Maden ocağı faciasıyla ilgili 497 şahit ve 28 müştekinin ifadesi alındı

Manisa’nın Soma ilçesindeki maden ocağı faciası davasıyla ilgili müşteki ve şahitların ifadelerinin alınması tamamlandı. Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından görevlendirilen savcılar tarafından, 497 şahit ve 28 müştekinin...

Google Haberlere Abone ol
Maden ocağı faciasıyla ilgili 497 şahit ve 28 müştekinin ifadesi alındı

Manisa’nın Soma ilçesindeki maden ocağı faciası davasıyla ilgili müşteki ve şahitların ifadelerinin alınması tamamlandı. Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından görevlendirilen savcılar tarafından, 497 şahit ve 28 müştekinin ifadesi alındı.

Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, davada gelinen son noktada savcıların, hazırlık dosyasında müşteki ve şahitler bakımından alınması gereken ifadelerin hepsini aldığını söyledi. Bu bakımdan gerek şüpheli gerekse olayın görgü şahidi anlamında aşağı yukarı ifadesi alınacak kimse kalmadığını belirterek, “Bundan sonra, ‘Ben bu olayla ilgili bilgi sahibiyim veya görgüm var.’ diye herhangi bir taraf tarafından tanık gösterilen veya kendiliğinden ortaya çıkan tanıklar elbette dava sürecinde de dinlenebilir ama bugün itibariyle ifadeler bakımından ifade alımı bitmiştir ve Soma’da görevli Akhisarlı savcılarımız da kendi yerlerine dönmüşlerdir.” dedi.

Olayı asıl aydınlatmaya yönelik işe yarayacak delilin, madenin içerisinde bizzat yapılacak bir keşif olacağını dile getiren Balkız, “Bilirkişilerce yapılacaktır bu keşif ve halen madenin kapılarının örülü olduğu, içeriye girilemeyeceği konusunda genel bir bilirkişi kanaati vardır. Nitekim geçtiğimiz 23 Haziran’da savcılarımız ve bilirkişilerle madenin etrafında ve çevresinde fiziki koşulların incelemesi anlamında yapılan bir toplantı sonucu biraz daha madenin açılmasının beklenmesi ve elde edilen olumlu gaz sonuçlarından sonra keşfin yapılabileceği kanaatine varılmıştır. Aynı zamanda bu toplantıda, içeriye girilebilmesi için hazırlanması gereken maddi ve fiziki koşullar da tespit edilmiştir. Bu keşif yapılamadığı zaman delillerin bütününün toplandığından bahsedilemez.” şeklinde konuştu.

Şu an itibariyle önemli delil sayılabilecek olan kamera görüntülerinin açılımı ve okunuşuyla ilgili kriminal raporun başsavcılığın dosyasında olduğunu aktaran Baro Başkanı Balkız, “Burada iki farklı kamera kaydı tespit edilmiştir ve bunlar 16 noktadan çekilmiştir. 16 farklı noktadaki kamera kayıtlarının incelenmesinde, Mayıs’ın 11’inden itibaren ciddi anlamda bir anormallik olduğu ve bandın yönü itibariyle yoğunlaşan bir kanbonmonoksit gazının bütün madeni kapladığı ve hattâ fotoğraflarda görüldüğü gibi bitkin ve yorgun düşen işçilerin bantlara tutunarak çıkmaya çalıştıklarını görülmüştür.” dedi.

YEDİ SEKİZ KAMERADA 'NO VİDEO' YAZIYOR

Kamera kayıtlarının yedi sekiz adedinde "No Video" yazılı, görüntü alınamayan noktalar tespit edildiğinin altını çizen Balkız, “Kriminal bilirkişiler, bunların sebeplerini araştırdıklarında bunların elektrik kesintisinden veya elle müdahaleden veya kameranın o andaki güç kaynağının azalmasından olabileceğini söylemişlerdir. Bu alanlarla ve bu saatlerle ilgili kamera kayıtları elimizde yoktur ancak mevcut kamera kayıtlarına göre hareket edilecek olursa Mayıs’ın 11’inden itibaren ciddi bir anormalliğin olduğunu elbet görüyoruz.” diye konuştu.

