Ortadoğu yazarı, Bahçeli'ye karşı Hizmet'i öven Erdoğan'ın sözlerini hatırlattı
Ortadoğu Yazarı Yıldıray Çiçek, 2011 yılında MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Hizmet Hareketi’ni AK Parti’ye destek vermemesi konusunda uyardığında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “MHP'nin bir defa Hocaefendi'ye saldırısı gerçekten bana göre ihanet derece.
Ortadoğu Yazarı Yıldıray Çiçek, 2011 yılında MHP lideri Devlet
Bahçeli’nin Hizmet Hareketi’ni AK Parti’ye destek vermemesi
konusunda uyardığında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “MHP'nin
bir defa Hocaefendi'ye saldırısı gerçekten bana göre ihanet
derecesindedir. Çok çirkin bir şey. Hocaefendi işi gücü bırakmış da
Bahçeli ile mi uğraşacak? Bir defa onun bulunduğu makam, meşgalesi
böyle bir şeye müsaade etmez.” şeklinde karşılık verdiğini köşesine
taşıdı.
Erdoğan'ın geçmişte övdüğü camiayı terör örgütü ilan edecek noktaya
gelmesini, ‘gözü dönmüşlük’ olarak niteleyen Yazar Çiçek, 14
Şubat’ta Ortadoğu’da yayınlanan yazısında şu değerlendirmeyi yaptı:
“Başbakan Erdoğan anlık, günlük, saatlik yaşayan bir insandır. O
an, o gün, o saat siyasi ve şahsi menfaatleri neyi gerektiriyorsa
ona göre davranır. Bu davranışı en basit olayda da , en ciddi
olayda da kendini bu şekilde göstermektedir. O yüzden sürekli
tutarsızlık ve çelişki içindedir. Bu durumda kendisini çok yalan
söyleyen bir siyasetçi durumuna düşürmektedir. O kadar Başbakan
gördük , böylesini Recep Tayyip Erdoğan sayesinde görüyoruz dersek
inanın abartmış olmayız. Ak dediğine kara , kara dediğine ak demesi
onun için saniyelik meseledir. Yeter ki, ortada siyasi
menfaatlerini korumaya yönelik olaylar olsun. Türk siyasetinde var
olduğu günden bu yana siyasi omurgası zedeli ve problemlidir. 17
Aralık operasyonundan sonra bu manada ortaya koyduğu davranışları
ise gerçekten kendisini acınacak hale getirmiştir. Hele ki, cemaat
ile 11 yıldır yol yürüyen, adeta devleti beraber yöneten Recep
Tayyip Erdoğan'ın şimdi cemaati terör örgütü ilan edecek noktaya
gelmesi , gözü dönmüşlüğünün büyük örneğidir. Niye bu noktaya
geldi? Çünkü AKP'nin hırsızlıkları, yolsuzlukları ve rüşvetçiliği
cemaatin etkisi ve iradesi sayesinde ortaya dökülmüş ve geniş
kitlelere ulaşmıştır. AKP/Cemaat ilişkileri nasıl bu noktaya geldi
,bunlar tartışılır ama gelinen nokta Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi
menfaatleri için nasıl anında değişebileceğini bir kez daha
göstermiştir. Geçtiğimiz yıllarda MHP Lideri Devlet Bahçeli ,
cemaati AKP'nin siyasi ihanetlerine destek vermemesi konusunda
uyardığında Recep Tayyip Erdoğan çıkıp şunları söylemişti: "MHP'nin
bir defa Hocaefendi'ye saldırısı gerçekten bana göre ihanet
derecesindedir. Çok çirkin bir şey. Hocaefendi işi gücü bırakmış da
Bahçeli ile mi uğraşacak? Bir defa onun bulunduğu makam, meşgalesi
böyle bir şeye müsaade etmez. Çok çirkin, çok ayıp. Ben bunu ihanet
derecesinde kınıyorum. Burada Bahçeli'nin kendisini çek etmesi,
kendiyle uğraşması lazım. Ben inanıyorum ki aklıselim sahibi ülkücü
kardeşlerim de bunun bu yaptıklarından ciddi manada rahatsızlar.
