da bir başsağlığı şu ana kadar gelmedi. Gösteriler de hayatını kaybetmiş olsa bile, hükümetin bir taziyede bulunması, ‘hatamızı anladık, bir daha böyle bir şey olmayacak’ demesi, insani olan bir kabine, başbakan ve devletten beklenirdi. Ama onlar destan yazdıkları için, o destanın hedeflerinden biri bu gençler olduğu için gurur duyuyorlardır. Berkin’i öldüren polisi bulsalar, herhalde ona bir villa hediye ederler, Urla’dakilerden. ” dedi.

    “BAŞBAKAN KAN DÖKMEDEN GİTMEYECEK”

    Balkız, artan toplumsal kutuplaşma ve son yıllarda tırmanan toplumsal olaylarla ilgili de görüşlerini paylaştı. Balkız, Başbakan Erdoğan’ın nefret söylemlerinin Alevilere dönük devam ettiğini de kaydederek “Bu daha nereye kadar gider? ”diye sordu.

    Bu durumun sonucunun kötü gözüktüğüne işaret eden Balkız, şöyle devam etti: "Aleviler ve Sünniler bu topraklarda barış içinde yaşamaktalar. Ama hükümetin dilinden Alevilere yönelik sözler, hakaretler o kadar yoğun hale geldi ki. Hiçbir Başbakan yapmadı bunu, Erdoğan’ın yaptığı kadar. Hem Sünnileri kendisinin yurttaşlarıymış gibi göstermeye çalışıyor. Diğer taraftan Sünniler ile Aleviler arasında derin bir çizgi çekmeye çalışıyor. Bu 2 toplum birbirine girer mi. Başbakan ağzını da yırtsa bu 2 toplum birbirine girmez. Başbakan Aleviler ve Sünniler arasında kavga yaratamadığı takdirde, Alevileri tahrik ederek, güvenlik güçlerini Alevilerin üzerine saldırtarak, katliam yapabilir. O kadar gözü dönmüş ki, kendine o kadar güveniyor ki. Bu ruh hali gelmiş geçmiş diktatörlerde vardı. Başbakan giderken korkarım, kan dökmeden gitmeyecek. Dilerim ki, 30 Mart seçimleri onun kan dökmeden gidebileceği ortamın işareti olabilsin.” CİHAN

Yorumlar