MHP'li Vural: Balkon konuşmasında Zarrab ile Kutub niye yoktu
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, "Türkiye hala yolsuzluğu ve rüşveti güçlü delillerle ortaya konulmuş bir başbakan tarafından yönetiliyor.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Oktay
Vural, "Türkiye hala yolsuzluğu ve rüşveti güçlü delillerle ortaya
konulmuş bir başbakan tarafından yönetiliyor. Bu iddiaların
cevabını muhakkak yargıda vermek zorundadırlar. Sandıkta aklanmak
mümkün değildir." dedi. Vural, Başbakan’ın balkon konuşmasında
gözlerinin Reza Zarrab, Yasin El Kadı ile Usame Kutub'u aradığını
söyledi.
Vural, 30 Mart'ta yapılan yerel seçimlerden sonra MHP adayı Hüseyin
Sözlü'nün sandıktan çıkması üzerine Adana seçimleri ile ilgili
manipülasyon yapılmaya çalışıldığını söyledi. Vural, Adanalılara
gösterdikleri teveccühten dolayı teşekkür ederken, "Bu seçimlerde
yaşadıklarımız geçen seçimlerde yaşadıklarımızın benzeridir. Somut
iddialara bir şey diyeceğimiz yok. Ancak Ankara'dan talimatla bu
iradeyi değiştirmek için yapılan baskılara karşıyız. Bu süreç
içerisinde tartışmalara şehadet ediyoruz. Başbakan yardımcısı Beşir
Atalay Adana'nın da ismini sayıp değişiklik olabilir demiştir. Bu
iddialardan dolayı Adana üzerinde bir manipülasyon olacağı endişesi
taşımaktayız. Sandıktan çıkan iradeye sahip çıkacağız. Adana
Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü'dür, soyut iddialar bu
sonucu değiştirmeyecektir. 100 kere de yapsanız bu seçimi bugün de
Hüseyin Sözlü çıkacaktır. 15 ilçeden 8'ini MHP kazanmıştır.
Adanalılar sözünü söylemiştir maç mertçe oynanmıştır. Tepeden inme
anlayışlarla seçimi çarpıtmak doğru değildir." diye konuştu.
MİLLİ İRADENİN HANGİ AMAÇLAR İÇİN KULLANILDIĞI NET OLARAK
GÖRÜLDÜ
MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Başbakan'ın seçimlerin
ardından yaptığı 'balkon' konuşmasında yanında Rıza Zarrab, Yasin
El Kadı ile Usame Kutub'un eksik olduğunu söyledi. Vural, "Sayın
Başbakanın yaptığı balkon konuşmasında gerçekten yolsuzluk ve
rüşvetin sandıkla ve milli iradeyle aklanma aracı olarak
kullanıldığını müşahede ettik. Gerçekten orada parti yöneticileri
yok, parti kurmayları yoktu. Danışmanları ve ailesiyle verilen
resmi vekillerin ve yöneticilerin de sorgulaması gerekiyor. Adeta
bir haneden ve saltanat görüntüsü bulunmaktaydı, bir aile şirketi
vardı. Türkiye'nin her yerinde bu partiye gönül veren,
yöneticilerinin mücadele ettiği böyle bir ortam içeresinde o balkon
konuşması içerisinde verilen aile fotoğrafı aslında milli iradenin
hangi amaçlar için kullanıldığını açık ve net bir şekilde ortaya
koymuştur." diye konuştu.
Yolsuzluğun sembolü olan bakanlar Zafer Çağlayan ve Egemen Bağış'ın
Başbakan'ın yanında olduğunu hatırlatan Vural, şunları kaydetti:
"Mutlu aile tablosunda vatandaşlarımızın gözleri Rıza Zarrab'ı
aramıştır. Dolayısıyla eksik Yasin El Kadı ve Usame Kutub o
balkonda niye yoktu diye gerçekten biz de kendimize sorduk. Bu
resim bu aile fotoğrafı aslında Türkiye'yi yöneten zihniyetin,
AKP'ye oy veren insanlardan ne kadar kopuk olduğunu, AKP'ye oy
veren insanların iradesinin dışında hangi amaçlar için bu iradeyi
kullandığını ortaya koyması açısı bakımından son derece önemli bir
fotoğraftı. Bu adeta helale meydan okuma, helal oylara meydan
okumadır. Haram düzenine, haram saltanatına selam durmadır.
Kurumların baskı ve şantajla yöneltildiği bir dönemde medya
havuzları kurulmuş, ihale havuzları kurulmuş, medya
manipülasyonları yapılmış, sosyal medya susturulmuş. Gerçekten bu
süreç içerisinde asrın en büyük yolsuzluk ve rüşvet kara para
aklama operasyonunda 4 bakan istifa etmiştir. Dolayısıyla bunu
başbakan hukuk önünde, iddiaların önünü kesmek yerine sandıkta
gücünü kullanarak bu iddialara sandık yoluyla bir aklama merci
olarak sunmuştur. Seçimler bir mahkeme yerine konularak bütün bu
hukuksuzluklar rüşvetin yolsuzluğun üstünü örtmek için kılıf olarak
kullanılmamalıdır. Başbakan bir kutuplaşma siyaseti ile düşman
üreterek kendi ayıbını örtme gayreti içerisindedir. Bu son derece
tehlikeli bir gidişattır, yanlış bir üsluptur. Türkiye hala
yolsuzluğu ve rüşveti güçlü delillerle ortaya konulmuş bir başbakan
tarafından yönetiliyor. Bu iddiaların cevabını muhakkak yargıda
vermek zorundadırlar. Sandıkta aklanması mümkün değildir. Takipçisi
olacağız."
Toplantıya Adana milletvekilleri ile Büyükşehir Belediye Başkan
adayı Hüseyin Sözlü de katıldı.
CİHAN
Yorumlar