Her üç çocuktan birinde zeka düzeyini olumsuz yönde etkileyen kansızlık var

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi tarafından yapılan taramada, 1–16 yaş grubundaki her 3 çocuktan birinde gelişimi ve zeka düzeyini olumsuz etkileyebilen kansızlık tespit edildi.

Google Haberlere Abone ol
Her üç çocuktan birinde zeka düzeyini olumsuz yönde etkileyen kansızlık var

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi tarafından yapılan taramada, 1–16 yaş grubundaki her 3 çocuktan birinde gelişimi ve zeka düzeyini olumsuz etkileyebilen kansızlık tespit edildi.

    Anemi (Kansızlık) araştırması korkunç tabloyu göz önüne koydu. UÜ Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Bilim Dalı tarafından yapılan açıklamada, kansızlık; 'Kanda bulunan alyuvarların veya alyuvarların içinde bulunan hemoglobin değerinin yaşa ve cinse göre olması gereken değerden düşük olması' şeklinde tanımlandı. UÜ Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Bilim Dalı tarafından yapılan bir taramada 1-16 yaş grubundaki her 3 çocuktan birinde gelişimi ve zeka düzeyini olumsuz etkileyebilen kansızlık tespit edildiği vurgulandı.

    KANSIZLIK EN ÇOK 6 AY İLE 2 YAŞ ARASI ÇOCUKLARDA GÖRÜLÜYOR

    Açıklamada, çocuklarda kansızlığın birçok nedeni olmakla beraber, en sık görülen neden demir eksikliğine bağlı gelişen kansızlık olduğu dile getirildi. Demir eksikliğine yol açan nedenler arasında ‘yeterli ve dengeli beslenememe yüzünden yetersiz demir alınımı, hızlı büyüme nedeni ile demir ihtiyacının artması kan kaybı ve parazitler’ olarak sıralanan açıklamada, demir eksikliğine bağlı kansızlık her yaş grubunda görülmekle beraber en sık 6 ay ile 2 yaş arasında çocuklarda görüldüğü dile getirildi. Hafif olgularda hafif solukluk dışında herhangi bir belirti vermeyen anemi, ancak kan analizleri sonucu tespit edilebiliyor. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Kansızlık belirgin ise solukluk, halsizlik, huzursuzluk, iştahsızlık, çabuk yorulma, oturma emekleme ve yürümede gecikme kansızlığın belirtisi olarak sıralanabilir. Öğrenmede güçlük, davranış bozuklukları, ateşli hastalıklara yatkınlık, huzursuzluk, huysuzluk, çarpıntı, nefes darlığı, kabızlık, baş dönmesi, kulak çınlaması görülebilir. Bazı hastalarda toprak yeme gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Hekim muayenesi ile birlikte yapılacak tam kan sayımı tanı koydurur. Demir eksikliğini saptamak için vücutta ki demir ve demir depolarına bakılır. Gerekir ise demir eksikliğini dışında kansızlık yapan nedenlere yönelik testler yapılabilir."

    DEMİR EKSİKLİĞİ İÇİN ÇOCUĞUNUZA KIRMIZI ET, KURU ÜZÜM, İNCİR YEDİRİN

    UÜ Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Bilim Dalı tarafından yapılan açıklamada, demir eksikliğini önlemenin en önemli yolunun yeterli beslenme olduğuna dikkat çekildi. İlk 6 ay bebeğin anne sütü ile beslenilmesinin tavsiye edildiği açıklamada, "İlk 2-3 aydan sonra doktor kontrolünde ek demir verin. Çocuğunuzun içtiği inek sütünü günlük yarım litre ile sınırlayın. Demir içeriği zengin; kırmızı et, yumurta, balık, kuru yiyecekler (kuru kayısı, incir, ceviz, fındık) kuru fasulye ile besleyin. Çocuğunuza bol bol C vitaminince zengin gıdalar verin. C vitamini demirin emilimini arttırmaktadır (katkısız portakal suyu, limonata). Kırmızı et, balık, yumurta sarısı, kuru baklagiller (mercimek, nohut, kuru fasulye), kuru üzüm, incir, kayısı, yeşil sebzeler, karaciğer, tüketilmeli." denildi.

    ÇAY, KAHVE DEMİRİ AZALTIYOR

    Açıklamada, demir emilimini azaltan maddeler de şöyle sıralandı: "Fosfat, karbonat, çay, kahve, gazlı içecekler.” Kansızlıkta demir tedavisinde demir içeren damla ya da şurupların kullanılabileceğine işaret edilen açıklamada şu tavsiyelerde bulunuldu: "Demir içeren iğneler ilk olarak tercih edilmez. İlaçlar öğünler arasında aç karnına verilir, 2-3 doz da verilir. C vitamini demirin bağırsaklardan emilimini arttırdığından C vitamininden zengin gıdalar (portakal, limonata, yeşil biber, ıspanak, domates) alınmalıdır. Süt, yoğurt ve anti-asit türü ilaçlar demir emilimini engelleyebileceğinden demir preparatları ile alınmamalıdır. (Süt ve süt ürünleri ile demir preparatları arasında bir saat süre olmalı). Ancak çocukluk çağında önemli protein kaynağı olan süt ve süt ürünleri beslenme şemalarından çıkarılmamalıdır. Hemoglobin düzeyi normale ulaştıktan sonra vücudun demir depolarının dolması amacıyla da doktor kontrolünde 6 ay-1 yıl daha düşük dozda ilaç alımı sürdürülür." CİHAN

Yorumlar