İlker Başbuğ: 116 bin sayfa gerekçe de yazsanız, o kararı savunamazsınız
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, bugün açıklanan Ergenekon’un gerekçeli kararını ciddiye almadığını ifade ederek "16 bin sayfa değil 116 bin sayfa da yazsanız siz o kararı savunamazsınız.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, bugün açıklanan
Ergenekon’un gerekçeli kararını ciddiye almadığını ifade ederek "16
bin sayfa değil 116 bin sayfa da yazsanız siz o kararı
savunamazsınız." dedi.
Eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ, Sincan’da MHP Milletvekili Engin
Alan'ı ziyaret ettikten sonra çıkışta açıklama yaptı. Başbuğ,
kendisine Ergenekon davasının bugün açıklanan gerekçeli kararını
çok kişinin sorduğunu ifade ederek "Bu vesile ile şunu söylemek
isterim; Ben Özel Yetkili Savcıların hazırladığı iddiaları ciddiye
almadım. ÖYM’lerin vermiş olduğu kararı ciddiye almadım. Savunma da
yapmadım. Bunu bana sormayın. ÖYM’lerde süregelen davaların kumpas
olduğu ve bunu yapanların seçişmiş polis, yargıçlar olduğu
söylenildiği bir ortamda bana lütfen kalkıp bu gerekçeli karar
hakkında ne düşündüğümü sormayın. Ciddiye almıyorum. Size de
tavsiyem zamanınızı bununla fazla harcamayın. Mahkeme vermiş olduğu
kararı veya acaba vermiş olduğu karar mı, söylenen karar mı o da
ayrı bir konu. Bu kararı savunmak için 16 bin sayfalık gerekçeli
karar hazırlamışlar. Ben onlara da acıyayım mı artık? Sayın mahkeme
üyeleri, 16 bin sayfa değil 116 bin sayfa gerekçe de yazsanız, siz
o kararı savunamazsınız." dedi.
"ARTIK YETER DEYİN"
Cezaevinde tutuklu bulunan Milletvekili Engin Alan’ı ziyareti
sonrasında yaptığı açıklamada İlker Başbuğ, "Engin Alan, bomba
gibi. Engin alan kimdir diye sorarsanız, Engin Alan 11 yaşında Türk
Ordusu’nun şerefli formasını giyen ve 40 yıl bu üniformayı şerefle
giyen, emekli olunca MHP’den milletvekili seçilen ama bugün
Meclis’te bulunmayan tek milletvekili. Bunu kabul etmemiz mümkün
değil’’ şeklinde konuştu. Engin Alan’ın cezaevindeki tavrıyla adeta
abideleşen arkadaşlarından bir tanesi olduğunu savunan Başbuğ,
‘‘Bugün, Alan ve diğer tüm silah arkadaşlarımızın cezaevlerinde
tutsak oluşu sadece onlara yönelik yapılan bir saldırı değildir. Bu
TSK’ya ve Türk milletinin iradesine yapılan bir saldırıdır. Burada
Meclis’in da önemli sorumluluğu var. Balyoz süreci başta olmak
üzere cezaevlerinde tutuklu bulunanların tutukluluklarının son
bulması gerekiyor. Türk milletinden isteğim, artık yeter deyin."
sözlerine yer verdi.
CİHAN
Yorumlar