MİT’e ait TIR’ları durduran askerler ‘casusluk’ iddialarını kabul etmedi

Adana’nın Ceyhan ilçesi Sirkeli Gişelerinde 19 Ocak günü durdurulan MİT’e ait TIR’lara yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet Başsavcı Ali Doğan, tarafından hazırlanan iddianame Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul...

Google Haberlere Abone ol
MİT’e ait TIR’ları durduran askerler ‘casusluk’ iddialarını kabul etmedi

Adana’nın Ceyhan ilçesi Sirkeli Gişelerinde 19 Ocak günü durdurulan MİT’e ait TIR’lara yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet Başsavcı Ali Doğan, tarafından hazırlanan iddianame Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edildi. Savcı, Adana ve Ankara Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğüֹ’nde görevli askeri personellerden şüpheli Ö.K., H.G., G.M., H.K., B.K., H.Ö., E.T., H.İ.K., A.Y., M.Ö., C.K., H.Ü. ve S.Y., hakkında ‘devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme’ suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar; ‘devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla açıklama’ iddiasıyla müebbet hapis cezası istedi. Tutuksuz sanıklar, iddianamedeki ifadelerinde, ‘casusluk’ iddialarını reddetti.

‘UYUŞTURUCU MADDE KAÇAKÇILIĞIYLA İLGİLİ ÖNLEME DİNLEMESİ YAPTIK’

Olay tarihinde Ankara İl Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü İstihbarat Kısım Amiri olan şüpheli H.G. (32), bir uyuşturucu madde kaçakçılığı olayıyla ilgili mahkeme kararına istinaden önleme dinlemesi yapıldığını belirtti. Beyanlarında, Devletin güvenliği, iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgileri temin etmediğini ve kimseye aktarmadığını vurgulayan H.G., “Haberlerden bizim şüphe ettiğimiz TIR’ların MİT'e ait olduğunu öğrenince önleme dinlemesindeki şahsın MİT personeli olduğunu anladım. Bu nedenle de mahkeme kararıyla bu önleme dinlemesini 20 Ocak 2014 günü sabahleyin sonlandırdık. Belgeler İl Jandarma Komutanlığında kayıtlıdır. Dinlemeye aldığımız şahısların meslek bilgilerini bilmediğimiz için MİT mensubu olup olmadıklarını bilmiyorduk. Çünkü sistemimizde kişilerin meslek bilgilerini içerir veri tabanı yoktur. Ben herhangi bir terör veya çıkar amaçlı illegal örgüt veya yapılanma içerisinde bulunmadım. Bütün telefon görüşmelerimi askeri hiyerarşi içerisinde yaptım.” dedi.

‘TIR’LARIN MİT’E AİT OLDUĞUNU ÖĞRENİNCE VİCDANEN RAHATSIZ OLDUM’

İddianamede adı geçen 13 şüpheli askerden G.M.(32) ise 8 Ocak 2014 tarihinde Jandarma Çavuş M.Ö.’nün ‘uyuşturucu kaçakçılığı’ konusunda ‘önleme’ dinlemesi isteğinde bulunduğunu kaydetti. Şahısların aralarındaki görüşmeyi detaylandırmak amacıyla 14 Ocak 2014 günü mahkemeden yeni bir karar aldığını hatırlatan G.M. ifadelerinde özetle, şunları söyledi: ”19 Ocak 2014 günü gece saat 04.00 suları olmuştu. Yüzbaşı H. ile evinin yakınında buluştuk. Kendisine durumu arz ettim. 3 tane TIR gördüğümü, üzerlerinde de konteyner yük ve bunların terör örgütlerine giden silah ve patlayıcı madde olabileceğini söyledim. Çünkü daha önce iki aylık dönem içerisinde, takip ettiğimiz dosya kapsamında İstanbul’dan çalınan çeşitli araçlar Ankara üzerinden Hatay'a oradan da Suriye'ye kaçırıldığını tespit etmiştik. Bu şahıslardan da 19'u tutuklanmıştı. Şahıslarda 3’nün El–Kaide terör örgütünün üyesi olduğunu öğrenmiştim. 22 araçtan bir tanesinin de TIR olduğunu biliyordum. Bu yüzden buna benzer bir faaliyet olabileceğini düşündüm. Yaptığım ihbara konu TIR’ların MİT'e ait olduğunu öğrenince vicdanen rahatsız oldum ve 3 Şubat günü Yarbay E.T. ile İçişleri Bakanlığı müfettişlerine bilgi verdim. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum.”

Ankara Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli Jandarma Astsubay M.Ö. (30), 07.01.2014 tarih ve 2014/51 sayılı Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen dinleme kararındaki telefon numaralarının kendisince tespit edildiğini dile getirdi. Dinleme kararlarındaki kişilerin MİT personeli olduğuna dair herhangi bir bilgisinin olmadığını ileri süren M.Ö., dinlemelerin ‘adli’ değil ‘önleme’ kapsamında olduğunu söyledi. M.Ö., ifadelerinde “Önleme dinlemesi esnasında numaraların kime ait ya da kimin kullanımında olduğunu tespit edebiliyoruz. Bunun haricinde bu kişilerin görevlerine ilişkin bir bilgi sorgulama yaptığımız ekranlarda gözükmemektedir.” açıklamasını yaptı.

