Kuzu’dan internet yasağı savunması: Bence bunlara çok fazla takılmamak lazım
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, Meclis Genel Kurulu'nda dün görüşülerek kabul edilen yeni internet yasa tasarısıyla ilgili değerlendirmede bulundu.
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili
Burhan Kuzu, Meclis Genel Kurulu'nda dün görüşülerek kabul edilen
yeni internet yasa tasarısıyla ilgili değerlendirmede bulundu.
Sanal alemde denetimin zorluğuna dikkat çeken Kuzu, “Bu alanı da
yol geçen hanı gibi görmemek lazım, yani önüne gelen bir twit attım
kaçtım Maraş’a, ne güzel beni bulsunlar bulabilirlerse, böyle bir
şey yok. Bence bunlara çok fazla takılmamak lazım." dedi.
Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde
Elbistan Genç Girişimciler ve İşadamları Derneği tarafından akşam
düzenlenecek ‘Türkiye’de kuvvetler ayrılıkları ve çözüm önerileri’
konulu konferansa katılmak için şehre gelen Kuzu, Vali Şükrü
Kocatepe’yi makamında ziyaret etti. Burada gündeme ilişkin
gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kuzu, tutukluluk süresinin 5
yıla indirilmesi ve Meclis'te dün gece kabul edilen internet
erişimi ile ilgili maddelerin değerlendirmesini yaptı.
Sanal dünyayı ruhlar ve cinler alemine
benzeten Kuzu, “İnternet konusu denetimi zor bir alan çünkü yazdığı
anda işin bitti. Bir tarafa kopyalıyor ondan sonra yayınlıyor,
zaten ondan sonra sen çırpın dur. Gezi olaylarından sonra bu alana
girdik, ruhlar alemi midir, cinler alemi midir, nedir bilmiyorum,
sanal bir şey, nerede olduğunu bile bilmiyorsun. Yazıyoruz gidiyor
bir yere. Tepkisi sonradan çıkıyor tabi, duyanlar oluyor demek ki.
Buna tabi prensip olarak karşı olmak doğru olmaz. Dünya çünkü çok
yaygın bir alan hele Avrupa gençliği bizde de hakeza bu alanda şu
anda 32 milyon insanlar dolaşıyor, büyük bir alan. Ama bu alanı da
yol geçen hanı gibi görmemek lazım yani önüne gelen bir twit attım
kaçtım Maraş’a, ne güzel beni bulsunlar bulabilirlerse, böyle bir
şey yok. Şu anki yargılamayla alakalı sorunlar var, niye var, bu
gün yargılamak isterseniz belli bir suç işlemiş, hakaret, küfür
filan, Amerika’daki merkezden izin almanız gerekiyor, bir hayli
sıkıntı. Şimdi onlarla da görüşerek yeni bir birim kuruluyor,
diyelim ki insanın özel hayatını mahveden görüntü yayınlanıyor,
hemen onu kısa zamanda konuyla alakalı birimin el atması ve
durdurması. Ama elbette ki bunun devam etmesi için mahkemenin
kararı gerekiyor ayrıca. Ama kısa durdurmalarda ben bunu çok
önemsiyorum.” diye konuştu.
İnternette denetimin önemini eski CHP
Lideri Deniz Baykal’ın başına gelenlerle örneklendiren Kuzu,
“Mesela Deniz Bey’in hadisesi gündeme geldiğinde ben o gün
Meclis'teydim. Bizzat şahit oldum, Sayın Başbakan hemen Binali
Bey’i çağırdı, ‘dedi ki derhal bu rezilliği durdurun.’ koşarak
gitti ama o günün şartları daha zordu. Alan sürekli gelişiyor, o
açıdan sansür, ifade özgürlüğünün sınırlandırılmasıdır. Bence
bunlara çok fazla takılmamak lazım. İnsanların özel hayatı çok
önemli, bu konuda hassas olmamız lazım, bence konuyu sansür olarak
görmememiz lazım.” şeklinde konuştu.
Kuzu, tutukluluk sürelerinin 5 yıla
indirilmesiyle ilgili olarak da büyük davalar haricinde,
Türkiye’nin tutukluluk konusunda Avrupa standartlarının
yakaladığını belirterek, uzun tutukluluk meselesi bugünün sorunu
olmadığını belirtti.
