Karakaya: Ankara bütçesinin yüzde 20’si israf ediliyor
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mevlüt Karakaya, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin bağlı kurumlarıyla birlikte 2014 Belediye bütçesi 6 milyar 756 milyon TL olduğunu söyledi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ankara Büyükşehir Belediye
Başkan adayı Mevlüt Karakaya, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin
bağlı kurumlarıyla birlikte 2014 Belediye bütçesi 6 milyar 756
milyon TL olduğunu söyledi. Karakaya, “Bu bütçenin yüzde 20’ye
yakın kısmı 1.5 katrilyona yaklaşacak olan bir kaynak Ankara’da
israf ediliyor. Yanlış kararlar, önceliklerin yanlış
belirlenmesinden kaynaklanan, sağlıklı projelerin yapılamamasından,
öngörülerin yapılamamasından dolayı kaynaklanan israflar.”
dedi.
Cihan Tv Network’te yayınlanan Anadolu’da
Sabah programına katılan Karakaya, projelerini ve nasıl
gerçekleştireceğini anlattı. Projelerini hayata geçirmek için
kaynak sıkıntısı yaşamayacağını vurgulayan Karakaya, Türkiye’nin
kaynak sıkıntısı olmadığına dikkat çekti. ‘Bazen konuşuyoruz milyon
dolarları para zannediyoruz.’ diyen Karakaya, şöyle devam etti:
“4.5 milyon dolar bir banka müdürünün ayakkabı kutularında çıktı.
Ses bandıyla birlikte milyar dolar mı? Milyar, Eoru mu? Milyar TL
mi? Başbakan’ın evinde olduğu iddia edilen paralar dağıtılıyor,
dağıtılıyor, dağıtılıyor, akşam olduğunda ne kadar kaldı bir şey
kalmadı. 30 Euro yani 90 trilyon. Dolayısıyla biz neleri
konuşuyoruz. Bunların kaynağı var mı? 1.3 TL den 1TL’ye
getirdiğinizde hesabını yapabilirsiniz ama günde 4 defa bindiğini
varsaysanız, bunun getireceği maliyet 50-60 trilyondur. Türkiye’de,
Ankara’da kaynakta bir sorun yok.”
TÜRKİYE’NİN SAKİNLEŞMEYE İHTİYACI VAR
Türkiye’nin sakinleşmeye, huzura ihtiyacı
olduğunu ifade eden Karakaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hükümet
bugün öyle bir noktaya geldi ki sürekli ötekileştiriyor. Biz bu
noktada Sayın Genel Başkanımız başta olmak üzere MHP'de siyaset
yapan tüm arkadaşlarımız 30 Mart'ın çok önemli olduğunu özellikle
de çağrımızı AKP'ye gönül vermiş onların içerisinde olan
arkadaşlarımıza yapıyoruz. Bu Türkiye'nin geleceği, normalleşmesi,
ayaklarının yere basması huzursuzluğun ortadan kalkması açısından
30 Mart tarihinde bir ayar yapın diyoruz. Sayın Başbakan'a göre
kendinden olmayan herkes öteki. Yani bu son dönemlerde yapılan
ötekileştirmeler ayrıştırmalar Türkiye'yi çok yanlış yerlere
götürüyor. Ayrıştırarak safları sıklaştırayım, benden olmayan
gitsin, aramızda uçurumlar oluşturayım. Öyle bir noktaya geldik ki
gezi olayları başladığında Sayın Başbakan buradaki gençleri
sırtlarını sıvazlayarak nedir dertleriniz diyebilecek yapı ve
kişiliği olmasına rağmen bunu yapmayıp tamamen ayrıştırmayı tercih
etti. 'Siz oradaysanız biz burada.' dedi. Dünkü olaylara
baktığınızda bu sefer insanlar birbirleriyle çatışmaya başlıyorlar.
Yani herkes düşman. 17 Aralık operasyonlarıyla ortaya çıkan somut
birtakım şeyler olmasına rağmen, evler basılmış, ayakkabı
kutularından paralar çıkmış, bakan çocuklarının evinden kasalar
çıkmış, para sayma makineleri çıkmış, tapeler çıkmış. Çok ciddi
iddialar var. Bunların doğru olmadığını ispatlama girişimlerinde
bulunmak yerine her zaman olduğu gibi bir sanal düşman. Diyor ki;
paralel devlet var. Eskiden derin devlet var deniyordu. Paralel
devlet kim? Bu paralel devletin kolu bacağı var mı, yok paralel
devlet. Bu noktada hemen karşıda bir düşman oluşturuyor, onunla
çatışmaya başlıyor. Hatta biraz değil baya nezaket sınırlarının çok
daha ötesinde, hakarete varan, bu memlekete hizmet eden, birçok
kesimi, grubu hakaret ederek farklı bir takım şeyler söyleyerek
toplum önünde itibarsızlaştırma girişimlerinde bulunarak bir
şekilde kendisini buradan çıkarmaya çalışıyor. Bunlar şöyle ifade
edebilir. Bunlar son çırpınışların tezahürü olarak. İnşalah herşey
iyiye gidecek. 30 Mart'ın huzurun başlangıcına açılacak yol,
konacak bir işaret olarak bakıyorum.’ CİHAN
Yorumlar