MEB müfettişleri, sorgu odasına karşı çıkan velileri tehdit etti
Kahramanmaraş’ta özel bir okulda müfettişlerin çocuklara siyasi sorular sormasına tepki gösteren bir grup veli, Milli Eğitim Bakanlığı müfettişlerinin tehtidiyle karşılaştı.
Kahramanmaraş’ta özel bir okulda müfettişlerin çocuklara siyasi
sorular sormasına tepki gösteren bir grup veli, Milli Eğitim
Bakanlığı müfettişlerinin tehtidiyle karşılaştı. Velilerin
tehditlere aldırış etmemesi üzerine müfettişler okulu terk etmek
zorunda kaldı. Geçen hafta da müfettişlerin okulda olduğunu anlatan
bir veli, "Çocukların yaşı siyaset konuşmaya müsait değil,
haberlerde büyüklerimizin ettiği hakaretleri, iftiraları
çocuklarımız duymasın diye televizyonun sesini kısıyoruz."
dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB)'nın 28 Şubat sürecindeki ikna
odalarını hatırlatan sorgu uygulaması Kahramanmaraş’taki okullara
da yansıdı. Siyasi propaganda yapıldığı gerekçe gösterilerek MEB’in
görevlendirdiği müfettişler, Özel Kahramankent Ortaokulu’nda küçük
yaştaki çocukların ifadesini almak istedi. Öğrencilerin bir kısmı
olayı anne-babalarına bildirdi. Okulda toplanan bir gurup veli
uygulamanın sona erdirilmesini, velisi olmadan 18 yaş altındaki
çocukların bir odaya çekilip ifadelerinin alınamayacağını dile
getirdi. Bunun üzerine veli ve bazı okul öğretmenlerini savcı ve
polis zoruyla ifade almakla tehdit eden müfettişler okulu terk
etmek zorunda kaldı.
Müfettişler ve okul öğretmenleri arasında geçen bir kısım
diyaloglar cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntülerde
ortaokul çağındaki çocuğu tek başına sorguya çeken görevli
müfettiş, velilerin görüşme talebini ileten öğretmeni tersleyerek
kapıyı kapatmasını istiyor. Daha sonra içeride olup bitenleri
anlamak isteyen bir öğretmeninin öğrenciden görüntü almak
istemesine sinirlenen müfettiş, ‘bizden izinsiz görüntü
çekemezsiniz’ diyerek öğretmeni savcılığa suç duyurusunda
bulunmakla tehdit ediyor.
Kayda alınan bir başka görüntüde ise okulun kapatılacağı endişesine
kapılan bir öğrenci ağlayarak öğretmeninin yanına geliyor. Öğrenci,
"Hocam okulu kapatacak diyorlar, laboratuarı söküyorlar, okul
kapanacak diyorlar." diyor. Öğrencinin ağladığını gören bir
öğretmen ise “Ne oldu? Kim diyor? Yok oğlum şaka yapıyorlar, okulda
herhangi bir sıkıntı var mı? Okulda kendilerine göre soru
soruyorlar ya, Allah'ın izniyle bu okulda hiçbir şey olmaz, sen
canını sıkma, moralini bozma, eğitim öğretimine devam et." diyerek
öğrencisine tesellide bulunuyor.
"POLİS GETİRİP İFADELERİNİZİ ALIRIZ"
Uygulamanın hukuki olmadığını siyasi olduğunu savunan bir öğrenci
velisi, "Müfettişler iyi niyetli değiller. Çünkü beni tehdit etti
müfettiş, ‘senle mahkemede görüşürüz’ dedi. Bu uygulama hukuki
değil, siyasi. Öğrenci ve velilerine ‘AK Parti'ye oy verin’ baskısı
yapılıyor. Bu okulda AK Partili de olabilir, MHP’lide olabilir,
CHP’lide olabilir herkesin hakkı vardır. Benim çocuğuma Erdoğan’la
ilgili sorular sorulamaz, ben izin vermiyorum. Erdoğan’ı
sever-sevmez şuanda daha yaşı müsait değil. Bir insan her parti
liderini sevebilir sevmeyedebilir velilerde, öğretmenlerde okul
dışında siyasi faaliyetler yapabilirler bu kanunlara aykırı değil,
okulda yapılamaz. Bu okulda siyasi bir partinin faaliyeti
yapılmamaktadır. Bunu söyleyen yalan söylüyor, iftira atıyor. Ben
öğrenci velisi olarak bu soruşturmayı kınıyorum, çocuğumun
psikolojisi bozulmuştur. Gelenler müfettiş, eğitmen güya, pedagoji
biliyorlar, formasyon biliyorlar. Çocuklar endişeli kalpleri
titriyor, ağlayanlar var. Öğrencilerin öğretmenlerine karşı güveni
kırılmıştır. Devlet öğretmenlere karşı güveni kırarsa bu suçtur.
Bir suç varsa suçu yapan sorgulanması lazım. İfadelerin
verilmemesini, baskın gibi teftiş yapılmasını, tehdit gibi teftiş
yapılmasını kınıyorum. Müfettişler iyi niyetli değiller çünkü beni
tehdit etti müfettiş. Dedi ki ‘senle mahkemede görüşürüz’ dedi. Ben
de dedim ki madem kendine güveniyorsan bak benim kimliğim yanımda
seninki de yanında tutanağa geçirelim konuşmalarımızı mahkemeye
beraber başvuralım, korktu ve tutanak yapmadı. Hatta dedi ki ‘polis
getirip ifadelerinizi alırız.’ Sen eşkiyamısın? burada terör
olayımı oldu? Cinayet mi var?" diye konuştu.
"ÇOCUKLARIN YAŞI SİYASET KONUŞMAYA MÜSAİT DEĞİL"
Oğlunu sorguya çekildiğini ve korktuğunu ifade eden başka bir veli
ise "Psikolojisi bozulmuş. Böyle bir şey yapmaya hakları yok. Biz
oğlumuza sevgiyi, saygıyı, büyüklerini hürmeti öğretiyoruz. Kin ve
nefret duygularını öğretmiyoruz. Hele hele siyaset o yaştaki bir
çocuğun hiç alakası olmadığı bir konu. Müfettişlerin oklumuzun
huzurunu, çocuklarımızın psikolojisini bozmalarını istemiyoruz.
Çocukların yaşı siyaset konuşmaya müsait değil, haberlerde
büyüklerimizin ettiği hakaretleri, iftiraları çocuklarımız duymasın
diye televizyonun sesini kısıyoruz.” diye konuştu.
"ABDULLAH GÜL MÜ YAKIŞIKLI? TAYYİP ERDOĞAN MI YAKIŞIKLI?"
Müfettişlerin öğrencilere çok yakışıksız sorular sorduğunu ifade
eden bir başka öğrenci velisi ise şunları kaydetti: "Geçen hafta
Çarşamba günü de gelmişlerdi okulumuza. 4’üncü sınıftaki
öğrencilere Abdullah Gül mü yakışıklı? Tayyip Erdoğan mı yakışıklı?
Sorusunu bile çok yakışıksız buluyorum, esefle kınıyorum. Bunda
bile bir fişleme hissediyorum. Kimin ne taraftan olduğunu.
Atatürk’ü mü seviyorsunuz? Tayyip Erdoğan’ımı seviyorsunuz?
sorularını da yakışıksız buluyorum."
CİHAN
Yorumlar