Paralel Yapı'nın arazi paniği!

Kiptaş'tan aldığı 3 arazi mukaveleye uymadıkları için ellerinden alınan Paralel Yapı, Cumhuriyet'i maşa yapıp Kiptaş yönetimini tehdit etti.

Google Haberlere Abone ol
Paralel Yapı'nın arazi paniği!

Kurdukları vakıf ve işletmeler aracılığı ile İstanbul genelinde “eğitime hizmet” ismi altında Kiptaş’la bugüne kadar 7 mukavele imzalayan Paralel Yapı üyeleri, bu sahaların bir bölümü ellerinden alınınca çareyi Kiptaş yönetimine saldırmakta buldu.

Yeni Akit Gazetesi'nin haberindeki iddialara göre, 2014 öncesinde İstanbul’un Maltepe, Pendik, Başakşehir ve Bahçeşehir bölgelerinde Kiptaş’la imzaladığı mukavele çerçevesinde eğitim kurumu inşa edip işletme sözü sağlayan Paralel yapı, bu arazilerin bir kısmında çivi dahi çakmadı.

"HEPSİYLE HESAPLAŞACAĞIZ"

Kiptaş yönetimi, 17 ve 25 Aralık operasyonlarıyla Türkiye’ye kocaman ziyan vereceği yurt sebebi ile belirleme edilen Paralel Yapıyla imzaladığı mukaveleleri 5 yıllık zaman aşımını da dikkate alarak iptal etti.

Kiptaş Genel Müdürü İsmet Yıldırım, Cumhuriyet gazetesini maşası oluşturan Paralel Yapının, kendisi, emek arkadaşları ve kurumu yıpratmaya dönük kumpasını ahlâksızlık olarak nitelendirdi. Yıldırım, “Paralel Yapı paniğe kapıldı. Yapılan, ahlâksızlık. Hepsiyle hesaplaşacağız” dedi.

"KUMPAS KURULMAK İSTENDİ"

Millete hizmet verdiklerini düşünerek kurumları vasıtası ile kendilerine eğitim dalında destek verdiklerini anlatım eden Kiptaş Genel Müdürü İsmet Yıldırım, “KİPTAŞ’ın arsalarını ihale usulü ile satın alarak projelerini yaşama geçirmeye başladılar. Ancak 17 ve 25 Aralık operasyonlarının peşinden Paralel Yapının Türkiye için yararsız duruma geldiği anlaşıldı. Ayrıca yurtdışıbağlantıları da yurt sebebi ile tescillenince, biz de üzerimize düşeni yapıp, arsaları bir bir arka aldık” diye konuştu.

GÜLEN'İ BURAYA GETİRECEKLERDİ

Paralel Yapıya eğitim kurumları için Maltepe’de 2 yer verdiklerini belirten Yıldırım, “Bunlardan biri Coşkun Kolejlerinin olduğu yerdir. Gerekli prosedürleri yerine getirip iskân aldılar, faaliyetlerine devam ediyorlar. Diğeri ise hesabına İslam Akademisi dedikleri yerdir. Hocalarını buraya getireceklerdi. İskân alınmadığı için mukavelemizde yer saha haklarımızı kullanarak burayı arka alıp Yüksek Öğrenim Kredi Yurtlar Kurumu’na verdik. Hemen peşinden da Cumhuriyet gazetesi yayınlara başladı” dedi.

‘VEFA HAKKI KULLANILDI’

Paralel binanın vakıflarına daha öncelikle de arsalar verdiklerini söz eden İsmet Yıldırım, “Bunlardan biri de Bahçeşehir’deki arsamızdır. Mukavelemiz kapsamında oraya 5 sene inşaat yapamadıkları için ‘Gelin size burasının parasını iade edelim’ çağrısında bulunduk, gelmediler. Öyle olunca vefa hakkımızı kullanıp noter kanalıyla ihtarname çektik. Mahkemeye gidip, bankaya adisyon açtırdık ve paralarını hesaplarına yatırdık” dedi.

