Kılıçdaroğlu: O koltuğu bırak, adam gibi ayrıl
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyeti başbakanlık koltuğunda şaibeli bir adam oturamaz.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,
"Türkiye Cumhuriyeti başbakanlık koltuğunda şaibeli bir adam
oturamaz. Türkiye, demokrasi, kadınlar, çiftçi, emekli bu yükü
kaldıramaz. Edirne'deyiz, Selimiye Camii'nin gölgesindeyiz, bizim
dinimiz de bu yükü kaldıramaz. O nedenle söylüyorum, ayrıl, o
koltuğu bırak, adam gibi ayrıl." dedi.
Kılıçdaroğlu, Edirne Selimiye Meydanı'nda konuştu. Zaman zaman
şiddetini arttıran yağmur altında Edirnelilere seslenen
Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hükümet tarafından
soyuluyor. Bunu biliyorsunuz. Bunlar, milletin önüne çıktılar söz
verdiler. Biz, dediler, yolsuzlukla mücadele edeceğiz. Söz
verdiler, yoksullukla mücadele edeceğiz. Söz verdiler, yasaklarla
mücadele edeceğiz. (Vatandaşların hırsız Tayyip Erdoğan diye
bağırması üzerine) Biliyorum hırsız deyince akla o geliyor, ben de
biliyorum. O nedenle söylüyorum, Türkiye Cumhuriyeti başbakanlık
koltuğunda şaibeli bir adam oturamaz. Türkiye, demokrasi, kadınlar,
çiftçi, emekli bu yükü kaldıramaz. Edirne'deyiz, Selimiye Camii'nin
gölgesindeyiz, bizim dinimiz de bu yükü kaldıramaz. O nedenle
söylüyorum, ayrıl, o koltuğu bırak, adam gibi ayrıl. 'İzzet-i ikbal
ile çekildik bab-ü hükümetten' diyor. O zaman sen de çekileceksin.
Adres belli, yargıya gideceksin, aklanıp geleceksin. Yargıya
gitmiyorsan o zaman kimse kusura bakmasın senin unvanını zaten halk
koydu. Neydi unvanı? Hırsızı yakalamışlar akşam evde, 'hadi
karakola gidelim' demişler. Hırsız bağırıyor 'hadi sandığa
gidelim'. Ne sandığı kardeşim, sen halktan af mı istiyorsun.
Dünyanın bütün demokrasilerinde bir kişi suçlanırsa yargıya gider.
Adam gibi yargılanır. Geçmişte olmuştur. Rahmetli Ürgüplü, onunla
ilgili olarak da bir şeyler söyledi, hemen ayrıldı. 'Ben Yüce
Divan'a gitmek istiyorum' dedi, 'aklanmak istiyorum' dedi, Yüce
Divan'a gitti, aklanıp geldi. O insanların eli öpülür. Ama yargıdan
korkup şaibe ile gezip, Türkiye'den oy devşirmeye çalışanlar var."
şeklinde konuştu.
Miting alanında bulunanlara Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu
Bilal Erdoğan arasında geçtiği ileri sürüllen ses kayıtlarını
hatırlatan Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın oğluna 'paraları sıfırla'
dediğini anımsattı. Kılıçdaroğlu, "O paraları sıfırla diyor. Ama
tek başına yapma. Kardeşini çağır, kız kardeşini çağır, amcanı
çağır, dayını çağır, teyzeni çağır, oturun hep beraber sıfırlayın.
Şimdi Edirnelilere söylüyorum. Haram parayı sıfırlayanları sandıkta
sıfırlamaya söz veriyor musunuz?" diye konuştu.
"KAHRAMANMARAŞ'TA BİR ÇOCUK 17 LİRA ÇALDI 17 AY HAPSE GİRDİ,
MİLYARLARI GÖTÜRDÜLER HEPSİ SERBEST"
Başbakan'ın, ertesi gün tekrar oğlunu telefon ile arayarak paraları
sıfırlayıp sıfırlamadığını sorduğunun kaydeden Kılıçdaroğlu,
"'Babacığım' diyor 'az bir şey kaldı.' 'Ne kadar kaldı' diyor. '30
milyon Avro kaldı' diyor. 30 milyon Avro, bir gün uğraşmışlar.
Şimdi ben sadece Edirneli değil, Türkiye'deki bütün çiftçi
kardeşlerime sesleniyorum. 30 milyon Avro'yu tek başına gören bir
çiftçi kardeşim var mı? En az 30 milyon Avro'nun bir evde
saklandığını hiç düşündünüz mü? Kimin evinde saklanıyor?
Başçalan'ın evinde saklanıyor. Başçalan, ondan daha büyük çalan yok
çünkü. 'Büyük düşünün büyük götürün' diyordu. O da büyük götürüyor
tabi. Kahramanmaraş'ta bir çocuk 17 lira çaldı diye 17 ay hapse
girdi, milyarları götürdüler hepsi serbest. Aramızda geziyorlar. O
nedenle dikkatli olun, her an cebinize bir el girebilir. Bilin ki o
el Recep'in elidir. Ona dikkat edin. Çiftçi kardeşlerime
söylüyorum, ben seçimlerde söz verdim. Dedim ki CHP'yi iktidara
taşıyın, söz veriyorum mazotu 1,5 lira yapacağım. Aynı sözümün
arkasında bugün de duruyorum. Ben, mazot çiftçi için 1.5 lira
olacak deyince hemen çıktılar' parayı nereden bulacaksın' dediler.
'Kaynağı nereden' dediler bunun. Bir gün akşama kadar ertesi gün
devam eden süreçte paraları dağıttılar, 30 milyon Avro kaldı.
Toplam para 1 milyar Avro'ydu yaklaşık. 1 milyar Avro'yu eğer
çalmasaydı, eğer devletin hazinesine koysaydı o mazotun fiyatı
kesinlikle 1,5 lirayı aşmazdı. Ben söz veriyorum, yolsuzluğu
engelleyeceğim, keseceğim, o parayı çiftçiye vereceğim."
ifadelerini kullandı.
"PARALAR CEPLERİNDEN DÖKÜLÜYOR, UTANMADAN ÇIKIP DİN İMAN EDEBİYATI
YAPIYORLAR"
Halkı soyandan başbakan olamayacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Emin
olun, bunun yüzde biri olsa biz sokağa bile çıkamayız. Ama bunlar
meydanlara çıkıyorlar, konuşuyorlar. Para dökülüyor, ceplerinin her
tarafından fışkırıyor hala utanmadan çıkıp din iman edebiyatı
yapıyorlar. Buna izin verecek misiniz?" dedi.
Kapıkule Sınır Kapısı'nın miting alanına yakın olduğunu hatırlatan
Kılıçdaroğlu, bir akşam Başbakan Erdoğan'ın kaçabileceğini de
sözlerine ekledi.
CİHAN
Yorumlar