Köylü kadınlar ellerinde sopalarla belediye nöbetinde

Çorum'un Ortaköy ilçesine bağlı Karahacip beldesinin kapanmasına tepki gösteren köylü kadınlar, belediyeyi basarak ellerindeki sopalarla yetkililerin köye girmesine izin vermedi.

Google Haberlere Abone ol
Köylü kadınlar ellerinde sopalarla belediye nöbetinde

Çorum'un Ortaköy ilçesine bağlı Karahacip beldesinin kapanmasına tepki gösteren köylü kadınlar, belediyeyi basarak ellerindeki sopalarla yetkililerin köye girmesine izin vermedi.

Yerel seçimlerin ardından Türkiye genelinde çok sayıda belde belediyesi nüfus yetersizliği gerekçesi ile kapatılıyor. Karahacip Belde Belediyesi de bu beldelerden biri. Belediyenin kapatılma kararının ardından, köyde yaşayan vatandaşlar duruma tepki göstererek, Karahacip Belediyesi'ne ait iş makinelerine İl Özel İdare Müdürlüğü tarafından el konulmasına tepki göstererek, belediyeyi bastı.

Köylü kadınların tepkisi üzerine köye giremeyen yetkililer tekrar Çorum'a dönmek zorunda kalırken, beldedeki kadınlar ise ellerinde sopalar ve küreklerle belediyenin bahçesinde nöbet tutmaya başladı. Öfkeli kadınlar, beldelerinin köye dönüştürülmesine tepki göstererek gece gündüz nöbet tutacaklarını söylediler. Vatandaşlar makinelerin üzerine çıkarak Başbakan aleyhinde sloganlar attı.

Köylü kadınlardan Şaziye Aslan, belediyeye 25 yıldır emek verdiklerini söyledi. Araçları kesinlikle teslim etmeyeceklerini belirten Aslan, ''Araçlarımızı vermeyiz. Sabah 10.00'da araçlarımızı almaya geldiler. Kesinlikle arabalarımızı vermeyiz. Ölmek var, bu araçları vermek yok. Tayyibe de oy yok bundan sonra. Belde köye çevrilince köylüler yetim gibi kaldı. Ben her gece ağlıyorum. Belediyenin yeniden gelmesini istiyoruz. Araçlarımızı vermek istemiyoruz. 700-800 hane yaşıyor. Bu köyde yangın olsa ne olacak. Geçen yangın çıktı. Bir köylünün evi yandı. Ahırı yandı. Can kaybı olsaydı ne olacaktı.'' diye konuştu.

Nazife Kaya ise Evet-Hayır oylamasında belde olarak 999 evet oyu verdiklerini kaydetti. Kaya, ''Biz başbakanımızı destekledik, şimdi de onun bize destek vermesini istiyoruz. Bizim hastamız var. Kanalizasyon, su patlayınca kadınlar nasıl kazacak. Karahacip oldu şehir, biz yeniden köye dönüştürülmesini istemiyoruz. Biz vatandaş değil miyiz? Bizi niye böyle küçük düşürüyorlar. Belediyemizin araçlarını vermeyeceğiz. Yakacağız, yıkacağız vermeyeceğiz. Ya belediyemizi geri getirecekler ya da bir iğne dahi vermeyecek.'' dedi.

Murat Sağ (80) ise duruma tepki göstererek, ''Halimiz ne olacak. Yazık bu millete, yazık bu millete. Biz ona bile bile oy verdik.'' diye konuştu.
Köyü pisliğin içerisine sokmanın anlamı olmadığını söyleyen Sağ, ''Verilen emekler yazık. Kanalizasyon patlayacak, su patlayacak. Ateşe düştüm beni kim kurtaracak. Kepçeyi, itfaiyeyi götürürsen. Yazıktır yazık.'' şeklinde konuştu.

Sami Mandacı da beldenin kapanması durumunda hayat şartlarının daha da zorlaşacağını, çocuklarını alıp şehre göç edeceğini belirtti.
Mandacı, şöyle dedi: ''Bu belde kapanırsa bu sefer ne yaparım, çoluğu çocuğu alır şehre giderim. Bu halkı şehre yığdığında tarım olmazsa, sanayi olmazsa, beldelerde böyle yapılırsa, şehirdeki kişi nasıl geçinecek.''

Başka bir köylü de 17 Aralık'ta çıkan ayakkabı kutularını hatırlatarak, ''Bu araçlar topraklar satılarak alındı. Köylü şahit. Yazıklar olsun. Bu araçları götürüp satarak ayakkabı kutusuna koyup bakanlara mı yedirecek. Başbakanım sizlere saygım var ama bu kadar nankörlük olmaz.'' ifadelerini kullandı.



CİHAN

Yorumlar