Mülteci babanın hüzünlü hikayesi
Suriyeli Adnan Ahmad, ülkesinde süren iç savaş nedeniyle biri yaşamını yitiren, biri rejim kurşunu yüzünden yatağa mahkum durumda olan, diğeri ise kaybolan evlatlarının acısını yaşıyor.
Yaklaşık 4 yıl önce Humus'tan kaçarak Hatay'ın Reyhanlı ilçesine
sığınan 4 çocuk babası Adnan Ahmad'ın (59) evlatlarının herbirinin
farklı hayat hikayesi bulunuyor.
Baba Ahmad, AA muhabirine, henüz 22 yaşındaki oğlu Abdul'ün varil
bombasının kendisine isabet etmesi yüzünden hayatını kaybettiğini,
33 yaşındaki Üsem'in de 1,5 yıl önce gittiği Sarmada kasabasından
geri dönmediğini ve ondan bir daha haber alamadığını söyledi.
Diğer oğlu Kolal'ın (31) ise evinden iş yerine gittiği sırada
keskin nişancılar tarafından hedef alındığını ve vücuduna isabet
eden kurşun nedeniyle yatağa mahkum olduğunu anlatan Ahmad, bir
babanın yaşayabileceği en büyük acıları yaşadığını kaydetti.
"SAVAŞ BANA EVLAT ACISI YAŞATTI"
Oğlunun yaklaşık 4 yıldır yatağa mahkum yaşadığını ve bakımının zor
olduğunu belirten Ahmad, şunları aktardı:
"Savaş bana en çok evlat acısı yaşattı. 4 çocuğum ve her birinin
ayrı bir acısı var. Biri yaşamını yitirdi, diğerinden 1,5 yıldır
haber alamıyorum, kızım yanımda, diğer oğlum da yatağa mahkum.
Oğlumun (Kolal) yaşadığına şükrediyoruz. Hatay'da birkaç kez
ameliyat oldu. Şimdi yatağa mahkum olarak yaşamını sürdürecek. Ona
çocuk gibi bakıyoruz. Yanından bir an olsun ayrılmıyoruz. Eşim de
hasta, o yüzden oğlumla sadece ben ilgileniyorum. Yemek ve temizlik
ihtiyaçlarını karşılıyorum. Haftada bir sakal tıraşını yapıyorum.
Maddi imkansızlıklarımız olduğu için bezi ve diğer ihtiyaçlarını da
karşılayamıyoruz."
Oğlunun mahkum olduğu yataktan kalkarak dışarıya çıkmak istediğini
ifade eden Ahmad, akülü tekerlekli sandalyeye ihtiyaçlarının
olduğunu, bunun için de kendilerine uzanacak bir yardım eli
beklediklerini söyledi.
"ŞÜKÜR HALA HAYATTAYIM"
Yatağa mahkum olan Kolal Ahmad (31) ise yaşayabildiğine hala
inanamadığını belirtti.
Türkiye'ye ağır yaralı olarak geldiğini anlatan Ahmad, "Evden işe
gidiyordum. Ne olduğunu anlamadan belimde sıcaklık hissettim ve
sonrasını hatırlamıyorum. Ailem beni ilk etapta Humus'ta birkaç
sağlık merkezine götürmüş ancak oradaki imkanlarla tedavim çok
sürmedi. Türkiye'ye geldik ve burada biraz daha iyiyim. Mermi
omuriliğime isabet etmişti. Çok şükür hale hayattayım" diye
konuştu.
Yorumlar