Orhan Pamuk'tan AKP ve Erdoğan'a Eleştiri
AKP hükümeti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın politikalarını desteklemekle sık sık gündeme gelen, Türkiye’nin tek Nobel Edebiyat Ödüllü yazarı Orhan Pamuk, AKP ve Erdoğan’ın uygulamalarını eleştiren bir açıklamaya imza attı.
Uluslararası Yazarlar Birliği’nin (PEN International) Türkiye’de
Twitter ve YouTube yasağıyla giderek büyüyen ifade özgürlüğüne
yönelik kısıtlamalara ilişkin eleştiri mektubunu, Nobel ödüllü
yazar Orhan Pamuk da destekledi. İmzacıları arasında Türkiye’den
Ahmet Altan, Mehmet Altan, Can Dündar, Perihan Mağden, Orhan Pamuk
ve Elif Şafak, yurt dışından da Hanan al-Shaykh, Ahdaf Soueif,
Samar Yazbek, Elfriede Jelinek, Zadie Smith, Salman Rüşdi gibi
isimlerin bulunduğu 60 yazar destek verdi
PEN Internaional’in kamuoyuna açık mektubunda, “İnsanlar ülkelerin
sınırları içerisinde ve dışarısında, yazılı ve sözel olarak
sözcükler aracılığıyla birbirleriyle iletişim kurarlar.
Demokrasinin yanış sıra, yaratıcılığın, kendini onun yerine
koymanın ve hoşgörünün temel ilkesi düşüncelerin özgürce
paylaşılmasıdır. Taksim Gezi Parkı protestoları hakkında PEN’in
hazırladığı son raporda da görüldüğü üzere; hakaret suçlarından,
ana akım medya kuruluşlarının uyguladığı oto sansüre, polisin
gazetecilere uyguladığı orantısız güce kadar Türkiye kendini
özgürce ifade etme konusunda büyük sorunlar yaşamaktadır ki bu da
internetteki kendini ifade etme özgürlüğü çemberini iyice
daraltmaktadır’’ görüşlerine yer verildi.
Türkiye’de özgürlükleri geriletici bir hamle olarak nitelenen yeni
internet yasasının yürürlüğe girmesi ile birlikte Twitter ve
YouTube’un kapatılmasının iletişim özgürlüğüne karşı yapılan kabul
edilemez bir saldırı olduğu belirtilen PEN International’ın açık
mektubunda, ‘‘Twitter ve YouTube, sınıf, din, etnik köken, politik
görüş gözetmeksizin her kullanıcıya tek tek sesini duyurma olanağı
veren ifade araçlarıdır. Twitter’ın Türkiye’de 12 milyon
kullanıcısı bulunmaktadır ki bu da Türkiye’deki sivil toplumun
canlılığının bir kanıtıdır. Türkiye ifade özgürlüğünü
meşrulaştırarak savunan; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesince ve
Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası sözleşmesince taraf devlet
statüsündedir. Türkiye’nin liderlerinden ricamız şudur ki,
demokrasinin temel taşlarından biri olan ifade özgürlüğü konusunda
geri adım atmamak, tersine yükümlülüklerini tanıyarak, uluslararası
anlaşmalar ışığında Twitter ve YouTube’un acilen erişime yeniden
açılmasıdır. Umarız ki, onlar, eğer bir gün olur da çoğulculuğun,
çeşitliliğin ve sözcüklerin özgürce kurulduğu bir dünyanın
kıymetini anlarlar ve işte o zaman bu güzel ülkenin daha da güçlü
ve mutlu olacağının farkına varırlar” ifadeleri
kullanıldı.
Yorumlar