Okula özel kıyafet satan esnafa ‘keyfilik’ cezası

Okullarda tek tip kıyafet zorunluluğu kaldırıldı. Bazı istisnalar hariç öğrenciler istedikleri elbiseyle derslere girebiliyor. Ancak törenler ve özel günler için bunu söylemek mümkün değil. Özellikle ilkokul ve ana okul çağındaki çocukların özel günlerde giyecekleri elbiselerin tek bir mağazaya ihale edilmesi, sıkıntıları da beraberinde getiriyor.

Bursa’da 7 yaşındaki kızının okuma bayramı için giyeceği elbiseyi almak için adres gösterilen mağazaya giden anne, kredi kartıyla satış yapılmayınca itiraz etti. Tartışma çıkınca dükkan sahibi ‘size satmıyorum’ diyerek anneyi dükkandan kovdu. Kızının gözyaşını dindirmek için aynı dükkana giden baba Ahmet Oğuz’a nakit satış yapılmadı. Eşinin ve küçük kızının üzüntüsünü dindirmek için Tüketici Hakları Müdürlüğü’ne şikâyetçi olan Oğuz, dükkân sahibine para cezası verilmesini sağladı. İş yeri sahibi açıklama yapmak istemezken, Oğuz, hukuksuzlukların devam etmemesi için herkesi hakkını aramaya çağırdı.

Bütün velilere ve okullara örnek olabilecek üzücü hadise, Bursa’nın İnegöl ilçesinde yaşandı. Kızlarının ‘Okuma Bayramı’nda giyeceği tek tip kıyafet için bir iş yerini adres gösterilen anne, dükkâna gittiğinde kredi kartı tartışması yaşadı. Baba Ahmet Oğuz, kızının okuma bayramında giyeceği elbiseyi almak için iş yerine giden eşinin ağlayarak dışarı çıktığını söyledi. Fiyatı 45 lira olan elbiseyi almak isteyen eşinin, kredi kartı uzattığını anlatan Oğuz, “Çalışanlar, bu üründe kar marjı düşük olduğu için nakit olarak peşin ödemeniz gerekiyor.” demişler. Ahmet Oğuz, bunun üzerine yaşananları söyle anlattı: “Eşim çalışanlara, ‘zaten 45 liralık bu ürün hem pahalı, hem de çok da kaliteli değil, neden karınız düşük olsun ki’ diye tepki göstermiş. Yine de parayı uzatıp elbiseyi almak istemiş. Tartışma üzerine firma sahibi; ‘Siz bizim ürünümüzü kötülediniz, bu yüzden size artık nakit de satmıyoruz, çıkın dükkanımdan’ diyerek eşimi kovmuş. Bunun üzerine eşim ve 7 yaşındaki çocuğum sokak ortasında sinir ve üzüntüden ağlamaya başlamış.”

Eşinin, dükkandan çıktığında kendisini aradığını ifade eden Oğuz, ilgili elbisenin sipariş usulü özel hazırlanıp getirildiği için başka bir yerden alma şanslarının olmadığının altını çizdi. Oğuz, şöyle devam etti: “Durumu öğrendiğimde bu defa ben gittim kıyafeti almak için. Kıyafetin başka yerde olmadığını ve çocuğumun çok üzüleceğini belirterek elbiseyi almak istedim. Firma sahibi elbiseyi satmayıp beni de dükkanından kovdu. Paramızla o kıyafeti alamadığımız gibi çocuğum, arkadaşları arasında çok üzüldü.”

Elbisenin yalnız o mağazada satılması sebebiyle zorluk yaşadıklarını kaydeden Oğuz, “Firma, bu ürünü başka yerden bulamayacağımızı bildiği için kredi kartı veya nakit olarak bu ürünü bize satmadı. Bilinçli olarak bizi mağdur etti.” şeklinde konuştu.

Yaşadıkları sıkıntının ardından Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetmenliği Müdürlüğü’ne şikayette bulunan Ahmet Oğuz, ilgili iş yerine para cezası verilmesini sağladı. Bursa Valiliği Ticaret İl Müdürlüğü’nden Müdür Vekili Ahmet Demirtaş imzası ile Oğuz’a gönderilen cevabi yazıda şöyle denildi: “Müdürlüğümüze intikal eden şikayetinizle ilgili olarak 14.05.2014 tarihindeki yazıda bildirilen ‘Hakan Bebe- Hakan Yarış’ ünvanlı iş yerine gidilerek gerekli incelemeler yapılmış olup, konu ile ilgili olarak söz konusu firmaya idari para cezası uygulanmıştır.”

"PATRONUN EMRİ İLE ÜRÜNÜ SATMADIK"

Söz konusu firma yetkilisi, “Sizi bu konu ilgilendirmiyor” diyerek konuşmak istemedi. Telefonla görüşülen bir firma çalışanı ise yaşananları doğruladı. Okulla anlaşmalı oldukları için kredi kartı ile satış yapmak istemediklerinden, veli ile satış görevlisi arasında tartışma yaşandığını belirtti. Kredi kartı tartışması sonrasında velinin parayı satış görevlisinin yüzüne doğru fırlattığını iddia eden firma çalışanı, bunun üzerine elbisenin kendilerine satılmadığını savundu. Kendilerine bu konuda rapor tutulup ceza yazıldığını doğrulayan ismini vermek istemeyen firma çalışanı, daha sonra bayanın eşinin de gelmesine rağmen patronun talimatı gereği 45 TL’lik ürünü satmadıklarını sözlerine ekledi.

"DÜKKAN SAHİBİ KEYFİ OLARAK ‘SATMIYORUM’ DİYEMEZ"

Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Sıtkı Yılmaz, Tüketici Kanunu’na göre, bir malın keyfi gerekçelerle müşteriye satılmamasının cezai müeyyide gerektirdiğini söyledi. Kanuna göre, vitrinde olan herhangi bir malın satılmasına engel bir makul gerekçe yoksa, satışının engellenemeyeceğini bildiren Yılmaz, şunları söyledi: “Ben şuna satarım, buna satmam diye bir şey yok. Bu bir suç teşkil eder. Bundan Gümrük Ticaret Bakanlığı ve illerde ise ticaret il müdürlükleri sorumludur ve denetim yapıp ceza yazar. Bir malın satışı engellenemez, bir iş yeri sahibi bir tartışma sonrasında duygusal olarak; ‘ben satmıyorum’ diyemez. Bir kişi ben bu malı almak istiyoruz dediği zaman satmaktan başka yolu yok.”

Firma sahibi ile müşteri arasında yaşanan tartışmadan müşterinin mağduriyet yaşaması halinde dava açma hakkının da bulunduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Tüketici başka bir hakaretle karşılaşmışsa suç duyurusunda da bulunabilir. Eğer kendileri ve çocukları bu durumda maddi manevi zarar görmüşse maddi manevi tazminat davası açabilir.” şeklinde konuştu. TÜDEF Başkanı Sıtkı Yılmaz, ayrıca okulların öğrenci kıyafet ve gereçlerini kendi lehine belirli firmalarla daha ucuza alabiliyorsa anlaşmanın normal, ancak uçuk kar marjının konulmasının ise sakıncalı olduğunu sözlerine ekledi.

CİHAN