MHP İzmir adayı Taşer: Hayatımda bu kadar baskıcı, despot bir dönem görmedim

MHP İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Murat Taşer, AK Parti iktidarının ülkeyi baskı altına aldığını belirterek, “Ben hayatımda böyle bir karanlık, bu kadar baskıcı, bu kadar despot bir dönem geçirdiğimi hatırlamıyorum.

Google Haberlere Abone ol
MHP İzmir adayı Taşer: Hayatımda bu kadar baskıcı, despot bir dönem görmedim

MHP İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Murat Taşer, AK Parti iktidarının ülkeyi baskı altına aldığını belirterek, “Ben hayatımda böyle bir karanlık, bu kadar baskıcı, bu kadar despot bir dönem geçirdiğimi hatırlamıyorum.” dedi. Taşer, yolsuzluk iddialarıyla ilgili olarak da, “Hükümet Kabinesi'ndeki bazı insanlar bu işlere bulaşmışlar. Yanlışlar doğru olmuş. Bunlar kendi aralarında, ‘Ya öbürü bu kadar yapmış da ben neden yapamamışım?’ telaşı başlamış. Kendi aralarında rekabet başlamış. Genç bir delikanlının birisi gelmiş, dört tane bakanı esir almış. İçişleri Bakanı, ‘Sana bir şey olmaz, ben kendimi önüne atarım.’ diyor.” şeklinde konuştu.

‘TEK SUÇLU BİNALİ YILDIRIM DEĞİL’

AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Binali Yıldırım’la ilgili, işadamlarından para toplandığı ve toplanan paralarla birkaç gazete ile televizyonun satın alındığı iddiaları ile hükümete yönelik yolsuzluk ve rüşvet iddialarına da değinen Murat Taşer, “Hadise yalnız Binali Bey’le ilgili değil. Genç bir delikanlının birisi gelmiş, dört tane bakanı esir almış. İçişleri Bakanı, ‘Sana bir şey olmaz, ben kendimi önüne atarım.’ diyor. Bir bakan da 700 bin liralık bir kol saatini hediye alabilecek derecede artık şaşırmış vaziyette. Bizim için en kutsal olan umre ziyaretlerini bile adamın özel uçağında, adamın masrafıyla ailece gidilip gelinebilecek hale getirdiler. Kabine'deki bazı insanlar bu işlere bulaşmışlar. Yanlışlar doğru olmuş. Şimdi bir belediye başkanlığına talip olmak, çok fazla değişik hasletleri gerektirir. Milletvekili olabilirsiniz ama belediye başkanlığı dediğiniz zaman adamın yedi sülalesini, yedi göbeğini araştırırlar. Aileni, bacanağını, çocuğunu, kayınpederini, yani hepsini araştırırlar ve ortaya çıkarırlar. Bu tek kişilik bir seçim. Buraya aday olan kişiler her şeyi göze alarak çıkmalı ve bunun da hesabını verebilmeli.” dedi.

‘KAMU İHALE KANUNU 60 KEZ DEĞİŞTİRİLDİ’

AK Parti’nin iktidara geldiği 2003’ten bu yana Kamu İhale Kanunu’nun yaklaşık 60 kez değiştirildiğini söyleyen MHP adayı Taşer, “Bunlardan 30 tanesi kanun şeklinde, diğer 30 tanesi de kanun hükmünde kararname şeklinde yapıldı. Her ihaleye bir kanun değişikliği yapmışlar. İktidar, halkımızdan aldığı yüzde 50 oyun vermiş olduğu güçle bir güç zehirlenmesi yaşamaya başladı.” dedi. Türkiye’de medyanın, işadamlarının, STK’ların susturulduğu bir dönem yaşandığını iddia ederek, “Böyle bir dönemde sağlıklı bir yapının oluşmasını bekleyebilir misiniz? Bunlar özgürce konuşamıyor. Artık bu sesin yükselmesi lazım. Bu sesler yükselmediği taktirde çok daha kötü, demokratik yaşamımızla bağdaşmayacak kanunların sırada geleceğini herkesin düşünmesi lazım. Herkesin ortak bir sesi 30 Mart’ta mutlaka sandığa yansıtarak vermesi gerekir. Biz MHP olarak projelerimizle belediyelerimize hazırız.” dedi.

‘METROYU BİTİREMEZLER’

İzmir’deki mevcut CHP'li yerel yönetimi de "çok başarısız" olarak değerlendiren Taşer, “İzmirliler büyük sıkıntı içinde. Mevcut yönetim, geçirdiği 10 yılda çok başarısız. 11,7 kilometrelik metro hattını, biz 3,5 yılda vatandaşların hizmetine sunduk. Bizden sonra 5 kilometrelik metroyu mevcut yönetim bitiremedi ve bitirmesi de mümkün değil gibi görünüyor. Haziran ayında açılacağını söylüyor ancak araştırmalarımıza göre yılbaşını dahi bulacak ve belki de geçebilecek.” dedi.