Ankara İl Jandarma Komutanlığında İstihbarat Şubesi’nde görevli A.Y.(40), kimlerin Adana İl Jandarma Komutanlığı’na ihbarda bulunduklarını bilemediğini öne sürdü. A.Y., “Ekranda izlediğim bu araçların TIR mı, otomobil mi olup olmadığını tespit etmemiz mümkün değildir. Araçların MİT'e ait olup olmadıklarını da buradan anlamamız söz konusu olamaz. Yaptığım işlem tamamen görevim gereği olup, yasaldır.” dedi.

TIR’LARDAKİ MALZEMELERİN CİNSİ YAZILMADI: ÜÇ TIR’DA DA…..OLDUĞU ANLAŞILINCA

Şüphelilerden B.K. (40) iddianameye yansıyan ifadelerinde şunları söyledi: “TIR’ların peşinde keşif unsurumuz vardı. Bu nedenle Ceyhan'a geleceğini düşündük. Saat 12.00’de TIR’lar geldi. Birinci TIR’ın arkasında Audi marka bir araç vardı. TIR’lar bekleme yerine alındı. Audi marka araç ihbarda geçmiyordu, ancak TIR’larla hareket ediyordu. TIR’lar gelmeden önce hangi ekibin hangi TIR’a bakacağı belirlenmişti. Ancak Audi marka araca bakacak görevlendirilmediğinden ona ihtiyat unsurumuz müdahale etti. Bu araç ihtiyat unsurunun ‘dur’ demesine rağmen aracı üzerlerine sürdü. 10 metre ileride durdu. Bu sırada gazetelerde yer alan silah doğrultma konusunda kimse emir vermedi. Tüm aramalarda emniyet unsurunun hareket tarzı budur. MİT personeli, çevirmeden 15-20 dakika sonra (kurumunu) söyledi. Bunun üzerine arama unsurundaki personel TIR’a çıktı. Kasaları pense ile açıp içinde ………olduğunu söylediler. Her üç TIR’da da......olduğu anlaşılınca, ön taraftan da bağrışmalar gelince, Audi marka aracın yanına yanaştım. Oradaki MİT personeli olan kişi kimlik göstermiyordu. En sonunda ‘bakın bakalım ben kimmişim’ dedi. Bakıldığında MİT mensubu olduğu anlaşıldı.”

‘BANA ÜÇ TIR PLAKASI SÖYLENDİ’

İddianamede, tanık olarak dinlenen Adana İl Jandarma Komutanlığı 156 Harekat Merkezinde görevli Uzman Jandarma Çavuş B.F., “19.01.2014 günü sabah saat 07.30 sıralarında Ankara kodlu bir telefon çaldı. Ben telefonu açtım; karşıdaki kişi direk bilinçli bir şekilde ‘not alıyor musun?’ dedi. Bana üç tane TIR plakası söyledi. Bu TIR’ların geceleyin saat 02.00’da Ankara'dan çıktığını, Adana iline girmiş olabileceğini ve silah taşıdığını bildirdi. Bende ona ‘Ankara'dan buraya geliyorsa başka illere bildirdiniz mi?’ dedim. Şahıs soru sormama izin vermeden telefonu kapattı.” dedi.

48 sayfalık iddianamenin “Somut suçlara yönelik değerlendirmeler” bölümünde savcı Ali Doğan, “Adı geçen şüphelilerin eylemlerinin tümü birlikte değerlendirildiğinde atılı suçları işlediklerine ve bir mizansen çerçevesinde bu olayı gerçekleştirdiklerine ilişkin somut ve güçlü pek çok delil elde edilmiştir. Soruşturma içeriği dikkate alındığında mevcut somut deliller bulunması, kasıtlarının, suça iştirak iradelerinin yoğunluğu, şüphelilerin konumları, görevleri gereği delilleri karartma şüphelerinin devam ettiği; dosyada güçlü somut deliller olduğu ve söz konusu suçlara yasada öngörülen cezaların miktarı dikkate alınarak şüphelilerin tensiben tutuklanmasına yönelik yakalama emri çıkartılması.” talebinde bulundu.

Diğer şüpheliler ve iddialar hakkındaki dosyanın bu dosyadan ayrıldığı ve soruşturmanın devam ettiği belirtilen iddianamede, suç tarihinde Adana İl J. Komutanı olan Ö.Ç., Ceyhan Jandarma Komutanı E.Y., Pozantı J. Komutanı U.Y. ve diğer soruşturması izne tabi kişiler için HSYK’dan izin istendi. CİHAN

Yorumlar