Manisa Ulu Cami'nin minberi, ahşap oymacılığının şaheseri
Manisa Ulu Cami'nin minberi, Beylikler dönemi Türk ahşap oymacılığının şaheserlerinden birisi.
Manisa Ulu Cami'nin minberi, Beylikler dönemi Türk ahşap
oymacılığının şaheserlerinden birisi. İl Müftüsü Sinan Cihan,
üzerinde hiçbir sentetik madde bulunmayan 647 yıllık minberdeki
işçiliğin, ziyaretçileri hayran bıraktığını söyledi.
Anadolu'da birçok il ve ilçenin merkezinde "ulu cami" vardır.
Bulundukları şehrin genellikle en büyüğü olma özelliğini koruyan bu
camilerin büyük çoğunluğu ibadete açıktır. Çok az bir kısmı,
sonradan yapılan daha büyük camilerden dolayı en büyük cami olma
vasfını kaybetmiştir. Manisa Ulu Cami de vasfını kaybetmeyenlerden
birisi. Saruhanoğulları Beyliği'nin en önemli eserlerinden.
Muzaffereddin İshak Bey tarafından, 1366 yılında Mimar Emet Bin
Osman'a yaptırılmış. Beylikler döneminin en önemli ve ilgi çekici
cami planı olarak gösterilmektedir. Spil Dağı'nın kuzey eteğinde
külliye, cami, medrese, türbe ve kuzeydoğusundaki hamamdan
oluşuyor. Cami, enine dikdörtgen bir plana sahip olup sekizgen ayak
sistemi üzerine oturan büyük bir kubbeyle örtülmüş. Minberi,
kündekâri tekniğinde yapılmış olup devrinin en güzel örneklerinden.
Günümüzde Manisa Müzesi'nde bulunan minber kapısının üstünde bir
kitabe bulunuyor. Üzerinde, "Ümmetin kullarına malik Ulu Sultan
İlyas oğlu İshak Çelebi Nasri aziz olsun, bu mübarek minberin
yapımını emretti. Sene yedi yüz yetmiş sekiz.", altında da, "Bunu
yazan, nakşeden, resimlerini yapan Yusuf oğlu Fatih, imal eden de
El Dikki oğlu Hacı Mehmet." yazısı var.
Müftü Cihan, minberin kapısının 1992 yılında restore edilmek üzere
İstanbul'a götürüldüğünü, 2000 yılında aslına uygun olarak
restorasyonunun tamamlandığını söyledi. Minberin ceviz ağacından
olduğunu aktaran Cihan, üzerindeki açık renklerin orijinal olmayıp
aslına birebir uygun olarak tekrar yapıldığını bildirdi. Koyu
renklerin orijinal parçalar olduğunu belirterek, "Üzerinde hiçbir
sentetik malzeme yoktur. Parlaklık, cila veya vernik olmayıp
Hindistan civarında yaşayan uçucu bir hayvanın dışkısından elde
edilmiş bir malzemedir. Arının dışkısı nasıl balsa, bu hayvanınki
de kimya sanayisinde kullanılan bir mamuldür." dedi. Minberin
korkuluklarında, ajure tekniğiyle yapılmış geometrik süslemeler ve
zemine oturan pervazında küçük nişler sıralandığını aktaran Sinan
Cihan, "Yan aynalıklarında bir küçük ve üç büyük kabara yer alıyor.
Kabaralardan bazıları düşmüştür. Doğu yüzeyinde güneş ve yıldızları
andıran, üzerinde ince bitkisel beslemeyle işlenmiş motifler
bulunuyor. Minber kapısı, kündekâri tekniğiyle yapılmıştır. Çıtalar
arasında ve parça üzerinde sedef ve ağaç kakmalara rastlanıyor."
şeklinde konuştu. CİHAN
Yorumlar