7 YERİN 4'Ü GERİ ALINDI

Yıldırım, "Pendik’te de kiraladıkları bir noktayı karşılıklı rıza ile arka aldık. Yeşilvadi’de Anafen’i işlettikleri noktayı verdik. Başakşehir’deki Fatih Koleji arazisini verdik. Yine Başakşehir’de 38 dönümlük bir üniversite sahasını Merve Eğitim ve Kültür Vakfı’na verdik; lakin sonra iptal ettirdik. Burası da belediye hizmet bölgesine çevrildi. Bunlara 7 yer vermişiz, 2’sini arka aldık, birtanesini de iptal ettirdik. Kiralık bir noktayı de karşılıklı rıza ile iptal ettik. İskânlarını aldıkları için 3 yerde mektep faaliyetlerini sürdürüyorlar” diye konuştu.

"VEREMEYECEK HESABIM YOK"

1 Ağustos 1999 tarihinden bu güne kadar Kiptaş Genel Müdürlüğü vazifesini yürüten İsmet Yıldırım, zamanın İBB Başkanı Ali Müfit Gürtuna’nın davetiyle göreve başladığını belirterek, “İnşaat mühendisiyim. Göreve başlamadan öncelikle işlerimi tasfiye ettim. O güne kadar ailemin de yaptığı müteahhitlik işleriyle ilgileniyordum. 1983 yılından 2000 yılına kadar yürüttüğüm işten kazandıklarım var. 11 tane gayrimenkulüm vardı üzerimde. Ticaretimden, kat karşılığı işlerimden, arsalarımdan elde ettiğim gelir ile 18 yıllık müteahhitlik hizmetiyle edindim bu malvarlığını. Sonuçta alım satımı göze çarpan olan, vergisini verdiğim bir malla kimse beni sorgulayamaz” diye konuştu.

"CUMHURİYET, PARALEL YAPI'NIN TETİKÇİSİ OLDU"

İsmet Yıldırım, Cumhuriyet gazetesinin habercilikten ziyade tetikçilik yaptığını vurgulayarak, “Öyle anlaşılıyor ki, ‘Biz İsmet Yıldırım ve KİPTAŞ’ı nasıl yıpratırız’ senaryosunu Cumhuriyet’i kullanarak gündeme taşıdılar. Biz ise onlar benzeri gaspla, tehditle, şantajla değil, yasal yollardan hakkımızı arayacağız. Yaptığımız da imzalanan mukavelelere uygundur. Gereğini yaptık, yurt de istimlak etti. Çiğ et yemedik ki karnımız ağrısın. Hesap veremeyeceğimiz bir durumumuz yok. Cumhuriyet gazetesini kullanarak algı operasyonu yapmak istediler. Kiptaş’ta Cumhurbaşkanı dahil hiç kimseye farklı bir satış yapılmaz” dedi.

"BUNUNDA ADI GAZETECİLİK DEĞİL, AHLAKSIZLIKTIR"

Atılan iftiralara ailesinin de karıştırılmak istendiğine dikkat çeken Yıldırım, “Paralel inşaat ile bulunan mücadelemizden ötürü akılları dizi algı operasyonu oluşturarak şahsımı, emek arkadaşlarımı ve Kiptaş’ı küçük düşürmenin yollarını arıyorlar. Eğer bir insan etik gazetecilik yapmak istiyorsa, kendisine gelen bilginin doğruluğunu belirleme etmek için o kurumun başındaki kişiye telefon açıp sorar. Ancak Cumhuriyet, birilerinin tetikçiliğini yapmıştır. Böyle bir ahlaksızlık olmaz. Çamur atalım izi kalır hesabı bu işlere giriştiler. Ama öyle değil, hesaplaşacağız” diye konuştu.

Kaynak: HABER7.COM

Yorumlar