İhsanoğlu'dan gelir dağılımı eleştirisi; Şişko kedilerin midelerine mi gidiyor

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Türkiye ekonomisinin 18. sıradan 19. sıraya gerilediğini ve gelir dağılımında adaletsizlik olduğunu söyledi. İhsanoğlu, "Toplumun değişik kesimleri arasında bu nasıl dağıtılıyor, gelir dağılımında...

Google Haberlere Abone ol
İhsanoğlu'dan gelir dağılımı eleştirisi; Şişko kedilerin midelerine mi gidiyor

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Türkiye ekonomisinin 18. sıradan 19. sıraya gerilediğini ve gelir dağılımında adaletsizlik olduğunu söyledi. İhsanoğlu, "Toplumun değişik kesimleri arasında bu nasıl dağıtılıyor, gelir dağılımında bir adalet var mıdır, yoksa şişko kedilerin midelerine mi gidiyor?" diye sordu.

Ekmeleddin İhsanoğlu, BUTTİM'de sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile bir araya geldi. Seçilecek cumhurbaşkanının yetkilerini anayasadan ve halktan alacağını belirten İhsanoğlu, halktan alacağı gücü de kullanacağını dile getirdi.

"TÜRKİYE'NİN BÖYLE SIKINTILARA TAHAMMÜLÜ YOKTUR"

İhsanoğlu, şöyle konuştu: "Eğer halktan aldığı gücü siyasi geleceği için değil, milletin refahı huzuru için, devlet kurumlarının ahenkli şekilde çalışması için kullanacaksa o zaman Çankaya'ya doğru adam göndermiş oluyorsunuz. Ben bu ülke için şunları düşünüyorum, benim programım şudur derseniz, ama meclisten, anayasadan geçmemişse o zaman sıkıntı olacaktır. Yasama ile devlet reisi arasında sıkıntı olacaktır. Türkiye'nin böyle sıkıntılara tahammülü yoktur. Kendi içinde ötekileştirme, zıtlaşma milleti germiştir. Milletin huzura ihtiyacı vardır. Türkiye'nin etrafındaki sıkıntıları biliyoruz. Bizden başka bürokratları, hatta TIR şoförleri kaçırılan başka ülke yok. Türkiye bu itibarı tekrar geri almalıdır."

Türkiye'nin ekonomik olarak 18. sıradan 19. sıraya gerilediğini vurgulayan İhsanoğlu, şöyle devam etti: "Rakamları saklayarak bunu milletten saklayamazsınız. Evet bir büyüme var ama öyle değil. Gelir 3 bin dolardı 10 bin dolar oldu ama 2009 yılından beri 10 bin dolar. Toplumun değişik kesimleri arasında bu nasıl dağıtılıyor, bir adalet var mıdır, yoksa şişko kedilerin midelerine mi gidiyor?"

"DÜN ADALETE SIĞINIP SİYASİ HAK ELDE EDENLER BUGÜN BU HAKKI BAŞKALARINDAN ESİRGİYOR"

"Türkiye kanun hakimiyetini yeniden tesis etmelidir" diyen İhsanoğlu, şunları kaydetti: "Son yıllarda adaletin siyasileştirildiğini görüyoruz. Allah'tan bir Anaysa Mahkememiz var, dürüst hakimlerimiz var. Onların sayesinde kanundaki bu haksızlık bir nebze olsun gideriliyor. Türkiye kanun hakimiyetini yeniden tesis etmeli ve insanların hukuk karşısında eşit olmasının temel bir insan hakkı olduğunu devletin kavraması lazım. Devletin gücünü kullanarak insanları korkmaya çekinmeye hiç gerek yoktur. Devlet insanları korkutmak için değil, korumak için vardır. Adalet herkes için vardı. Dün adalete sığınıp siyasi hakkını elde edenler bugün bu hakkı başkalarından esirgememelidir."

"ANKARA'YA GÖNDERECEĞİNİZ İNSAN DEVLETİN TEPESİNDE SİGORTA OLMALI"

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin parlamento yada belediye başkanlığı seçimi olmadığının altını çizen İhsanoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı: "Belediyelere başkan seçmiyoruz, encümen üyesi seçmiyoruz, milletvekili seçmiyoruz. Tek bir makama 3 kişiden bir aday seçiyoruz. Bizim parti tercihlerimiz ne olursa olsun, sağcı, solcu, demokrat, sosyal demokrat olalım, ne olursa olsun, Ankara'ya göndereceğiniz insan devletin tepesindeki sigorta olmalı. Onun için lütfen siz bu gerçekleri Bursalı kardeşlerimize anlatınız. Meclis seçimlerinde istediğine versin. Biz kimsenin partisini değiştirmesini istemiyoruz. Biz istiyoruz ki sadakatimiz devletimize, anayasamıza olsun ve o yüce makama hak edeni göndermek olsun."

Türkiye'de değişimi isteyen en büyük kesimin hanımlar olduğuna dikkat çeken İhsanoğlu, "Hanımlar genç kızlarımız, orta yaşlılarımız ileri yaştaki büyüklerimiz başı açık, başı kapalı, farklı meşreplerden, farklı görüşlerden gelen kadınlarımız, benim etrafımı en çok saran ve en rahat konuşabilen hanımlar olmuştur. Hanımlarımıza ve gençlerimize çok güveniyorum. Gençler artık Türkiye'nin büyümesi için çalışmak istiyorlar. Başka maceralara, yurt içinde yurt dışında sürüklenmek istemiyorlar. Öfke dilini dinlemek istemiyorlar, sevgiyi istiyorlar, saygıyı istiyorlar. Onun için bizim hedefimiz, sevgi ekmektir, saygı ekmektir, dirlik ekmektir." ifadelerini kullandı.

Program daha sonra basına kapalı devam etti. CİHAN

Yorumlar