"AK PARTİ İLE TUTUKLULUK ORANLARI
DÜŞTÜ"
Tutuklulukla ilgili daha ağır şartların
getirildiğini kaydeden Kuzu şöyle konuştu: “Anayasa'da tutukluluk
süreleri yok. Tutukluluk konusunda anayasada işte yakalamayla
alakalı süre var, yani poliste geçen süre var. O süreyle ilgili
olarak 48 saati en çok ama toplu suçlar için ise 4 güne kadar; bu
15 gündü eskiden, biz bunu 4 güne indirdik. Tutukluluk daha başka
bir şey, daha uzun sürebiliyor. Bununla alakalı Türkiye’de maalesef
uygulamada sorunlar var. Ama bir şeyin altını çizmek istiyorum; biz
hükümet olduğumuzda, yani 2002 yılı öncesindeki iktidar olduğumuz
rakamı vereyim: İçeride yatanların yüzde 70'i tutuklu, yüzde 30’u
mahkum. Halbuki gelişmiş ülkelerde durum bunun tam tersi. Yani
içeride yatan 100 kişinin 30'u tutuklu, 70’i mahkumsa normal
sayılıyor oradaki standart, bizimki tam tersiydi. Şuan rakamı
vereyim; belki şaşıracaksınız. Tutuklu sayısı şuanda yüzde 22. Yani
Avrupa’da yüzde 27-28 olan yerler var, bizde fevkalade ama bu
Ergenekon, Balyoz gibi kimi davaları kenara bırakırsak bunu böyle
söylüyoruz. O davalarda tutukluluk ayrı bir durum. Biz bununla
alakalı son günlerde eleştiri alıyoruz, 'İşte efendim tutukluluk
süresini 10 yıldan 5 yıla indiriyorsunuz, kendinize sıra gelince
diye.’ Böyle birşey yok. Süre indirimi var, Anayasa Mahkemesi iptal
etti süreyi. 10 yıllık süre çok dediği için, bir defa zaten
mecburuz. İkinci bir husus ondan da öte biz tutukluluk konusunda
süreden öte, şartlarını çok netleştirdik. Daha ağır şartlara
bağladık tutuklulukla alakalı. Ama mahkemelerimiz maalesef
uygulamada bunu dikkate almıyorlar. Biz de gidip de mahkemeye 'Biz
kanun çıkardık, bunu tutukla ya da bırak' diyecek bir konumumuz
olamaz. Çünkü yasama, yürütme, yargı ayrımında böyle bir şey yok.
Demek ki siz ne yazarsanız yazın, kanunları uygulayan hakimler,
savcılar ve idare dikkate çok fazla almaz bir yorumla başka
tarafına geçerse çok sonuç alınamıyor. Bu manada tutuklulukla
alakalı artık en son gelecek süre 5 yıl olacak. Yani 5 yıl dolduğu
an otomatik olarak bırakılacaksın. Bir de 2 yıllık tutukluluk
ayrıca var. Onu mevcut bir sene arttırabiliyorsun. Bu 5 yıllık süre
toplu, büyük davalar için. Zor yani. Orada da tutukluluk elbette ki
yurtdışına kaçma yasağı vesaire koyarsın, belli zaman imza kararı
getirirsin dışarıdan yargılarsın. Çünkü cezaya dönüşünce kötü olur.
Bir adamı siz 10 sene içeride tuttunuz. Sonunda bir delilde sıkıntı
varmış; 'Beraat' dediniz. 10 yıl sonra 'Özür dilerim, pardon'
deseniz bu, bir şeyi çözmez. Aileler yıkılmış, dağılmıştır,
çocuklar perişan olmuştur vesaire. Çünkü sen kararı verdiğin zaman
bu adam neticede yatacak. Yani tutuklamamak buna ek bir şey
getirmiyor. Ama nedir; özgürlüğünü kesinleşene kadar kullanmış
oluyor. Biz bunu önemsiyoruz. O yüzden de zannediyorum Salı günü
Adalet Komisyonu'nda bu mesele görüşülecek. Bir paket de benim
komisyonumda ayrıca var. Orada da çok önemli şeyler var.” CİHAN
Yorumlar