Saral: Ecevit, Gülen'i cumhurbaşkanı yapacaktı

Sonhaberler / Haber Merkezi 

Eski başbakanlardan Bülent Ecevit ile Fetullah Gülen arasındaki yakın ilişki hala tartışılmaya devam ederken, yeni iddialar ortaya atılmaya başladı. İddialardan biride de Eski Ankara Emniyet Müdürü Cevdet Saral'dan geldi. Eski emniyetçi Saral, Ecevit’in Gülen’i Cumhurbaşkanı adayı olarak düşündüğünü ancak 1999 yılında hazırladığı raporun bu fikrin hayata geçmesini engellediğini savundu. 

TBMM FETÖ ve 15 Temmuz Araştırma Komisyonu, dün Saral’ı dinledi. 1999’da hazırladığı Fethullah Gülen Raporundan bahseden Saral, özetle şunları kaydetti: “Karşımızda kendini dini motiflerle kamufle eden, kin ve nefret duygularına sahip olmasına karşın alçak gönüllü görünen, cennet vaat eden, yalancı ve cahil, çok tehlikeli biri vardı. Gülen, raporu sunmamızdan 3 gün sonra ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Nasıl sonuç vereceğini kestiremedi. Genelkurmay’dan merhum Hava Korgeneral Reşat Turgut, ‘Eğer o rapor elimizde olmasaydı, Ecevit bize Fetullah’ın cumhurbaşkanlığını dayatacaktı’ dedi. Ben, ‘Paşam, bu adam ilkokul mezunu bile değil. Ecevit nasıl teklif edecekti?’ diye sordum. Kendileri, ‘Onlar kolay halledilecek işlerdir’ dedi. Ben, Gülen hareketiyle ilgili çalışma yapmak istediğimi söylediğimde, Başbakan Mesut Yılmaz bana, ‘Sakın ha! Ecevit bunu duyarsa hükümeti yıkar’ dedi. Çalışma yapmadım, durdurdum. Gülen sadece Türkiye’yi değil, tüm insanlığı tehdit eden çağdaş bir Frankenstein’dır. ‘ABD mi Gülen’i kullandı yoksa Gülen mi ABD’yi kullandı?’ sorusuna verebileceğim cevap; daha çok Gülen ve bağlıları, ABD ve CIA’yı kullanmıştır. Bu hareketin üst aklı bizzat Gülen’dir. Tüm devletleri teslim almaya çalıştı. ABD’nin Türkiye’nin çığlıklarına kulaklarını tıkaması, paralel devlet ABD’de mi sorularını akla getirmektedir. Bu hareket, beyaz yakalı istila hareketidir. Geç kalındığı takdirde, bugün Türkiye’nin içerisinde oluşan darbe dalgalarının, yarınlarda ülke dışından gelebileceğini, yani darbelerin merkez üssünün Türkiye dışında oluşacağını değerlendirmekteyim.”