‘SÜPERMEN DEĞİLİZ AMA BİLENİ BİLİR, BULURUZ’

AK Parti hükümetinin 2012 yılında İzmir’den 37,2 milyar lira vergi topladığını, bunun karşılığında 7,6 milyar liralık yaptırım yaptığını söyleyen Murat Taşer, “Oysa 2012’de Konya’dan 1,9 milyar lira vergi toplayıp 4 milyar lira yatırım yaptılar. 10 yıldan beri zaten haksız bir şekilde cezalandırılan İzmir’in, önümüzdeki günlerde MHP belediyeciliğiyle tanışıp kamuoyuna yeni hizmetleri sunacağı gün gibi aşikâr.” diye konuştu. Kendisinin çekirdekten yetişme belediyeci olduğunu ifade ederek, “Biz süpermen değiliz, kimse süpermen aramasın ancak biz bileni biliriz, bileni buluruz. Burhan Özfatura döneminde İzmir’de her birimiz kendimizi lider hissederek çok güzel bir ekip oluşturduk. Bu ekip, Büyük Kanal projesinden metroya, metrodan dar gelirli vatandaşlarımıza yönelik 32 bin toplu konutu tamamlayıp teslim etmiş bir ekip. Ben de bu ekipte yer aldım.” dedi.

‘DAR GELİRLİ VATANDAŞLAR İÇİN 20 BİN KONUT ÜRETECEĞİZ’

En büyük projelerinden birinin, dar gelirli vatandaşlar için acilen 20 bin toplu konut üretmek olduğunu söyleyen Taşer, “Yaptığımız projeler toplu konut açığını kapatmaya yetmeyeceği için özel sektörün önünü açacağız. Bunun için şu an kısıtlanmış vaziyette olan imarlı arsalar üretip özel sektöre de bu imkanları tanıyacağız. Bizim derdimiz, dar gelirli vatandaşlarımızın faydalanabileceği konutlar üretmek. İzmir, ulaşımda da çok geri kalmıştır. İnanılmaz şekilde trafik sıkışıklığı söz konusu. Gün geçtikçe bu artacaktır. Tüm imkanlarımızı seferber ederek, ulaşım konusunda geri kalmış İzmir’i normal muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak için elimizden gelen her türlü çabanın içinde olacağız.” dedi.

‘ARABESK BELEDİYECİLİK SONA ERMELİ’

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ne kadar borcu olduğunun kamuoyuna açıklanmadığını savunan Murat Taşer, göreve gelmeleri halinde ilk iş olarak belediyenin envanteri ve borcunun ne olduğu konusunda çalışma yapacaklarını kaydetti: “Önce rehabilite etmemiz lazım. Belediyenin borcunun ne kadar olduğu kamuoyuna açıklanmamış. Bu arabesk belediyecilik yönteminin kaldırılması gerekiyor. Yerel yöneticiler ahlâklı olmalı, temiz olmalı, hesap verebilir olmalı, şeffaf olmalı. Her yıl belediyenin envanteri kamuoyuna açıklanmalı. Şu kadar borcum var, bu borcun karşılığı da işte gemi aldım, tramvay yaptım vs. işte ne yaptıysa her yıl bunu kamuoyuna hesap olarak verebilmeli. Biz iki ayda bir, ben başta olmak üzere ilgili daire başkanlarım sanal ortamda vatandaşla karşı karşıya geleceğiz. Vatandaş bize soracak, biz de her sorulana cevap vereceğiz. Böylece sanal halk günleri yapacağız. Vatandaştan kaçarak belediye başkanlığı olmaz. İzmir’de hiçbir vatandaşımız, belediyelik bir işi yaptırmak için gidip parti teşkilatlarında tanıdık birisi var mı diye uğraşmayacak. Belediye, vatandaşın dostudur. Kimse kimseyi aramak zorunda kalmayacak.”

'İZMİR’DE SEÇİM, MHP İLE CHP ARASINDA GEÇECEK’

Her sabah saat 08.00’de seçim çalışmalarına başladıklarını, saat 03.00’lere kadar çalıştıklarını ifade eden Taşer, “Moralimiz son derece yüksek. İktidar partisinin adayı devletin gücünü arkasına almış, pervasızca kullanıyor ve müthiş baskı yapıyor. Yerel yönetimin adayı da belediyenin gücünü almış, o da müthiş baskı yapıyor.” dedi. İzmir’de yerel seçimlerin MHP ile CHP arasında geçeceğini öne sürerek, “Bu noktada İzmirli seçmenin çok açık farkla Büyükşehir ve ilçe belediyelerinde MHP diyeceğine inanıyoruz. Vatandaşlarımız bize güvensinler, biz onları hiç aldatmadık, onlara hiç yalan söylemedik.” şeklinde konuştu. CİHAN

Yorumlar