İhsanoğlu: Bu, halkın yeniden 'yeter söz milletin' kavgasıdır

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, "Türkiye'de demokrasi mücadelesi yeniden başlıyor. Bir dizayn meselesi değil, bir siyasi kadronun Türkiye'yi istediği gibi onlarca yıllar dizayn etmesi değil, bu artık halkın yeniden 'yeter söz milletin' kavgasıdır. Bu kavga, medeni bir mücadele şeklinde devam edecektir." dedi.

10 Ağustos'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde MHP ve CHP tarafından ortak aday gösterilen Ekmeleddin İhsanoğlu, yurt gezileri kapsamında memleketi Yozgat'tın ardından Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesini ziyaret etti.

Hacıbektaş'ın Havuç köyünde törenle karşılanan İhsanoğlu'na CHP Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özpolat, Kartal Belediye Başkanı Altınok Öz, MHP Nevşehir İl Başkanı Gürsel Taşcı, CHP İl Başkanı Mehmet Değirmenci, Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu da eşlik etti.

Cumhuriyet Meydanı'nda Hacıbektaşlı kadınlar tarafından çiçeklerle karşılanan İhsanoğlu, burada vatandaşlara hitap etti. Konuşmasına insan varlığı ve canının mukaddes olduğunu söyleyerek başlayan Ekmeleddin İhsanoğlu, bu varlığa kastederek, bu şerefi zedelemek isteyenlerin insanlık düşmanı olduğunu söyledi.

Birlik ve beraberlik mesajları veren İhsanoğlu, "Biz tarihimizde hep beraber sevgi ve saygı içerisinde bir arada yaşadık. Tolerans, hoşgörü bizim kültürümüzün temel değerleridir, bizim genlerimize işlemiştir. Şimdi bugün bunu farklı bir şekilde belirli hedefler için kullananlar, bizi temsil etmezler. Biz bir bütünüz, bir biriz ve burada bu birliğin, bu manevi varlığın, bu manevi bağın, rabıtanın en büyük tezahürünü Hacı Bektaş-i Veli'nin huzurunda hissediyoruz. Hacı Bektaş-i Veli, bu devletin kurucularındandır, bu toplumun pirlerindendir. Horasan erlerinin Ortaasya'dan getirdikleri Türk değerlerinin Anadolu'daki sentezini yapan isimdir. Onun için onun huzurunda saygıyla eğiliyorum. " diye konuştu.

Türkiye'de yeniden başlayan demokrasi mücadelesini, Hacıbektaş'tan başlattığını kaydeden İhsanoğlu, şöyle devam etti: "Türkiye'de demokrasi mücadelesi yeniden başlıyor. Bir dizayn meselesi değil, bir siyasi kadronun Türkiye'yi istediği gibi onlarca yıllar dizayn etmesi değil, bu artık halkın yeniden 'yeter söz milletin' kavgasıdır. Bu kavga, medeni bir mücadele şeklinde devam edecektir. Öfkeli, ötekileştiren, tepeden bakan, kibirle muamele eden bir kavga değildir. Bunun adı kavga değildir, bunun adı şereflice mücadeledir. Bunun adı; insan hak ve hürriyetlerine daha saygılı olmaktır, Türkiye'nin çıtasını yükseltmektir, Türkiye'nin hedefi olan Avrupa Birliği'ne (AB) tam üyeliktir. Ve bu da ancak Avrupa normlarıyla olur. Avrupa normlarında gücün tekelleşmesi yoktur. Avrupa normlarında kuvvetler ayrılığı, insan hak ve hürriyetleri en kamil şekilde vardır. Bu normlar, bu evrensel deklarasyonlarındaki değerler, bizim İslam medeniyetiyle kültürümüzle bağdaşır medeniyetlerdir. Bizde tahakküm yoktur, bizde kibir yoktur, bizde tevazu vardır. İşte erenlerin bize öğrettiği tevazudur."

Bu toprakların bin yıldır Türklere, Türk milletine ve devletine ait olduğunu kaydeden İhsanoğlu, Hacıbektaş'a gelme sebebini ise şöyle açıkladı: "Bu 10 asırlık, bin senelik tarihte, Selçuklu Devleti, Osmanlı Devleti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti yaşamıştır. Ve bu varlığın sebebi, büyük kumandanlar, gaziler, fatihler, sultanlar sırf değil; bu birliğin, bu bin senelik beraberliğin, devamlılığın ve bu topraklara, köklere kadar, derinliklere kadar salınmış köklerin sebebi, işte Hacı Bayram Veli gibi, Hacı Bektaşi Veli gibi, Mevlana Celaleddin-i Rumi gibi, Yunus Emre gibi, bizim erenlerimiz, bizim evliyalarımız, bizim manevi dünyamızın mimarları, bu toprakları toprak yapan, bu toprakların manevi mimarları. Onun için benim için buraya gelmek en büyük vazifeydi, en büyük görev anlayışıydı." diye konuştu.

HACI BEKTAŞ VELİ'NİN TÜRBESİNİ ZİYARET ETTİ

Buradaki konuşmasının ardından Hacı Bektaş Veli Türbesi'ne geçen İhsanoğlu, Aslanlı Çeşme'den su alarak başına sürdü. Hacı Bektaş Veli'nin mezarı başında dua eden İhsanoğlu, ardından Hacı Bektaş Müzesi'nin çeşitli bölümlerini ziyaret etti, yetkililerden bilgi aldı. Ardından Çilehane'ye geçen İhsanoğlu, Ozanlar Yolu'nda yürüdü, Mahzuni Şerif'in mezarı başında dua etti, sanatçıyla ilgili bilgi aldı. CİHAN