Sezer: TCG Heybeliada’nın neler yapabileceğini herkese gösterdik

Bağlı bulunduğu Barbaros Türk Deniz Görev Grubu ile 53 gün önce Çanakkale Boğazı’ndan geçerek Güney Afrika Cumhuriyet’inin Cape Town şehrine gelen Türkiye’nin ilk milli gemisi TCG Heybeliada, korvet sınıfında olmasına rağmen okyanusları aşarak büyük bir başarıya imza attı. Prototip olarak üretilmesinin ardından başarılı sonuçlar alarak önemli bir görevi üstlendiğini belirten TCG Heybeliada Komutanı Kıdemli Binbaşı Rüştü Sezer, “Heybeliada şuan icra ettiği seyir ile aslında bir ilki gerçekleştiriyor. Prototip olarak dizayn edilen bir geminin neler yapabildiğini, kendi mühendisimizin, işçimizin, tersanemizin ve emeği geçen herkesin neler başarabildiğinin bir göstergesi. Prototip olarak başlayıp, sınıfının devam gemileri de inşa edilen yegane platformlardan da bir tanesi.” ifadelerini kullandı.

Faaliyete girdiği 2011 yılından itibaren birçok görevden başarı ile çıkan TCG Heybeliada Korveti, Barbaros Türk Deniz Görev Grubu ile birlikte Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Cape Town şehrine geldi. Korvet sınıfında bir geminin okyanus görevlerinde tercih edilmemesine rağmen TCG Heybeliada, kendisine verilen görevleri başarıyla yerine getirdi. Heybeliada Komutanı Kıdemli Binbaşı Rüştü Sezer de, Milli Gemi Projesi’nin ilk gemisi olarak şu ana kadar birçok harekât görevini yerine getirdiklerini söyledi. “2011 yılından başlayarak iki defa Sancak Gemisi, bir defa Unifil Deniz Harekâtı, geçen sene Kuzey Afrika ülkelerinde 5 ülke liman ziyareti icra ettik. Bugüne kadar yapmış olduğumuz görevlerde bize moral, motivasyon sağlayan bu geminin bir parçası olmak ve bu gemiye hayat veren personelini oluşturmaktı.” diyen Sezer, Güney Afrika’ya kadar geçen 53 gün içerisinde de iki firkateyn ve bir lojistik destek gemisiyle beraber Korvet sınıfında bir geminin yaklaşık 8 bin deniz mili kat etmesinin kendilerine önemli bir moral ve motivasyon kaynağı olduğunu anlattı.

“GÖLCÜK’TEN ÇIKTIĞIMIZLA AYNI SEVİYEDEYİZ”

Geçen yıl Haziran ayında da bir ay süreyle Kuzey Afrika ülkeleriyle ikili ilişkilerin geliştirilmesi kapsamında seyir icra ettiklerini ifade eden Sezer şöyle devam etti: “Cebelitarık Boğazı’nı kısa süreli geçtik. Heybeliada şu an icra ettiği seyir ile aslında bir ilki gerçekleştiriyor. Prototip olarak dizayn edilen bir geminin neler yapabildiğini, kendi mühendisimizin, işçimizin, tersanemizin ve emeği geçen herkesin neler başarabildiğinin bir göstergesi. Prototip olarak başlayıp, sınıfının devam gemileri de inşa edilen yegane platformlardan da bir tanesi. Bizim bu seyirde herhangi bir sorun yaşamadık. Okyanus seviyesinde deniz şartları her gemiyi yorar. Ama onun haricinde gerek tekne, gerek makine gerekse harekat sistemleri açısından Gölcük’ten çıktığımızda ne seviyedeysek aynı şekilde devam ediyoruz. Üzerine kattığımız sadece bilgi, tecrübe ve moral. Doğu Afrika’da da sıcak sularda seyir etmeye devam edeceğiz. Orada da başarıyla devam edeceğimize inanıyorum.”

Milli imkanlarla üretilen bir harp gemisinin her zaman bir güven kaynağı olduğunu ifade eden Barbaros Türk Deniz Görev Grubu Komutanı Tuğamiral Murat Dede ise Milli Gemi’deki en önemli hususun harp gemisini bilen mühendisler tarafından tasarlanmış olması olduğuna işaret etti. Dede, “Deniz Kuvvetleri mühendisleri tarafından inşa edilmiş bir gemidir. Herhangi bir gemi inşa mühendisi inşa edebilir, fakat Deniz Kuvvetleri’nin ihtiyacı olan bir harp gemisini inşa edebilmesi ancak bunun içinde yaşayarak ve bu tecrübeyi edinerek mümkün olabilir. Bizim Milli Gemimiz Deniz Kuvvetlerimizin yetiştirdiği, Harp Okulu’ndan mezun olan subaylarımızın belli bir süre harp gemilerinde çalıştıktan sonra yüksek lisans ve doktora yaparak bu tecrübe ve birikimle dizaynla inşa ettiği gemilerdir.” ifadelerini kullandı. CİHAN