Prof. Dr. Kılıç: Kültür üreten İslam, bu özelliğini içtihatla koruyabilir
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Kılıç, “Karşılaştığı kültürle canlı ve dinamik bir ilişki kurabilen, böylece kültürü değiştirip dönüştüren ve zenginleştiren, kısaca kültür üreten bir din olan İslâm dininin bu özelliği.
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Recep Kılıç, “Karşılaştığı kültürle canlı ve dinamik bir ilişki
kurabilen, böylece kültürü değiştirip dönüştüren ve zenginleştiren,
kısaca kültür üreten bir din olan İslâm dininin bu özelliğini
koruyabilmesi içtihat prensibinin işletilmesiyle mümkündür.”
dedi.
Malatya İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi tarafından ‘Din ve
Kültür Üzerine’ başlıklı konferans düzenlendi. Kutlu Doğum
etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen konferansta Ankara
Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Kılıç
konuştu. Hoca Ahmet Yesevî Salonu’nda yapılan konferansa İlahiyat
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hulusi Arslan, öğretim üyeleri ve çok
sayıda öğrenci katıldı.
Din ve kültür arasındaki ilişkinin farklı bakış açılarından
değerlendirilebileceğini belirten Prof. Dr. Recep Kılıç, bu
ilişkinin çoğunlukla sosyal bilimlerin yaklaşımıyla ele alındığını
ve dinler özelinde konunun tahlil edilmediğini vurguladı.
Konferansta dinin, kendisini içinde bulundurduğu kültürle nasıl
irtibatlandığını, kültürün mü’minin dini anlama ve yaşama tarzına
nasıl tesir ettiğini, dini anlama ve anlamlandırmada meydana gelen
gelişmelerin geçerli olanlarıyla olmayanların birbirinden nasıl
ayırt edilebileceği konularında detaylı bilgiler veren Prof. Dr.
Kılıç, şöyle devam etti: “Din ile kültür arasında, farklı bakış
açılarına göre değişik ilişki türleri tasavvur etmek mümkündür.
Konunun ele alındığı yaklaşım tarzı, hem dinin hem de din-kültür
ilişkisinin mahiyetini etkilemekte olduğundan öncelikle konuya
yaklaşım tarzının belirlenmesi önem arz etmektedir. Çünkü konuya
yönelik farklı bakış açılarının ortaya çıkardığı sorunlar da farklı
olmaktadır. Kültürle ilişkisi sorgulanan dinin hangi din olduğu
belirlenmedikçe din-kültür ilişkisinin sağlıklı bir şekilde
değerlendirilmesi mümkün görünmemektedir. Aralarında müşterek
kavramlar olmasına rağmen, bu kavramlara yükledikleri anlamlara
göre dinler farklılaşmakta ve çoğalmaktadır. Karşılaştığı kültürle
canlı ve dinamik bir ilişki kurabilen; böylece kültürü değiştirip
dönüştüren ve zenginleştiren, kısaca kültür üreten bir din olan
İslâm dininin bu özelliğini koruyabilmesi içtihat prensibinin
işletilmesiyle mümkündür.”
Konferansın sonunda İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hulusi
Arslan tarafından Prof. Dr. Recep Kılıç’a plâket verildi. CİHAN
Yorumlar