Klimalı ortamda çalışanlar göz kuruluğu riski altında

Gününün büyük çoğunluğu klimalı ortamda ve bilgisayar başında geçirenler için göz kuruluğu büyük risk oluşturuyor.

Google Haberlere Abone ol
Klimalı ortamda çalışanlar göz kuruluğu riski altında

Gününün büyük çoğunluğu klimalı ortamda ve bilgisayar başında geçirenler için göz kuruluğu büyük risk oluşturuyor. Dünyagöz Bursa’dan Opr. Dr. Fatma Altınsoy, günün büyük çoğunluğunu ekran başında geçirenler için kronik bir rahatsızlık olarak tanımlanan göz kuruluğunun tedavisinde çeşitli ilaçlar ve yöntemlerin kullanıldığını söyledi.

Opr. Dr. Fatma Altınsoy, gözün kalkanı olarak tanımladığı gözyaşının, gözün şeffaf ön yüzeyi olan kornea sinirlerinin tahriş olmasını engellediğini, gözün daha net ve rahat görmesini sağladığını ifade etti. Gözyaşının gözün oksijen almasına ve beslenmesine yardımcı olduğunu belirten Opr. Dr. Fatma Altınsoy, “Gözyaşı, yapısında bulunan maddeler sayesinde dışarıdan gelen hastalıklara karşı gözün savunma bariyeri konumundadır. Yabancı maddelerin göze teması durumunda gözü yıkayarak temizler. Gözyaşı eksikliği gözde uzun vadede ciddi problemlere hatta körlüğe bile neden olabilecek durumlara yol açabilir.” dedi.

Opr. Dr. Fatma Altınsoy, günün büyük çoğunluğunu iş yerinde bilgisayar ve evde televizyon başında geçirenlerde göz kuruluğu riskinin arttığını anlatarak, kuru hava ile havalandırılan klimalı ofislerin de göz kuruluğu riskini artırdığını vurguladı. Bu çevresel şartlarda çalışanların düzenli aralar ile göz kontrolü yaptırmaları konusunda uyarıda bulunan Altınsoy, şöyle konuştu: “Bunun yanında açık hava şartlarında çalışanlar için de belli riskler mevcuttur. Küresel ısınma ile birlikte atmosferin değişmesi açık hava şartlarında çalışanlarda da benzer durumların ortaya çıkmasına sebep olabiliyor. Uzun süreli kontakt lens kullanıcılarının da göz kuruluğu konusunda dikkatli olması gerekiyor.”

Altınsoy, göz kuruluğunun, gözün savunma sisteminin baskılanmasına neden olduğuna dikkat çekerek, bu nedenle alerji, keratit ve konjontivit gibi hastalıkların gözü daha çok etkileyebileceğini ifade etti.

Göz kuruluğuna karşı öncelikle ofislerde nem oranının artırılması gerektiğini belirten Opr. Dr. Fatma Altınsoy, güneşli ortamlarda güneş gözlüğü kullanılmasını önerdi. Fatma Altınsoy, göz kuruluğu tedavisinin ilk adımının suni gözyaşı olduğunu ifade ederek, gözyaşı kaybını azaltmak için gözyaşı kanallarının tıkaçla kapatıldığını dile getirdi.

Hastalığın daha ileri evrelerinde kanser ve vücudun savunma mekanizmasının dengesini bozan (otoimmun) hastalıklarda kullanılan Siklosporin A’nın sulandırılmasıyla elde edilen ilaca başvurduklarını açıklayan Opr. Dr. Fatma Altınsoy, “Göz kuruluğunun tedavisinde kullanılan bu ilaç ciddi anlamda olumlu sonuçlar sağlıyor. İlaç şu an başarıyla ileri derece göz kuruluklarında ve göz kuruluğu ile oluşan sistemik hastalıklarda kullanılıyor” diye konuştu.
CİHAN

Yorumlar