FACİADAN BİN GÜN ÖNCE GAZ ÖLÇÜMÜ 250 PPM’İ GEÇMİŞ

Üzerinde durulması gereken başka bir konunun daha olduğunu söyleyen Zeynel Balkız, “O da madendeki yaşam ve çalışma koşullarını şiddetle etkileyen ve sensörlerle sürekli ölçülmesi gereken korbonmonoksit gazı değerleridir. Ön bilirkişi raporunda çok açık şekilde ifade edildiği gibi 50 ppm’in üzerindeki karbonmonoksit gazının bulunduğu alanlarda hayatın durması ve çalışmanın iptal edilmesi lazım. Oysa 30-31 Mart tarihi itibariyle elimizdeki 470 no'lu sensörde, karbonmonoksit gazının 178 ppm ortalama değere ulaştığı görülüyor. Ortalama değer nedir? Altındaki ve üstündeki rakamların ortalamasıdır. Nitekim burada 300 ppm'i aşan ölçümler tespit edilmiştir. Yine 12 Mayıs, olaydan bir gün önceki gaz ölçümlerinde ise 250 ppm'i geçen ölçümler tespit edilmiş ve ortalaması 71 bin 686 ppm derecesine çıkmıştır ve bu ölçülerde burada çalışmak mümkün değildir. Oysa 71 bin 686 ppm derecesine çıkmasına rağmen maalesef 12 Mayıs günü madende faaliyetin olduğu, çalışıldığı gayet açık ve net herkesin gözü önündedir. Dolayısıyla şunu ifade etmek mümkündür, adım adım tehlike geliyorum diyor, adım adım infial geliyorum diyor ama buna karşı gerekli tedbirler alınmıyor.” dedi.

'BAKANLIK MÜFETTİŞLERİNİN SORUŞTURULMASINA HÂLÂ İZİN VERİLMEDİ'

Keşfin bir an evvel yapılabileceği şartların oluşmasını beklediklerini belirten Baro Başkanı Balkız, “Elbette bu gözlemle olacaktır. Kimsenin etkisiyle olacak bir şey değildir ama bunun dışında beklediğimiz bir şey var, o da buradaki şirketin sorumluğu kadar, buradan denetlemeyle sorumlu denetim elamanlarının, yani hem Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın hem de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın denetim elemanlarının soruşturma izni verilmesiyle ilgili cevap yazısıdır. Maalesef bu yazıyı cumhuriyet savcılarımız ilgili idare birimlere, bakanlıklara mayıs ayı içerisinde yazdılar. Bugünkü tarih itibariyle mayıs ayından beri bu müfettişlerle ilgili henüz soruşturma izni verildiğine ilişkin bugün itibariyle ana dosyada ve cumhuriyet savcılığında bir bilgi ve cevap yazısı yoktur. Buradan ilgililere çağrıda buluyorum, Soma unutturulmayacaktır. Soma’yı bütün Türkiye izliyor ama Manisa Barosu daha dikkatli izliyor. Dolayısıyla bu soruşturmanın bir an evvel tamamlanması için ve şehitlerimizin hakkının hukukunun ortaya çıkması, hakkın tecellisi için idare makamların bu soruşturma izinlerini bir an evvel vermeleri gerekir. Gözümüz üzerlerindedir. Verilmezse bu sefer biz de talepte bulunacağız. İşin takipçisiyiz. Yeniden bir dilekçeyle bu olayı tazelemek istiyoruz.” şeklinde konuştu.

153 AİLE MANEVİ TAZMİNAT DAVASI AÇTI

Faciada şehit olanların yakınlarından 153 kişinin, Soma Kömürleri A.Ş. hakkında manevi tazminat davası açtığını belirten Zeynel Balkız, şunları kaydetti: “153 görevlendirme yaptık. Eşler için 200-250 bin lira civarı manevi tazminat, çocuklar için 100-150 bin lira civarı manevi tazminat, kardeşler ve anne, babalar için 50-100 bin lira aralığında bir manevi tazminat, aşağı yukarı çocuklu ve eşli bir aile için de 400-500 bin lira arası manevi tazminat tutarında davalar açıldı. Maddi tazminat konusunda ise onun ayrıca aktüerya hesabı yapılacağı için o konuda bir rakam şimdilik belirtmiyoruz. Onlar aktüerya hesabında bilirkişilerin, dava sırasında tespit edeceği rakamlar olacak.” CİHAN

Yorumlar