MİT Kanunu değişikliğine baro yorumu: Olağanüstü hal dönemlerini aratacak

Ankara Barosu, devlet istihbarat hizmetleri ve Milli İsithbarat Teşkilatı Kanunu’nda yapılan yapılacak olan değişikliklerle ilgili açıklama yaptı.

Google Haberlere Abone ol
MİT Kanunu değişikliğine baro yorumu: Olağanüstü hal dönemlerini aratacak

Ankara Barosu, devlet istihbarat hizmetleri ve Milli İsithbarat Teşkilatı Kanunu’nda yapılan yapılacak olan değişikliklerle ilgili açıklama yaptı. Baro, yaptığı açıklamada MİT Kanunu’nun olağanüstü hal dönemlerini aratacak özgürlük kısıtlamalarını, uygulamaları işaret ettiği vurgulandı.

Ardı ardına TBMM’ye sunulan tasarı ve tekliflere bir yenisinin daha eklendiğini bildiren baro, yaptığı yazılı açıklamada “İki dönem Çankırı Barosu Başkanlığı yapmış avukat İdris Naim Şahin ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu Alpaslan Kavaklıoğlu tarafından sunulan teklifle 2937 sayılı devlet istihbarat hizmetleri ve Milli İsithbarat Teşkilatı Kanunu'ndan önemli değişiklikler yapılması hedefleniyor.” dedi.

Düzenlemeye ilişkin görüşlerini kamuoyu ile paylaşma zorunluluğu hissettiğini belirten baro, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Başından bu yana yanlış olduğunu ifade ettiğimiz 'torba kanun' denilen yasa yapma tekniğiyle hiç ilgisi olmayan bir yöntemle, toplum ve ilgililerin bilgi ve görüşünden kaçırılarak yürürlüğe sokulan bu bir dizi düzenlemenin ortak noktası, çağdaş bir demokrasi için vazgeçilmez önemde olan kuvvetler ayrılığı ilkesini yok edecek bir yaklaşımla, siyasi iktidarla şekillenen yürütmenin yargı ve yasama üzerindeki ağırlık ve etkinliğinin arttırılması, keyfiliği cesaretlendiren bir merkezileşme ile kişi hak ve özgürlüklerinin teknik detaylara indirgenmesidir. Niyet ve girişimler, seçim sürecine doğru, adı konulmamış bir çekişme üzerinden olağanüstü hal dönemlerini aratacak özgürlük kısıtlamalarını uygulamaları işaret etmektedir.”

Son dönemde yoğunluk kazanan bu tür yasal düzenlemelere özel bir önem verilmesi gerektiğini düşünene baro, açıklamasını şöyle tamamladı: “Demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinin bu denli ayaklar altına alındığı, yasama faaliyetinin işlevsizleştirilerek itibarsızlaştırıldığı, hukuki güvenlik ve belirlilik ilkeleri başta olmak üzere kişi hak ve özgürlüklerinin yok sayıldığı, yalan, tehdit ve hakaretlerle korku ve baskı ortamı yaratılarak oto sansür uygulamalarının yaygınlaştırıldığı, bütün yönetimin tek bir kişinin insiyatif ve iradesine bırakıldığı böylesi bir olağan üstü hal döneminde, Ankara Barosu, doğruyu ve söylenmesi gerekeni söylemeye devam edecektir.”

CİHAN

Yorumlar