Böyle bir yaklaşım olmaz. İhanet derecesinde." (14 Mayıs 2011)
MHP Lideri Devlet Bahçeli o dönem cemaate çok ölçülü ve makul
uyarılarda bulunduğunda Recep Tayyip Erdoğan'dan cemaatten çok
cemaatçi duruş sergileyerek bu açıklamaları yapıyordu. Oysa MHP
Lideri Devlet Bahçeli'nin cemaate yaptığı uyarıların şahsi ve
siyasi menfaatlerle alakası yoktu. Direkt Türkiye'nin geleceğini ve
huzurunu ilgilendiren konulardı.
MHP Lideri Devlet Bahçeli, AKP iktidarı sayesinde Türkiye'de
yaşanan adaletsizliklere, hukuksuzluklara vurgu yaparak , her
olayda Fethullah Gülen cemaatinin adının geçmesine değinerek şu
çağrıda bulunmuştu: Bu durum karşısında Türkiye'nin geleceği
bakımından ve Fethullah Gülen Hocaefendi ve Cemaatinin zan altında
kalmaması ve yıpranmaması düşüncesiyle Hocaefendi'nin bu konuda
sessiz kalmayarak insiyatif almasının ve net ve kararlı bir tavır
koymasının gerekli olacağı düşünülmektedir.
Hocaefendi ve cemaatinin kendilerini ilgilendiren ve hedef alan
konularda nasıl hareket edecekleri, neyi yapmayı uygun görecekleri
tabiatıyla kendilerinin takdir edecekleri bir husustur. Bu konuda
dışarıdan fikir ve telkine ihtiyaçları bulunmadığı gibi, bizim de
resen kendilerine yol gösterme görevi üstlenme durumunda
olmadığımız açıktır. Ancak, bu yöndeki kuşku, tereddüt ve
endişelerin derinleşerek sürmesi, hem Türkiye'ye zarar verecek hem
de Hocaefendi'yi ve Gülen Cemaatini bir tartışma zeminine
çekecektir." (31 Mart 2011)
MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin bu açıklamalarından rahatsız olmak
için Türk milletinin geleceğini düşünmemek yeterli sebepti.
Başbakan Erdoğan'da o dönem aynen bunu yapmıştı. MHP Lideri Devlet
Bahçeli "Ülkem" derken , Recep Tayyip Erdoğan şimdi yaptığı gibi ,
o günlerde de "Ben" demişti.
Şimdi MHP Lideri Devlet Bahçeli'de çıkıp, "AKP'nin bir defa
Hocaefendi'ye saldırısı gerçekten bana göre ihanet derecesindedir.
Çok çirkin bir şey. Hocaefendi işi gücü bırakmış da Tayyip ile mi
uğraşacak? Bir defa onun bulunduğu makam, meşgalesi böyle bir şeye
müsaade etmez. Çok çirkin, çok ayıp. Ben bunu ihanet derecesinde
kınıyorum. Burada Erdoğan'ın kendisini çek etmesi, kendiyle
uğraşması lazım. Ben inanıyorum ki aklıselim sahibi AKP'li
kardeşlerim de bunun bu yaptıklarından ciddi manada rahatsızlar.
Böyle bir yaklaşım olmaz. İhanet derecesinde." diye kendisiyle
dalga geçse ne diyebilecektir? Çünkü şuan içinde bulundukları durum
tam dalgalık bir durumdur.
Hele ki, şuan ortaya çıkan gerçekler, Türk milletini ilgilendiren
olaylardır. Parası çalınan, geleceği karartılan millettir. AKP'nin
medya havuzuna bizzat Başbakan'ın , bakanın bilgisinde ihalelerle
toplanan paralar için AKP'li işadamı "Bu milletin a.koyacağız"
diyebilmektedir. Karşısında telefonla konuştuğu AKP'li diğer
işadamı da "İnşallah İnşallah" diyebilmiştir. Bu nasıl bir
sapıklıktır. Milletin sırtından para kazanıp, birde millete küfür
ediyorlar.
Başbakan artık iyice çuvallamış vaziyettedir. Konuştukça battığını
sanırım kendisine bizden başka söyleyen olmamaktadır. Başbakan
miting meydanlarında, ekranlarda, gazetelerde görünmese inanın
kendi menfaatlerini daha çok korur. Her konuştuğunda "Bu ülkede kaç
tane Recep Tayyip Erdoğan var?" soruları daha çok artmaktadır.
Recep Tayyip Erdoğan seçimlere kadar siyasi menfaatlerini korumak
için daha ne çılgınlıklara imza atacak bekleyin görün… Ondan her
şeyi ama her şeyi bekleyin… Çünkü yapacak karakter ve
meziyettedir.”
CİHAN
Yorumlar